Bir kare fotoğraf için 3 gece nöbette

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Bir kare fotoğraf için 3 gece nöbette

Kültür - Sanat Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Batı’da adından söz ettiren Türk astrofotoğraf sanatçısı Mehmet Ergün, “Kâinatın büyüleyici güzelliğini kameramla kayıt altına almaya çalışıyorum. Çektiğim her fotoğrafla geçmişin uzak diyarlarına bir yolculuk yapıyorum” diyor.

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - Almanya’da yaşayan Türk astrofotoğraf sanatçısı Mehmet Ergün, yıllardır uzayın derinliklerini fotoğraflıyor. Sergiler açıp eğitimler veren Ergün’ün enstantaneleri NASA tarafından defalarca “günün fotoğrafı” seçildi. Sanatçı, çektiği bir güneş karesiyle ise geçtiğimiz günlerde “Astrofotoğrafçılığın Oscar’ı” diye anılan Greenwich Kraliyet Gözlemevi’nin “Yılın Astronomi Fotoğrafçısı Yarışması”nda dereceye girdi. Biz de kendisiyle astronomi ve sanatın buluştuğu fotoğrafçılığını konuştuk... 

> Devamlı gözünüzün yukarılarda olduğu astrofotoğrafçılığa olan merakınız nasıl başladı? 

Aslında bütün astrofotoğrafçılar gibi fotoğraftan önce astronomiye merak duydum. Çocuk yaşlarımda berrak gökyüzülü Anadolu’da yıldızları seyrederdim. Işığını gördüğüm yıldızların belki de artık var olmayacak kadar uzakta olduğunu, ışığın çok ötelerden geldiğini öğrendiğimde ise derinden etkilendim. Jüpiter’i ilk defa teleskopla gördüğüm gün ise tüylerim diken diken oldu.  Önce teleskopla sadece gözlem yaptım, sonra gördüklerimi göstermek istedim ve ilk fotoğrafların çektim. Yaklaşık 11 senedir kâinatın büyüleyici güzelliğini kameramla kayıt altına almaya çalışıyorum. Çektiğim her fotoğrafla geçmişin uzak diyarlarına bir yolculuk yapıyorum. 

>  Peki astrofotoğrafçılığı diğer fotoğrafçılık türlerinden ayıran şey ne?

Bu sanatta önce astronomiye sevdalı olmanız lazım. Hangi uzay nesnesini ne zaman görebileceğinizi, objeyi nasıl çekeceğinizi bilmeniz ve tabii fotoğrafçılık kabiliyetleriniz de iyi olması gerekir. 

Bir kare fotoğraf için 3 gece nöbette

İNSANOĞLU NE KADAR KÜÇÜK!

> İnsanı düşünmeye, tefekküre sevk eden yanları da var sanırım… 

Astrofotoğraf, kâinatın gizli güzelliğini tam ihtişamıyla ortaya çıkarmanıza imkân tanıyan bir sanat. Aynı zamanda insanın ruhunu da rahatlatıyor. Böylece aslında kâinatta ne kadar küçük ve önemsiz olduğumuzu bize gösteriyor. İnsanı kendine getiriyor!  

> Peki fotoğraflarınızı daha ziyade nerelerde çekiyorsunuz? 

Astrofotoğrafçılık için ışık kirliliğinin olmaması, bulunduğunuz yerin olabildiğince uzaya yakın yani yüksek rakımlı olması ve kuru hava gerekiyor. Derin uzay fotoğraflarımın önemli kısmını sık gittiğim Kanarya Adaları’nda çekiyorum. Çünkü orası uzay gözlemi için Avrupa’nın en elverişli yeri. Ama bu iş oldukça zahmetli…

> Nasıl yani? 

Derin uzay nesneleri, uzun pozlama gerektiriyor. Bazı cisimleri toplamda 20 saat pozlayarak net görüntü elde edebiliyorum. Tabii parça parça yaptığım bu çekimler boyunca kameranın başında beklemem gerekiyor. Sonra farklı programlarla bu fotoğraf karelerini işlemem gerekiyor. Bu yüzden senede bin saatimi astrofotoğrafçılığa veriyorum. Bunun yarısı çekimde geçiyor.  

Bir kare fotoğraf için 3 gece nöbette

TERASA KOŞTUM, FOTOĞRAFI ÇEKTİM

> Ödüllü güneş karenizi de evinizin balkonundan çekmişsiniz. Arkasında nasıl bir hikâye var?

Aslında sıradan bir durumdu. O gün güneşte büyük bir patlama vardı. Hemen terasa koştum ve teleskopu kurup fotoğrafı aldım. Zaten en çok güneşi fotoğraflamayı seviyorum. 

Bir kare fotoğraf için 3 gece nöbette

TEK KARE İÇİN 3 GECE EMEK

Mehmet Ergün “Hava şartlarına bağlı olarak bazen bir ay çekim yapamazken, bazen iki hafta durmaksızın fotoğraf çekip uykusuz kalıyorum. Şimdiye kadar en çok zaman harcadığım fotoğraf karesi ise Samanyolu’nun belirli bölgesindeki bir yıldız kümesine aitti. Bu tek kare fotoğrafı çekebilmek için toplamda üç gecemi harcadım, toplamda ise 24 saat pozlama süresi oldu. Elbette uzayda güzellikleri arıyorum” diyor. 

Düzenleyen:  - Kültür - Sanat
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...