FETÖ'nün yüreğini yaktığı anne: 3 oğlum vatana hediye

Editör:
- Güncelleme:
FETÖ'nün yüreğini yaktığı anne: 3 oğlum vatana hediye
Gündem Haberleri

Mehmet Gülşen, Hakan Gülşen ve Lütfi Gülşen, FETÖ’cüleri önlemek için Kızılcahamam’dan Külliye önüne gittiler ve orada şehit oldular. Anne Muzaffer Gülşen “Acı unutulmuyor. Oğullarımı vatana hediye ettim” diyor. Menzile Gülşen ise “Eşim Lütfi , bugün değilse ne zaman deyip koşarak gitti. Bu kahramanlar unutulmamalı” çağrısını yaptı.

ESMA ALTIN'IN HABERİ - FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminin üzerinden geçen 7 yıla rağmen şehit ailelerinin acısı dinmiyor. 3 mensubunu şehit veren Gülşen ailesi, bu yıl da şehitlerini özlemle anıyor. 15 Temmuz gecesi darbeye karşı koymak için Kızılcahamam’dan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gelen Mehmet Gülşen, kardeşi Hakan Gülşen ile eniştesi Lütfi Gülşen, darbeciler tarafından F-16’dan atılan bombayla şehit olmuştu.

BU ACININ ÇARESİ YOK

İki oğlu ve damadı 15 Temmuz’da şehit düşen 95 yaşındaki anne Muzaffer Gülşen, aradan geçen yıllara rağmen acısının hâlâ çok taze olduğunu söyledi. Gülşen, “Ne ağlamak ne bağırmak, bu acıya çare olmuyor. Yavrularım şehit olup gitti. Acıları, öldükleri gün gibi, unutulmuyor. 3 oğlumu da vatanımıza hediye ettim. Vatan sağ olsun. Allah kimseye göstermesin. 7 sene oldu. Her günüm ağlayarak, resimlerine bakarak geçiyor” dedi.

BİR DAHA DÖNMEDİLER

Şehit Lütfi Gülşen’in eşi Menzile Gülşen de 15 Temmuz gecesi eşi ve iki kardeşinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çağrısıyla Külliye’ye gitmek için helalleşerek evden çıktıklarını söyledi. Gülşen, “Eşime çıkarken anahtarını yanına almasını söylemiştim. Bana ‘Belki gelirim, belki gelmem’ demişti. Bir daha dönmediler. Buradan otobüsle toplanıp gidenler, dönmeye başlamıştı. Ama bizimkiler dönmedi. Bu yüzden sabaha kadar uyuyamadım. En son sabaha karşı eşime ulaşabildim. Onlara ‘Siz de dönün artık’ dedim. Ama çok fazla yaralı olduğunu, onları araçlara bindirip hastaneye yetiştirdiklerini, gelemeyeceklerini söyledi. Bu konuşmamızın ardından sabaha karşı 06.17’de Külliye’nin önüne atılan bomba ile şehit olmuşlar” diye konuştu.

“Hepsinin evden çıkışlarının ayrı bir hikâyesi var” diyen Gülşen, “Eşim ‘Bugün gitmeyip de ne zaman gideceğiz’ dedi. Küçük kardeşim Hakan, ‘Bayrak küçük geldi’ diyerek kırtasiyeye uğrayıp daha büyük bir bayrak almış. Mehmet kardeşim de ‘Bizi de götür abi’ diyen gençlere, ‘Siz çok gençsiniz, biz gidelim, şehit olalım, siz de buralara sahip çıkın’ demiş” ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün yüreğini yaktığı anne: 3 oğlum vatana hediye
Gazetemize konuşan 95 yaşındaki Muzaffer Gülşen acılarının hâlâ çok taze olduğunu söyedi.

RABBİM DAYANMA GÜCÜ VERİYOR

Şehit eşi Menzile Gülşen, geçmeyen acısını şu sözlerle dile getirdi: “Bayramlar geçiyor, düğünler oluyor ama ne babaları ne dedeleri göremiyor. Hep bir eksiklik var. Hem şehit ablası hem şehit kardeşi hem de şehit eşiyim. Memleketimiz kurtuldu. Belki kardeşsiz, eşsiz kaldım, çocuklarımız öksüz kaldı ama devletimiz, vatanımız, bayrağımız kurtuldu. Bu duyguyla acımızın üstesinden gelmeye çalıştık.

Bana şehit eşi, şehit kardeşi, çocuklarımıza da şehit evlatları diyorlar. Hain çocuğu demiyorlar ya, bu düşünce bile bize büyük bir dayanma gücü verdi. Şehit oldular, vatanımızı kurtardılar. Güzel bir mertebeye ulaştılar. Peygamber Efendimize komşu oldular. Rabbim devletimizi başımızdan eksik etmesin. O hainler de aynı üzüntüyü, acıyı yaşasın.”

Özellikle yeni neslin 15 Temmuz’u bilmesi gerektiğine dikkat çeken Menzile Gülşen, “Biz nasıl ki tarih kitaplarından öğreniyoruz, gençlerimizin de bunları öğrenmesi, bu kahramanları unutmaması gerekiyor” diye konuştu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...