Başbakan Erdoğan, 'Darbeci Sisi artık gidecek'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rize ziyaretinin 3. gününde Çayeli, Güneysu, Çamlıhemşin ve Pazar ilçelerini dolaştı; vatandaşlara hitap etti. Erdoğan'ın gündeminde Mısır ve Suriye'de yaşanan katliamlar ile yaklaşan mahalli seçimler vardı. nbsp;"Biz barışın sigortasıyız" diyen Erdoğan, özetle şunları söyledi: "Ağzı olan konuşuyor. Sırtında kimsenin sorumluluk küfesi yok. Ama bizim sırtımızda var. Adeviyye'de, Rabia'da, Mansuriye'de, İskenderiye'de, Suriye'de o yavruların üzerinde molotofkokteyli, silah yoktu. Nerede dünya, nerede BM Güvenlik Konseyi? Sesleri çıkmıyor. Biz konuştuğumuz zaman diyorlar ki, sana mı kaldı? Ben milletim adına konuşuyorum. Çünkü bunların Çayeli'ndeki hemşehrilerimin ne düşündüğünden haberi yok. Katil Esed'in yanında mı olacaktık? Dünyada bir kişinin ölümüne rıza göstermek, bütün insanlığın ölümüne rıza göstermek gibidir. Cezaevinden çıkarılan Hüsnü Mübarek, zevkten dört köşe. Niye? Çünkü Sisi midir nedir, onunla dayanışma halinde. Ama alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste. Zalimler, hiçbir zaman payidar olmaz. Firavunlar payidar oldu mu? Bir sinek bile Nemrud'un işini bitirdi. Firavun, Musa'yı büyüttü sarayında. Ondan sonra Musa, onun işini bitirdi. Bilesiniz ki her Firavun'un bir Musa'sı vardır. Bunu böyle bilin. İnşallah bunların da Musa'ları yakındır, gelecektir. Hak ve halk ergeç hakim olacaktır. Darbeciler şehitlerimizin kanlarında boğulacaktır. Bu diktatörler, bu zalimler, bu Firavunlar zannediyorlar ki 'tutuklaya, tutuklaya Mısır'ı bitireceğiz'. Bitiremeyeceksiniz. Çünkü sizin cezaevleriniz, bunları toparlayıp oraya tıkmaya yetmez. Türkiye'de özgürlüklerin önünü kapatmışlardı, biz açtık. Şu anda yazar çizerlerden kaç tane var, cezaevinde? Parmak sayılarını geçmez. Terör örgütüyle iç içe olanlar, cezaevine giriyor. Kendilerine gazeteci yaftası vuruyorlar. Bu ülkede yazar-çizer, düşüncesini söyleyene kimse bir şey yapamaz. Bizim dönemimizde işkenceye sıfır tolerans var. Yaptıkları anda hepsi cezasını bulmuştur, hepsinin takipçisiyiz. Tayyip Erdoğan'a, 'diktatör' deme densizliğine düşenler, diktatör görmemiş. Diktatöre, 'diktatör' diyemezsin. Sallandırırlar, sallandırırlar. Ne yaptıysan bu dünyada, ekip biçeceksin öbür dünyada. Olay bu. Onun için bu kavga niye? Bu ülkede kimsenin bir başkasının hayat tarzına karışmaya hakkı yok. Bunların teminatı biziz. Herkes istediği gibi giyinir, yer, içer... Birileri güçlü Türkiye istemiyor. Güçlü Türkiye'yi hep beraber kuracağız. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Yeter ki siz aranıza fitne, nifak sokmayın."

nbsp;

DEREYE YAVRU BALIK
Ayder Yaylası'nda 30 bin kırmızı benekli alabalık yavrusu Fırtına Deresi'ne bırakıldı. Başbakan da kayanın üzerine çıkıp, 10 kepçe balığı dereye saldı. nbsp;

İŞTE O GÖRÜNTÜLER-VİDEO İÇİN TIKLAYIN

nbsp;

SEN AĞLAMA BEN AĞLARIM
Erdoğan, Ardeşen'deki konuşması sırasında Yaren Kudanoğlu isimli minik kızı başbakanlık otobüsünün üzerine çağırdı. Erdoğan, Yaren'in elindeki fotoğrafı göstererek, "Yaren'le 23 Ağustos 2007 tarihinde bir resim çektirmişiz. Kınalı keklik maşallah" dedi. Erdoğan, minik kızın ağlaması üzerine, "Sen ağlama, ben senin yerine ağlıyorum" diyerek teselli etmeye çalıştı.


"YÜZDE 51.5 YETMEZ, NİYE YÜZDE 75 OLMASIN"
SANDIKLARI PATLATA PATLATA DEVAM
Başbakan Erdoğan, Ardeşen'de vatandaşlara yaklaşan yerel seçimlerin önemini anlattı. Bir vatandaşın "Rahat olun" diye seslenmesi üzerine Erdoğan, "Rahat olacağız da yüzde 51.5 yetmez. Bu oranın daha yükseklere çıkması lazım. Niye yüzde 75 olmasın? Bu seçimler bizim için çok çok önemli. Hem içerde. Hem dışarıda. İnşallah sandıkları patlata patlata yola devam edeceğiz" cevabını verdi. Gezi eylemlerine de gönderme yapan Erdoğan, "Tencere tavayla devrim yapılmaz. Bundan sonra hukuk dışı yapılacak her adım, hukuk içinde karşılığını çok ağır öder" dedi. Erdoğan, daha sonra Ayder Yaylası'nda yaptırılan 4 yıldızlı Kaçkar Resort Otel'in açılışını yaptı. "Ayder, Davos'a alternatif olacak" sözleriyle kurdeleyi kesen Başbakan, kadınlara ve erkeklere ayrı olimpik yüzme havuzu sözü verdi.