Komada geldi, yürüyerek gitti! Ölümü beklerken şifayı İstanbul'da buldu

Demokratik Kongo’dan organ nakli için Türkiye’ye gelen 51 yaşındaki siroz hastası Muhozı Chıkuru Francine, kızından alınan karaciğerle sağlığına kavuştu. Koma hâlinde yatırıldığı hastaneden yürüyerek çıkan Kongolu kadın “Türkiye’de sağlık sistemi rüya gibi” dedi. Annesine karaciğerini veren genç kadın ise "İlk defa geldiğim ve âşık olduğum Türkiye’den şimdi kaybedeceğimi düşündüğüm annemle geri dönüyorum ama her fırsatta geleceğim" diye konuştu.
ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Orta Afrika ülkesi Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden organ nakli için Türkiye’ye gelen 51 yaşındaki siroz hastası Muhozı Chıkuru Francine, kızından alınan karaciğerle sağlığına kavuştu. Koma hâlinde geldiği hastaneden yürüyerek taburcu edilen Kongolu kadın, “Kendi ülkemde yıllarca tedavi olmak için uğraştım, yanlış ve yetersiz tedavilerle ölmek üzereyken getirildiğim Türkiye’de hayatım kurtuldu. Türkiye’de sağlık sistemi rüya gibi ve her şey çok hızlı ilerliyor” dedi.
BİTKİSEL TEDAVİLERLE DURUM DAHA DA KÖTÜLEŞTİ
Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin başkenti Kinshasa’da yaşayan 6 çocuk annesi Muhozı Chıkuru Francine’in şikâyetleri 2017 yılında öksürükle başlamış. Uzun süre ülkesinde tedavi almasına rağmen 2019’a kadar öksürüğün sebebi bir türlü anlaşılamamış. Gözleri sararmaya, derisi kararmaya başladığı ve halsizliği arttığında Francine, ülkede yaygın olan geleneksel tıpçılara başvurmuş.
Francine’in zehirlendiğini söyleyen bu sözde doktorlar, birtakım bitkisel ilaçlar vermişler. Ailesi durumu daha da kötüleşen Francine’i Brundi’ye götürmüş. Burada Hepatit C teşhisi konmuş ve ilaçla tedavisi başlamış. İlaçları Kongo’da bulamadıkları için yurt dışından getirtmişler. Şikâyetler artıp, bacakları da şişmeye başlayınca Ruanda’ya götürülmüş ve burada safra kesesi alınmış. Ameliyattan sonra durumu daha da kötüleşen, hafızasını kaybeden ve komaya giren Francine için artık tıbbi olarak yapılacak bir şey olmadığı, dua etmekten başka çare bulunmadığı söylenmiş.
ORGAN NAKLİ İÇİN ARAYIŞ
Annelerini göz göre göre ölüme terk etmek istemeyen çocukları organ nakli için hastane aramaya başlamış. Kenya ve Uganda’ya başvurduklarında bu ameliyatın oralarda yapılmadığını öğrenmişler. Aile çaresizlik içinde kıvranırken bir aile dostlarının daha önce İstinye Üniversitesi Liv’e gelip by-pass ve böbrek nakli olduğunu ve iyileştiğini öğrenmişler. Derhal hastane ile bağlantı kuran aile Francine’i acil olarak Türkiye’ye getirmiş.
TÜRKİYE SAĞLIK CENNETİ
Yapılan tetkiklerde çocuklardan en büyüğü 30 yaşındaki Nadege Namulungu Chiragarula’nın verici olabileceği ortaya çıkmış. Birleşmiş Milletler’in Başkent Kinshasa ofisinde çalışan Chiragarula hiç düşünmeden Türkiye’ye gelmiş. İstinye Üniversite Hastanesi Liv Hospital Bahçeşehir Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan ve ekibinin gerçekleştirdiği operasyonla annesine karaciğerini veren Chiragarula, “Ona sadece karaciğerimi değil, mümkün olsa hayatımı veririm. Çünkü onu çok seviyorum ve bu hastalık sürecinde çok acı çekti. Onun acısını sonlandırmayı çok istedim” diyor.
Türkiye’nin bir sağlık cenneti olduğunu anlatan genç kadın, “Annemi Kongo’da tedavi ettiremeyeceğimizi anlayınca dünyanın her yerine ulaşmaya çalıştık. İnternet üzerinden başvurduk. Çoğu geri dönüş yapmadı, bazısı da ameliyattan sonra cevap verdi. Oysa Türkiye’den çok hızlı cevap aldık. Her şey çok hızlı ilerledi. İlk defa geldiğim ve âşık olduğum Türkiye’den şimdi kaybedeceğimi düşündüğüm annemle geri dönüyorum ama her fırsatta geleceğim. Çünkü İstanbul’u ve Türkleri çok sevdim” diye konuştu.