İstanbul depremi konusunda uyaran uzmanlar iki ilçe arasını işaret etti: Acilen 'riskli bölge' ilan edilmeli

Editör:
- Güncelleme:
İstanbul depremi konusunda uyaran uzmanlar iki ilçe arasını işaret etti: Acilen 'riskli bölge' ilan edilmeli
GÜNDEM Haberleri

Kahramanmaraş depremlerinin ardından tüm Türkiye 'riskli konutlar' ve 'kentsel dönüşüm' konularına odaklanırken, gözler milyonları ağırlayan İstanbul'a çevrildi. Yıllardır gündemde olan ve beklenen 'büyük İstanbul depremi'ne değinen uzmanlar, özellikle Marmara'ya sınır olan yerlere dikkat çekerken, "Bir yerin zeminin iyi olması depreme hazırlıklı olma açısından yeterli değil" uyarısında bulundular.

6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler Türkiye'yi hüzne boğdu. Binlerce binanın yerle bir olduğu depremlerde 50 binden fazla vatandaş hayatını kaybetti. Depremlerde yıkılan bazı binaların henüz bir yıllık bile olmadığı tespit edilirken, gözler konut güvenliğine çevrildi. Özellikle milyonlarca vatandaşı ağırlayan megakent İstanbul'da konutların durumu tartışma konusu olurken, uzmanlar ilçe ilçe uyarılarda bulunmaya devam ediyor.

UZMANLARDAN 'YÖNETMELİĞE UYGUN YENİLENSİN' UYARISI

Uzun yıllardır gündemde olan ve gerçekleştiği takdirde büyük yıkıma neden olacağı tahmin edilen 'büyük İstanbul depremi' nedeniyle gözler İstanbul ve Marmara çevresinde. İstanbul'da 2000 yılı öncesinde inşa edilen çok sayıda yapı bulunuyor. Bu yapıların bir kısmı ise Marmara Denizi'ne yakın ilçelerde yer alıyor. Uzmanlar, çoğu eski deprem yönetmeliğine göre yapılmış olan bu binaların, zayıf zemin yapısından dolayı olası bir depremde hasar görmemesi için mevcut deprem yönetmeliğine uygun şekilde hızla yenilenmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre; İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Mühendisliği Geoteknik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Ümit Karadoğan, İstanbul'un tarih boyunca depremlerin yaşandığı bir şehir olduğunu söyledi.

İstanbul'da geçmişte meydana gelen depremler nedeniyle ciddi yıkımların yaşandığını belirten Karadoğan, "İstanbul'da 200-250 yıllık periyotlarda büyük depremler oluyor. İstanbul'da son dönemlerde bir depremin yaşanacağı uzmanlar tarafından öngörülüyor" dedi.

İstanbul depremi konusunda uyaran uzmanlar iki ilçe arasını işaret etti: Acilen 'riskli bölge' ilan edilmeli

"ZEMİNİN İYİ OLMASI, DEPREME HAZIRLIK AÇISINDAN YETERLİ DEĞİL"

Beklenen deprem nedeniyle tüm gözlerin İstanbul'a çevrildiğini dile getiren Karadoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu nedenle İstanbul'un zemin yapısı gündeme geldi. İstanbul çok değişken bir zemin yapısına sahip, bölge bölge değişebiliyor. Avcılar, Küçükçekmece, Büyükçekmece alüvyon zeminlerden oluşuyor. Bu nedenle bu yerler sıkıntılı yerler. Anadolu Yakası'nda Maltepe ve Kartal'ın sahil tarafları zemin açısından sıkıntılı. Kuzeye gittikçe zemin daha çok kayalardan oluşuyor. Fatih'te, Eminönü bölgesi hariç zemin sağlam. Eminönü'nde dolgu zemin bulunuyor ama Ayasofya, Süleymaniye'nin olduğu bölüm kayalardan oluşuyor, buralarda zemin güçlü. Ama bir ilçeye tamamen iyi demek doğru değil. Her ilçenin zemin yapısına parsel parsel bakmak gerekiyor. Bir yerin zeminin iyi olması depreme hazırlıklı olma açısından yeterli değil."

MARMARA SINIRINDA OTURANLAR DİKKAT!

Zemin yapısı nedeniyle İstanbul'da Marmara Denizi'ne yakın ilçelerde toprak yapısının zayıf olduğunu vurgulayan Karadoğan, "İstanbul'un Marmara'ya sınır olan yerleri alüvyon topraktan oluşuyor. Bu nedenle kıyı tarafları birinci derecede depremden etkilenecek yerler. Buradaki yapıların mevcut deprem yönetmeliğine uygun şekilde gözden geçirilmesi, güçlendirilmesi veya yeniden yapılması gerekiyor. Uygun zemin etüdü yapılarak doğru şekilde buraya konutları yapmamız lazım" ifadelerini kullandı.

"AVCILAR'DA ZEMİN YUMUŞAK, YEŞİLKÖY'DE KOROZYON ETKİLİ"

İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Recep Özay ise İstanbul'un Tuzla'dan Gümüşyaka'ya kadar uzanan sahil kesimindeki çoğu yerin, yumuşak zeminden oluştuğunu belirtti.

Sahil kesimlerinde ayrıca korozyonun da fazla olduğunun altını çizen Özay, "Örneğin Zeytinburnu ve Yeşilköy'de korozyon etkili. Avcılar'da ise zemin yumuşak, kil tabakası var. Beylikdüzü civarında 2000 öncesi eski yapılarda zemin etüdü yok. Büyükçekmece'nin ise zemini sıkıntılı. Fatih'in Samatya ve Yedikule mahallerinde zemin yönünden sıkıntılar var" diye konuştu.

"ÇOK ACİL RİSKLİ BÖLGE İLAN EDİLSİN" ÇAĞRISI

Özay, Büyükçekmece'den Silivri'ye kadar uzanan yazlıkların tehlike altında olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Buralarda kontrolsüz bir şekilde 60'lı, 70'lı yıllarda yapılmış çok katlı binalar var. Binaların temel sistemleri aşırı korozyondan zarar görmüş, malzeme ve zemin yönünden kötü durumda. Buradaki binaların çok acil 'riskli bölge' ilan edilmesi lazım. Anadolu Yakası'nda Tuzla'da zemin problemli yerler var. Ancak burada yapı stoğu çok eski değil. Kadıköy Fenerbahçe, Kurbağalıdere civarı zemin kötü. Eski binalarda zemin etüdü yok, üst yapı ve malzeme de ömrünü tamamlamış. Kentsel dönüşümün özellikle Marmara'ya kıyısı olan yerlerde hızlandırılması lazım. İstanbul'un birçok noktasında binalar eski yönetmeliğe göre yapıldı. Özellikle 70'li, 80'li yıllarda yapılan binalarda zemin raporu ve zorunluluğu yoktu. Binalar yumuşak zemin üzerine geleneksel kurallar çerçevesinde yapıldı." (AA)

Bu video da ilginizi çekebilir...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...