İnsanlık satan batı, insanlığın dibini buldu: Biz sizi iyi biliriz
Türkiye, terör örgütü PKK’ya karşı operasyon başlatınca acilen BM’de karar aldırıp “harekâtı durdurun” çağrısında bulundular. Kınama üstüne kınama yayınladılar. Ekonomik yaptırımlarla baskı uyguladılar. AB üyelik sürecini askıya aldılar. Türkiye’nin meşru mücadelesine engel olmaya kalkan Batı, şimdi işgalci İsrail’e daha fazla katliam yapması için arka çıkıyor.
Gazze’deki soykırıma gözünü kapatıp İsrail’e siyasi, ekonomik ve askerî destek vermek için sıraya giren Batı ülkeleri, Türkiye’nin terör örgütlerine karşı meşru mücadelesine ise hep karşı çıktı. Avrupa, PKK’nın çukur kalkışmasında “insan hakları” bahanesiyle, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra “ifade özgürlüğü” kılıfıyla, DEAŞ ve PKK’ya karşı yapılan sınır ötesi harekâtlarda ise “sivil katliamı” yalanıyla Türkiye’yi sıkıştırmaya çalıştı.
>>PKK terör örgütü 2015 yılında, Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin’in de aralarında bulunduğu yerlerde öz yönetim adı altında silahlı isyan başlattı. Güvenlik güçleri müdahalede bulundu. 800 civarında asker ve polis şehit düştü. Teröristler sivilleri kalkan yaptı. Mehmetçik, sivillerin zarar görmemesi için kendi canını feda etti. Avrupa Konseyi ise “Türkiye orantısız güç kullanıyor” açıklamasını yaptı.
>>Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye raportörü Kati Piri, “Sur’da çok ciddi hak ihlalleri gerçekleşiyor” dedi. HDP’li vekillerin terör desteğinden tutuklanmasının ardından “Türkiye ile müzakereler askıya alınsın” çağrısında bulundu.
>>15 Temmuz darbe girişimi ve Fırat Kalkanı Harekâtı’ndan sonra AP tarihinde ilk kez Türkiye ile ilişkiler donduruldu ve üyelik müzakereleri akabinde askıya alındı. AP Başkanı, FETÖ’cüleri korumak için ekonomik yaptırım tehdidinde bulundu.
TÜRKİYE'YE ÇİRKİN İFTİRA
>>TSK, 20 Ocak 2018’de Zeytin Dalı Harekâtı için düğmeye basınca BM Güvenlik Konseyi Fransa’nın çağrısıyla acil toplandı. Türkiye’ye uluslararası sözleşmeler hatırlatıldı. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian “Türkiye sivilleri öldürüyor” iftirasında bulundu.
Brüksel’de toplanan 28 AB ülkesinin dışişleri bakanı, “Türkiye’nin askerî harekâtı, insanî durumu daha zor hale getirdi, yerel halkın yer değiştirmesine sebep oldu” ifadesinin yer aldığı bir metin imzalayıp “Siviller için endişeliyiz” açıklaması yaptı. Oysa Türkiye, hem sınırındaki terörü temizlemek hem de Esad’ın katliamından kaçan sivillere güvenli alan oluşturmak istiyordu. Avrupalı makamların hiçbiri, “Bu, Türkiye’nin meşru müdafaa hakkı” demedi.
>> Afrin’in terörden temizlendiği harekât sürerken “Türkiye’de İnsan Hakları” ve “Afrin’de Durum” konulu bir oturum yapıldı. AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “Son derece endişe duyuyorum. Biz askerî operasyonların sadece Birleşmiş Milletler’in terörist listesinde olan örgütlere odaklanması gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.
Batı basını da Türkiye’ye hücum etti. Fransız Le Monde, “Erdoğan, bölgeyi alevlere boğacak”, İtalyan gazetesi La Repubblica “Türkiye kaosu büyütüyor”, İspanyol gazetesi El Pais “Tehlikeli bir hamle” diye yazdı.
TERÖRÜN YANINDALAR
>>Türkiye’nin 9 Ekim 2019’da Fırat’ın doğusunda gerçekleştirdiği Barış Pınarı Harekâtında da benzer tavır sergilendi. 15 üyeli BM Güvenlik Konseyi İngiltere, Fransa, Almanya, Belçika ve Polonya’nın talebiyle toplandı. Bu ülkeler Türkiye’ye harekâtı durdurma çağrısı yaptı. Avrupa, yaptırım kartını açtı. AB Dışişleri bakanları Türkiye’yi kınadı. Fransa ve İtalya protestoda bulunmak için Türkiye büyükelçilerini dışişlerine çağırdı. Avrupa Komisyonu “Avrupa Birliği’ne katılmak istiyorsanız dış politikamızla uyumlu davranın” şeklinde ayar vermeye kalktı.
Almanya, tank motoru vermekten ve Manisa’da Volkswagen fabrikası açmaktan vazgeçti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye’ye karşı yaptırım uygulayamamanın çaresizliğini “NATO’nun beyin ölümü gerçekleşmiştir” sözleriyle dile getirdi. ABD, ayak sürüdüğü F-35 uçaklarının Türkiye’ye satışını yasaklama kararı aldı. Senato sözde Ermeni soykırımını tanıyan yasayı onayladı.
Mesele Türkiye olunca sivil hassasi uyarısında bulunanlar, Gazze’deki İsrail soykırımına ise ortak oldu. Gazze’de binlerce bebek öldürülürken dün Avrupa Birliği’nden “Biz İsrail’in yanındayız. Ateşkes çağrısı yapmıyoruz” açıklaması geldi.
Erdoğan’ı zamanında “Bölgeyi alevlere boğacak” diye manşetlerine taşıyanlar, Orta Doğu’yu alevlere boğan İsrail’in yaptıklarını yazmadı. Türkiye’nin sınır ötesi harekâtlarını kınayan BM Güvenlik Konseyi, Ocak 2009’dan bu yana İsrail konusunda oy birliğiyle ortak bir karara varamadı. Konseyin beş daimi üyesinden biri olan ABD, geçen hafta da dahil olmak üzere İsrail’le ilgili kararları toplam 46 kez veto etti.
SİVİLLER “TERÖRİST” Mİ?
ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye raporu hazırlayıp “Darbe girişiminden bu yana ifade özgürlüğü engelleniyor” dedi. Avrupa Konseyi “Terörle mücadele yasaları ifade özgürlüğünü tehdit ediyor” açıklamasını yaptı. Türkiye’ye ders vermeye kalkan Batı ülkeleri, İsrail için cadı avı başlattı. Teröristler için “sivil” diyenler, Gazze’deki sivillere “terörist” dedi.
BUÇA'DA BAŞKA, GAZZE'DE BAŞKA
Çifte standartlı tavrını Ukrayna krizinde de gösteren Batı ülkeleri, Ukraynalı sivillere Gazze’de olduğu gibi kayıtsız kalmadı. Kapılar sonuna kadar açıldı. Rus uçaklarına hava sahası kapatılıp Rusya’ya şok ambargolar uygulandı. Rus oligargların Batı ülkelerindeki paralarına ve mal varlıklarına el kondu.
Rusya’nın Buça’daki katliamından sonra acil toplantı yapıldı. Rusya’ya karşı yeni yaptırım kararları alındı. Putin savaş suçu işlemekle itham edildi. Rusya’nın saldırılarını terör eylemi olarak nitelendiren AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İsrail için ise “Kendini savunma hakkına sahip” açıklamasını yaptı.
kafirler necistir
Avrupa değişmez Amerika değişmez İsrail hiç değişmez bizim içimizde hainlerde degismez