Sağlıklı nefes için güç birliği

Türkiye’de ilk defa sağlık alanında 23 dernek bir araya gelerek Türkiye Solunum Koalisyonunu kurdu. 17 uzmanlık derneği ve 6 hasta derneğinden oluşan koalisyon, akciğer hastalıklarından ölümleri 2030 yılına kadar üçte bir oranında azaltmayı hedefliyor.
ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Solunum sistemi hastalıkları ülkemizdeki tüm ölüm sebepleri içinde üçüncü sırada yer alıyor. Tüm dünyada yaklaşık 700 milyon kişi solunum hastalıklardan etkilenirken bu rakam Türkiye’de 10 milyona yakın. 2022 yılında 70 bin kişi solunum sistemi hastalıklarından hayatını kaybetti. Büyük bir bölümü önlenebilir sebeplere bağlı bu ölümleri azaltmayı amaçlayan 23 dernek Türk Toraks Derneği ve Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği önderliğinde bir araya gelerek Türkiye Solunum Koalisyonununu oluşturdu.
ÖLÜMCÜL DÖRTLÜ
Solunum sistemi hastalıklarının altında yatan temel risk faktörleri içinde en önemli dört tanesinin aktif ve pasif sigara içimi, hava kirliliği, genetik ve obezite olduğunu söyleyen Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Nurdan Köktürk “Bunların yanında yoksulluk, erken çocukluk dönemi enfeksiyonları, yetersiz akciğer gelişimi, mesleki maruz kalma ve sağlık hizmetlerine erişimdeki yetersizlik de genetik dışında değiştirilebilir risk faktörleridir. Fakat bu risk faktörlerine karşı etkili bir kontrol programı uygulanamadığı için yılda 70 bin vatandaşımızı kaybediyoruz. Ülkemizde kanser sebebiyle gerçekleşen ölümlerin ise, yaklaşık üçte birini solunum sistemi ilişkili kanserler oluşturuyor. Hem bütün bu risk faktörleri ile ilgili farkındalık çalışmalarının yapılması hem de hayat kurtarıcı politikalar oluşturulmasına yardımcı olmak için ulusal solunum stratejilerinin oluşturulmasına destek vereceğiz. Oluşturulan ulusal solunum stratejilerinin uygulanmasını teşvik etmek ve izlemek yoluyla ulusal akciğer sağlığını korumak ve iyileştirmek çaba göstereceğiz” dedi.
DÜNYADA AZALIYOR BİZDE ARTIYOR
Akciğer hastalıklarının önlenmesinde en etkin yaklaşımların başında tütün kontrolünün sağlanmasının geldiğini hatırlatan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. M. Şule Akçay ulusal düzeyde tütün kontrolünün sağlanması için yasal düzenlemeler yeterli olduğu hâlde, özellikle ergen ve gençlerde sigara içme oranlarının gittikçe arttığına dikkat çekti. Prof. Dr. Akçay “Avrupa’da 2010-2020 yılları arasında sigara kullanım oranı artan tek ülke Türkiye’dir. Bu durum yasanın uygulanması aşamasındaki denetim mekanizmalarının eksikliğini yansıtıyor. Geleneksel sigara içiminin yanında maalesef elektronik sigara ürünleri de gençler arasında yaygın olarak tüketiliyor. Oysa e-Sigara’nın ithali ve satışı ülkemiz regülasyonlarına göre yasaktır. Bu koalisyona üye olan dernek temsilcileri ulusal düzeyde tütün kullanımının azaltılması konusuna da odaklanmak üzere çalışmalar yapmayı planlıyor” diye anlattı.
ACİL EYLEM PLANI ŞART
Akciğer sağlığı için en önemli tehditlerden birini oluşturan hava kirliliği açısından da Türkiye’nin karnesinin zayıf olduğunu anlatan Prof. Dr. Akçay “2009-2019 yılları arasında 27 Avrupa ülkesinde hava kirliliğine bağlı erken ölüm oranlarında yüzde 23 azalma gerçekleşirken, Türkiye’de bu konuda bir azalma sağlanmamıştır. Hava kirliliğine bağlı erken ölümleri önleme açısından Türkiye, Avrupa’nın en başarısız üçüncü ülkesidir. Bu konuda acil bir eylem planına ihtiyaç duyuluyor” diye konuştu.
OBEZİTEDE AVRUPA ŞAMPİYONUYUZ
Prof. Dr. Akçay, solunum hastalıkların kaynağı olan obezite konusunda da Türkiye’deki durumun endişe verici olduğunu belirterek, "Boy ve kilo değerleri kullanılarak hesaplanan vücut kitle endeksi incelendiğinde 15 yaş üstü obez kişilerin oranı 2022 yılında yüzde 20,2 olduğu görülüyor. Türkiye obezitede, Avrupa'nın önde gelen ülkelerinden birisidir. Bunun yanında Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında en az fiziksel aktivite -spor yapan ülkedir. Avrupa ülkeleri arasında 65 yaş ve üzerinde grip aşısı yapılma oranının, Sağlık Bakanlığı tarafından reçete karşılığı ücretsiz temin edilmesine rağmen, en düşük olduğu iki ülkeden biri Türkiye'dir." dedi.
KOAH TEDAVİSİNDE HEDEFE ULAŞILAMIYOR
KOAH'ın akciğer sağlığını en çok etkileyen yaygın solunum yolu hastalıklarından olduğunu söyleyen Prof. Dr. Nurdan Köktürk, "Bu hastalığın teşhisi ve tedavisi konusunda da dengesizlikler yaşanıyor. 2004 yılında Adana'da yapılan BOLD çalışmasında KOAH'lı hastaların sadece yüzde 8,4'ünün bir doktor teşhisi aldığı tespit edilmiştir. Günümüzde bu rakamın yüzde 30'ları aştığı tahmin edilmektedir. Buna karşılık, tanı konulan hastaların bir kısmının etkili tedavi edilmedini, bir kısmının da gerektiğinden fazla tedavi aldığını biliyoruz. Yapılan çalışmalar GOLD rehberine uygun tedavi alanların oranının sadece yüzde 28-60 arasında olduğunu gösteriyor." diye konuştu.