Başbakan talimat verdi: Ohal'i unutun

Başbakan talimat verdi: Ohal'i unutun

GÜNDEM Haberleri

"Kim, hangi provokasyonu yaparsa yapsın bu özgür ülke, bir daha OHAL günlerine dönmeyecek. Kamu düzeninden de özgürlüklerden de taviz vermeyiz"

aşbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin TBMM grup toplantısında net mesajlar verdi. Konuşmasına, Ermenek'teki maden kazası dolayısıyla üzüntülerini ifade ederek başlayan Davutoğlu'nun gündeminde maden kazasından çözüm sürecine, ekonomiden dış politikaya kadar birçok madde vardı. 6-7 Ekim olayları ve çözüme özel vurgu yapıp, HDP'nin çağrısına cevap veren Başbakan'ın konuşmasından satır başları şöyle: "HDP Kobani protestolarında hiç hisseleri yokmuş gibi çağrıda bulunuyor. Geçen yıl mutabık kalınan husus, Mayıs'ta terör unsurlarının ülkeyi terk etmesiydi. Adım attılar mı? Hayır. 12 yılın en büyük demokrasi paketini devreye soktuk. Bu sefer 17-25 Aralık darbe girişimi oldu, o zamanki adıyla BDP irade ortaya koymadı. 6-7 Ekim'de eşkıyalıklarını zirveye çıkardılar. Ne yapacaktık? Sessiz mi kalacağız. Çıksınlar açık şekilde '6-7 Ekim'de yapılanlar çözüm süreci ve demokrasiye yapılan ihanettir' desinler. Eski Türkiye OHAL bölgesiydi. AK Parti'nin ilk adımı OHAL'i kaldırmak oldu. Kim hangi provokasyonu yaparsa yapsın bu özgür ve demokratik ülke, bir daha OHAL benzeri uygulamalarla karşı karşıya kalmayacaktır. Kamu düzeni tesis edilecektir ama özgürlükler kısıtlanmayacaktır. nbsp;


"Muhalefet ve onları perde arkasında destekleyen paralelcilerin tek derdi kaos ortamını geri getirmek"

HDP pozisyonunu tespit etsin. Eğer çağrısı CHP'ye ise daha Dersim'den özür dileme erdemi bile göstermeyen bir partiyle bir arada olacaklarsa hayırlı, mübarek olsun. nbsp;
Artık eşit vatandaşların yeni Türkiyesi doğdu. Eski Türkiye'de 16 ayda bir hükümet değişiyordu. Felaket bölgesine ulaşamayan bir devlet vardı. Bahçeli Ermenek'te yaşanan acıyı paylaşmak yerine istismar etmek istiyor. Onun iktidarında başbakan Sakarya'ya gitmek için günlerce beklemişti. nbsp;
Muhalefete soruyorum, Türkiye'nin temel meseleleriyle ilgili görüşleri neler? Onlar ve perde arkasında destekleyen paralelcilerin derdi kaos ortamını geri getirmek. Ama bu güneşin yükselmesini engelleyemeyecekler. nbsp;
'Dünya ekonomisi daralıyor Türk ekonomisi nasıl büyüyor?' diyen varsa planlı ekonomi var, diyebiliriz. Avrupa piyasası daralmaya başlayınca Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanlara açıldık. Yolsuzluk ve yoksullukla mücadele için yola çıkan AK Parti devam edecek. Ekonomide dönüşüm programını önümüzdeki hafta açıklıyoruz. nbsp;
Kılıçdaroğlu, 'Avrupa'da, Asya'da kiminle konuşsam Türkiye ile ilgili endişe beyan ediyor' diyor. Kılıçdaroğlu muhtemelen aynayla konuşuyor, birileriyle konuştuğunu zannediyor. Biz Brüksel'de Avrupalı gibi konuşuruz, Orta Doğu'da, Orta Doğulu Müslüman olarak konuşuruz. Taşkent'e, Semerkand'a, Türk, Balkanlar'a gittiğimizde Üsküp'te, Saraybosna'da evlad-ı Fatihan olarak konuşuruz."
Başbakan talimat verdi: Ohal'i unutun



DAVUTOĞLU, GENELKURMAY'DAN?BRİFİNG?ALDI
Halep'ten yeni bir göç dalgası gelebilir

Genelkurmay Başkanlığı'ndan aldığı brifingin ardından açıklamalarda bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, 4 saatten fazla süren bilgilendirme toplantısında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaç, imkan ve kapasitesini konuştuklarını söyledi. TSK'nın gerçek anlamda millî bir ordu olduğunu belirten Davutoğlu, uluslararası konjoktörün, risk ve tehditlerin süratle değiştiğini belirterek, "Silahlı kuvvetlerimizin en önemli özelliği devlet meşruiyetinin sağladığı yasal zeminde faaliyet göstermesidir" açıklamasında bulundu.
Bir soru üzerine Halep'teki gelişmeleri endişeyle takip ettiklerini belirten Davutoğlu, şunları söyledi: "Şehir çok yoğun bir baskı altında. Esad rejimi, uluslararası toplumun dikkatinin Irak'a ve Kobani'ye sembolik olarak da tek bir şehre odaklanmasından istifade ederek Hama civarında belli şehirlerde çok büyük katliamlar yaptı. Bunu biz bütün müttefiklere anlatmaya çalıştık. Ama uluslararası basında bunu görmüyorsunuz. Uluslararası toplumda kimse Halep'e nasıl destek verilecek diye bir çağrıda bulunmuyor. Halep'in düşmesi durumunda gerçekten Türkiye olarak bizi de çok ciddi şekilde endişelendiren büyük bir mülteci sorunu ile karşı karşıya kalabiliriz. Bunun için biz güvenli bölge talep ediyorduk. Bunun için sadece IŞİD değil Esad rejimine karşı tedbir alınmalı diyorduk. IŞİD tehlikesini ortaya çıkaran Suriye rejiminin saldırılarıdır."
Çözüm sürecinin Genelkurmay Başkanı tarafından bilindiğini ve takip edildiğini belirten Davutoğlu, "Çözüm süreci Türkiye'de millî birlik ve beraberliği temin edecek ve şiddeti terörü sonlandıracak bir projenin adıdır. Nasıl hedefe ulaşılacağı konusunda sürekli istişare halindeyiz" dedi. Jandarmanın mülki görevlerde İçişleri Bakanlığı bünyesinde olacağını belirten Başbakan, bedelli askerlikle ilgili bir soruyu da, "Yeni bir gelişme olduğunda paylaşılır. Ancak bölgedeki konjonktür herkesçe malum. Hepimiz bu perspektifi de göz önünde bulundurarak atılabilecek adımları birlikte değerlendireceğiz" diye cevapladı.



UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...