Üç çocuktan biri yetersiz besleniyor

Üç çocuktan biri yetersiz besleniyor

SAĞLIK Haberleri

Yetersiz beslenmenin sadece zayıflık olmadığını söyleyen uzmanlar, yemek yese de gerekli vitamin ve mineralleri alamayan çocuklarda bodurluk, obezite ve zekâ problemleri görülebileceği uyarısında bulunuyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

Çocuklarda vitamin ve mineral eksikliğinin fiziksel gelişiminden, zekâ gelişimine kadar birçok sistemi olumsuz etkilediğini söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Pınar Karadeniz “Gerek gıdaların içerisindeki vitamin ve minerallerin önceki yıllara göre çok düşük olması ve gerekse çocukların yeterince sağlıklı beslenememesi sebebiyle bütün dünya çocuklarında vitamin eksikliği yaşanıyor. Çocukların özellikle büyüme ataklarının olduğu dönemler ve okul dönemlerinde vitaminlerine bakılıp, ihtiyacına göre desteklenmesi gerekir” dedi.

ÇOCUKLAR GİZLİ AÇLIK ÇEKİYOR

UNICEF’in dünya çocuklarının durumunu incelediği bir 2019 Beslenme Raporu raporuna göre 5 yaş altındaki her 3 çocuktan birinin yetersiz beslendiğine işaret eden Dr. Karadeniz “Yetersiz beslenme dediğimizde hepimizin aklına zayıflık geliyor. Yetersiz beslenen çocuklarda sadece zayıflık görülmüyor. Zayıflık, bodurluk ve beklemediğimiz bir şey olarak aşırı kilo da görülebiliyor. Rapor bize kilolu gördüğümüz çocukların da doğru beslenemediğini gösteriyor. Daha da dramatik bir veri yeterli beslense de, her iki çocuktan birinde vitamin ve mineral eksikliği olduğunu görüyoruz. Yani her iki çocuktan biri yeterli besleniyor gibi görünse de gerekli vitamin ve mineral besin öğelerini alamadığı için ‘gizli açlık’ olarak adlandırılan durumu yaşıyor. UNICEF raporuna göre çocukların yüzde 44’ü meyve ve sebze ile beslenemiyor, yüzde 59’u ise yumurta süt ve balık gibi temel gıdaları yeterli miktarda tüketmiyor” değerlendirmesini yaptı.

Belirli dönemlerde çocukların vitamin mineral ihtiyaçlarının arttığını ifade eden Dr. Karadeniz, ülkemizde özellikle D vitamini, iyot ve demir eksikliğinin çok yaygın olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: Türkiye bir güneş ülkesi olmasına rağmen D vitamini eksikliği ülkemizde çok yaygın. Bu sebeple anne sütünün dışında D vitamini ekleri ve 6. aydan itibaren ek besinlere geçilmesini tavsiye ediyoruz. 9. aydan itibaren demir eksikliği oluşmaya başlar. O yüzden 4. ve 6. ayda demir eksikliği takviyesi yapıyoruz. Demir eksikliği solukluk, baş dönmesi, çabuk yorulma ile kendini gösterir. Demir eksikliği,  belirti vermeden bile IQ de yüzde 40 oranında düşüşlere sebep olur. Çocukta konsanstrasyon zorluklarına, depresyon, kaygı bozukluklarına yol açar. İyot eksikliğine bağlı olarak, zihinsel gelişiminde ve mental fonksiyonlarda eksiklik görülür. B12 eksikliğine bağlı ‘hipotoni’ dediğimiz kas güçsüzlükleri, kazanılmış kas kabiliyetlerinde kayıplar meydana gelebilir. Ülkemizde kalsiyum, bakır eksiklikleri de çok fazla. O yüzden beslenmeyi sadece protein, karbonhidrat yağ gibi düşünmemek lazım. Çocuğun rutin sağlam çocuk kontrolleri düzenli olarak yapılmalı bu sırada vitamin ve minerallerinde eksiklik tespit edilirse çocuğun yaş grubuna, cinsiyetine göre, ihtiyacına göre gerektiği takdirde desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

HER ŞİŞMAN ÇOCUK SAĞLIKLI DEĞİL

Gizli açlık probleminin Türkiye için de önemli bir sağlık tehdidi olduğunu söyleyen Vitabiotics Pazarlama Müdürü Fatoş Nacar “Sağlık Bakanlığının beş yılda bir yaptığı Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırmasının 2019 verilerine göre, 1990 yılından bu yana Türkiye de 5-19 yaş arasındaki çocuk ve gençlerde aşırı kilonun yüzde 151 arttığını görüyoruz. Buna karşılık vitamin ve mineral eksikliklerine baktığımızda 4-10 yaş arasındaki çocukların yüzde 67’sinde kalsiyum eksikliği, yüzde 66’sında demir eksikliği, yüzde 99,4’ünde D vitamininden eksikliği görülüyor. Bu durum bize çevremizde gördüğümüz her normal kilolu ya da şişman çocuğun yeterli beslenemediğini, gizli açlık çektiğini gösteriyor” dedi.

ISPANAĞIN İÇİNDEKİ C VİTAMİNİ YÜZDE 65 AZALDI

Araştırmalar tarımın farklılaşmasının gıdalardaki besin değerlerinin geçmiş yıllara göre giderek azaldığını ortaya koyuyor. Sera üretimleri, hava kirliliği, artan nüfusu beslemek için tarım topraklarının yoğun kullanımı ve buna bağlı olarak toprağın zenginliğini kaybetmesi yüzünden besinlerdeki vitamin ve mineral değerlerinin düştüğünü gösteren çalışmalar bulunduğunu anlatan Fatoş Nacar “80’li, 90’lı ve 2000’li yıllarda Almanya, İsviçre ve Amerika’daki gıdaların içeriklerinin laboratuvarda incelendiği çalışmalar, son 30 yılda gıdaların içerisindeki vitamin ve mineral oranlarının yüzde 95’lere varan seviyelerde düştüğünü gösteriyor. Örnek vermek gerekirse, brokolinin içindeki kalsiyum 30 yılda yüzde 70, ıspanağın içindeki C vitamini yüzde 65, muzun içindeki B6 vitamini yüzde 95 oranında azalmış. Yani ne yazık ki artık posası olan ama içinde yeterli besin öğesi olmayan gıdaları tüketiyoruz” dedi.


 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...