Türkiye istediğini aldı: Şartlar karşılanınca yeşil ışık yakıldı

Ekonomik ve savunma sanayiinde uygulanan yaptırımlar kaldırılacak. Türkiye AB üyeliği konusunda desteklenecek. Gümrük Birliği güncellenecek. Uzmanlar “Batı boşa düştü. Hamlemizi yaptık, sıra onlarda” dedi.
YEŞİM ERASLAN'IN HABERİ - Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliğine yeşil ışık yakması, uluslararası arenada istediklerini almasını sağladı. Ankara’nın Stokholm’e verdiği vizenin perde arkasında önemli pazarlık yer aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, NATO zirvesi için Litvanya’ya gitmeden önce “Türkiye’nin AB yolundaki önünü açın biz de İsveç’in NATO için önünü açalım” sözleri hem Stokholm’e, hem NATO’ya hem de AB üyesi ülkelere geri adım attırdı. Uzun süredir ‘onayla’ baskısı yapılan ancak terörle mücadele konusunda taviz vermeyen Ankara, güçlü oturduğu 3’lü mutabakat masasından istediğini aldı.
İsveç, ülkesini terör örgütleri PKK ve FETÖ’ye teslim etmeyeceğini, Türkiye ile ikili güvenlik mekanizması kuracağını, ticari ve askerî yaptırımlar uygulamayacağını, gümrük birliğinin güncellenmesi ile vize serbestisine destek vereceğini geri dönülemez şekilde garanti etti. NATO’nun en büyük askeri gücüne sahip ikinci ülkesi olan ve terörle mücadelede Pakta üye ülkeler tarafından yalnız bırakıldığını her fırsatta dile getiren Ankara, bu kez NATO’nun terörle mücadele konusunda daha kesin bir adım atmasını sağladı.
KESİN ADIM ATTIRDI
NATO’nın en büyük askerî gücüne sahip ikinci ülkesi olan ve terörle mücadelede pakta üye ülkeler tarafından yalnız bırakıldığını her fırsatta dile getiren Ankara, bu kez NATO’nun terörle mücadele konusunda daha kesin bir adım atmasını sağladı.
Buna göre NATO, tarihinde ilk kez Terörle Mücadele Özel Koordinatörü pozisyonu tesis edilecek. Müttefikler arasında savunma ticareti ve yatırımları konusunda herhangi bir kısıtlama, engel veya yaptırım olmaması gerektiği yönündeki ilkeye bağlılık tekrar edildi. Bu çerçevede İsveç, Türkiye’ye silah ihracatını yeniden başlatma kararı aldı. Türkiye ve İsveç, ‘Ortak Ekonomik ve Ticaret Komitesi’ (JETCO) aracılığıyla ekonomik iş birliğini artırma konusunda da mutabık kaldı. Bunların yanı sıra, İsveç, Türkiye’nin, Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize serbesti dahil AB’ye üyelik sürecinin yeniden canlandırılması konusundaki çabalara aktif destek verecek.
ABD’Lİ SENATÖR YUMUŞADI
Erdoğan’ın İsveç kararının ardından Türkiye karşıtlığıyla bilinen ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Menendez de yumuşadı. Menendez, Ankara’ya F-16 satışı hakkında görüşme halinde olduklarını, gelecek hafta bir karar verebileceğini açıkladı.
‘1 MART TEZKERESİ’ VURGUSU
Türkiye’nin İsveç kararını gazetemize değerlendiren Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Litvanya’ya hareketinden önce yaptığı “çat kapı ülkesi değiliz bizim de Meclisimiz var, nihai kararı orası verecek” açıklamasına atıfta bulundu.
Başbuğ “Bana göre Türkiye olarak çok akıllı bir siyaset ürettik. Oyunu bozmak adına, ‘süreci tıkayan ülke tezgâhını’ yıkmak adına akıllı bir manevra yaptık. ABD Başkanı’nın F-16 konusunda sürekli senatoyu öne sürmesi gibi biz de Meclis’i önü sürdük. Meclis’in toplanmasına 3 ay var. Türkiye bu arada atılan atımları izleyecek. 3 ay sonrasında da eğer taahhütler yerine getirilmez ise topu Meclis’e atacak. Bu geliştirilmiş bir adım. Biz satranç tahtasındaki hamlemizi yaptık, süreci tıkayan bir ülke baskısından kurtulduk, şimdi sıra onlarda. Bizim bu hamlemizin ardından batı boşa düştü. AB, Gümrük Birliği, F-16’lar ve terör konusunda nasıl adımlar atılacak bir görelim. Nihai kararı Meclis verecekse, söz Meclis’inse geçmişte 1 Mart tezkeresini de hatırlamakta fayda var” dedi.
PROF. DR. TUĞRUL İSMAYIL: ULUSAL ÇIKARLAR GÖZETİLİYOR
İsveç’in NATO’ya girmesine onay kararının Türkiye-Rusya ilişkisine etkilerini değerlendiren Prof. Dr. Toğrul İsmayıl, Türkiye’nin bir NATO üyesi olduğunu Rusya’nın da iyi bildiğine dikkat çekti.
Ankara’nın NATO’nun genişlemesine karşı olmadığını, eninde sonunda onay verileceğini hatırlatan İsmayıl, Kremlin’den yapılan “Türkiye bir NATO ülkesi olarak yükümlülüklere sahip. Bunun gayet iyi farkındayız. Rusya’nın Türkiye ile hem görüş ayrılıkları hem de ortak çıkarları var. Fikir ayrılıklarımıza rağmen Türkiye ile ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz” açıklamasına atıfta bulundu.
İsmayıl, “Moskova daha ziyade ikili ilişkilere önem verir. Türkiye’de bir NATO üyesi olarak tabii ki kendi ulusal çıkarları doğrultusunda hareket edecek. Rusya aklı başında bir devlettir, neyin ne olduğunu, her konuda mesele çıkarmanın kendi işine de yaramayacağını bilir. Putin için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmesi, İsveç’in NATO üyeliğine onay verilmesinden daha hassas bir konudur” değerlendirmesinde bulundu.