Evde kalan çocuğa koşma demek zor
Evde kalmak zorunda olan çocukların duygu ve davranışları değişti... Bazıları içine kapanırken bazılarında hırçınlıklar yükseldi. Neden evde kaldığını bilen yetişkinler bile durumun psikolojik etkisini yaşarken, dışarı çıkması yasaklanan ve enerji depolayan çocuk için durum daha da zor.
CANAN ERASLAN
Anne karnında bile kıpır kıpır olan, kapı açıldığında dışarı fırlamak isteyen, tepkisini bile tepinip ağlayarak veren, dur durak bilmeyen bir çocuğun okula bile gidememesiyle biriken enerjisini atabilmesi için harekete ne çok ihtiyacı olduğunu görmek gerek. Bu durumda çocuğa ‘zıplama, koşma’ demek en büyük cezalardan biri. Uzman Klinik Psikolog Müjde Yahşi’nin verdiği bilgiye göre, çocuk oynayarak duygularını belli eder; ruhsal, zihinsel, bedensel ve sosyal gelişimini oyun oynayarak kazanır. Okula gitmeyen, parka inmeyen çocuğa bu dönemde daha hoşgörülü davranmak, empatik yaklaşmak büyük önem kazanıyor. Psikolog Müjde Yahşi, ailelere şu tavsiyede bulunuyor: Çocukların gürültülü oyununa belli saatlerde izin verilmeli. Bunun için komşular arasında bir saat belirlenebilir. O saatlerde çocuk gürültülü oyunlar oynasın. Daha sonraki saatlerde de ebeveynin de katılacağı sessiz oyunlara yönlendirme yapmak muhtemel bir krizin önüne geçerken, çocuğun anne ve babasıyla iletişimini de güçlendirecektir. Unutmayalım ki, meşgul etmediğiniz çocuk sizi meşgul eder. Ona sorumluluk ve görevler vererek de oyalayabilirsiniz.
'da Takip Edin!
