Mazinin popüler kitapları

Düzenleyen:
Mazinin popüler kitapları

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

En çok satan kitap listeleri şimdilerde tanıtım oyununun bir parçası hâline gelmesine rağmen eskinin “bestseller”ları gerçekten okunan kitaplardı.

Murat ÖZTEKİN

Kitapçıların raflarında, kitap sitelerinde gözümüze çarpan, gazetelerde rastladığımız “bestseller” (en çok satanlar) bölümü şu günlerde okuma tercihlerimize fazlasıyla yön veriyor. Bir kitabın kapağında Batılı bir gazeteden iktibas edilen övgü cümlelerinin yanında, “bestseller” ibaresini görmemiz, ‘bunu mutlaka okumalıyım’a sürüklüyor bizi... Çok fazla satılmak ve okunmak bir eseri tek başına ne kadar değerli kılar tartışılırken; bu listelerde ‘tartışmasız’ hayal kırıklığı olan çok fazla eser var. Ama olsun, tüm bunlara rağmen  bestseller listeleri, kararsızlığımızı yenmek adına bizim için mühim. 

Maziye doğru bir seyahate çıkacak olursak, iktibas ve kayıtlardan Osmanlı cemiyeti için de bir bestseller listesi sıralamamız mümkün. Okumanın daha çok birlikte yapılan bir faaliyet olduğu Osmanlı cemiyetinde, masallar ve destanlar yan yana oturmuş bir kalabalığa anlatılır, din kitapları umumiyetle topluca mütalaa edilirdi. Sayıca çok olmanın bir tanıtım oyununa dönüşmediği o yıllarda, ellerden düşürülmeyen kitaplar mevcuttu. Bu kitaplar, zamanın eleğine direnebilmiş ve gerçekten bestseller olan kitaplardı. Bazıları temel dinî meseleleri mevzu ediniyor, bazıları methiye hususiyeti taşıyor, bir kısmı da halk hikâyeleri ve tarihi anlatıyordu. İşte daha çok dinî muhtevalı o kitaplardan bazıları...

“Mir’Atü’l-kâinat”

Nişancızade Mehmed’in yazdığı “Mir’atü’l-Kâinat”, ilk insandan başlayarak Kanuni Sultan Süleyman’ın saltanatının son yıllarında kadar olan zamanı anlatan umumi bir tarih kitabıydı. 1500’lü yılların sonunda kaleme alınan kitap, tarihin yanında siyerden tefsire, fıkıhtan edebiyata çok farklı disiplinlere dair malumat barındırmaktaydı. Masalsı bir üsluba sahip kitap yıllarca hem elle çoğaltıldı hem de basımı yapıldı.

“Mızraklı İlmihâl”

Günümüzde Mızraklı İlmihâl olarak tanınan fakat asıl adı “Miftahu’l-Cennet” (Cennet Kapısının Anahtarı) olan eser, temel dinî bilgilere dair Osmanlıda en çok okunan kitaptı. Muhammed İzniki’nin kaleme aldığı eser, Osmanlı cemiyetinin bir inanç manifestosu gibi her yere yayılmıştı. Derin mevzulara yer verilmeyen ve halkın kullandığı Türkçe ile yazılan kitap, herkesin çok rahat anladığı bir ilmihâl kitabı olageldi.  “Miftahu’l-Cennet”te önce iman bilgileri, sonra ibadet bahisleri ve ahlaki nasihatler anlatılıyor. 

“Muhammediye”

Hacı Bayram-ı Veli’nin talebelerinden Yazıcıoğlu Mehmed’in XV. asırda kaleme aldığı “Muhammediye”, Osmanlı dinî-tasavvufi kültürünün meydana gelmesine en çok katkıda bulunan kitaplardandı. Yaratılışa ve cennet-cehennem gibi mefhumlara dair geniş izahlar barındıran eserde Peygamberimizin hayatı da anlatılmaktaydı.

“Bostan ve Gülistan”

Sadi Şirazi’nin çok meşhur iki eseri “Bostan” ve “Gülistan” Osmanlı mekteplerinde ders kitabına dönüşmüştü. 1200’lerde yazılan kitaplar, çarpıcı hikâye ve beyitlerle, ahlaklı olmanın faziletlerini işliyordu. Hayatta insanı huzura kavuşturacak pratik reçetelerin yer aldığı iki eser, keyifli üslubu sayesinde herkese hitap ediyordu.

“Marifetname”

Osmanlı’da çok popüler olan İbrahim Hakkı Erzurumi’nin “Marifetname” eseri, tasavvufun yanı sıra astronomi, fizyoloji ve psikoloji gibi ilimleri barındıran farklı bir eser. 1757 yılında tamamlanan kitap, barındırdığı bilgilerle bir ansiklopedi mahiyeti taşıyordu. Osmanlının son yıllarına gelindiğinde Nasreddin Hoca’nın hikâyeleri basılır oldu. Müslümanların, Bizans’la savaşlarını anlatan Battal Gazi’nin destanları da matbu hâle geldi. Bunun dışında Anadolu’da hızla yayılan Nakşibendiliğin temel kitaplarından İmam-ı Rabbani’nin “Mektubat” eseri de Osmanlının bestseller’ları arasında yerini aldı.

Okuna okuna ezberlendi

Osmanlıda en çok okunan kitapların başında Süleyman Çelebi’nin yazdığı, “Mevlid” ismiyle tanıdığımız “Vesiletü’n-Necat” (Kurtuluş Vesilesi) geliyordu. “Allah âdın zikr idelüm evvelâ...” diye başlayan, Peygamber aşkının edebî bir dışa vurumu olan bu kitap, asırlardır ellerden düşmedi. Hatta öyle çok okundu ve kült bir hâle geldi ki, ezberlenir oldu. Her kelimesinde gönlü Resûlullah aşkı ile yanan bir müminin, engin muhabbetinin kokusunun bulunduğu bu eser, itikadi malumatlar da barındırıyor. XV. asırda kaleme alınan metin, benzerleri daha önce yazılmasına rağmen Osmanlı cemiyetinde kendine ayrı bir yer buldu. Arnavutça ve Rumcaya da tercüme edildi...

 

Düzenleyen:  - KÜLTÜR - SANAT
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...