EVSİD Kurucu Başkanı Önder: Avrupa’daki resesyon Türkiye’ye yarayabilir

EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, herkesin Avrupa’daki resesyonu konuştuğunu ancak Türkiye’nin bu durumdan avantaj sağlayabileceğini söyledi. Önder “Avrupa çok adetli ürüne girmeyecek ve daha az adetler ve ürün çeşitliliği isteyecek. Türkiye’nin de en büyük avantajı butik ve hızlı üretim, ayrıca Avrupa’ya yakınlığı” dedi.
ÖNDER ÇELİK'İN HABERİ
Rusya-Ukrayna savaşıyla artan enerji maliyetleri ve enflasyonist ortam Türkiye’nin ihracatında ana pazar olarak kabul edilen Avrupa’da ticareti yavaşlatırken, bu durum pandemide ‘eve kapanma’yla yüzde 32 büyüyen ev ve mutfak eşyası sektörünü de etkilemeye başladı. Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Kurucu Başkanı ve Lux Plastik Genel Müdürü Burak Önder, bu yılın 11 ayında sektör ihracatının geçen sene ile aynı düzeyde olduğunu, 2022’nin yüzde 1 ila yüzde 3’lük bir büyüme ile tamamlanabileceğini söyledi.
2023’ün ilk çeyreğinde bütün bu süreçlerin yansımasıyla bir durgunluk olabileceğini belirten Önder, ilk çeyrekten sonra ise dünyadaki belirsizliklere rağmen yeniden büyüme trendine girileceğini tahmin ettiklerini kaydetti.
UKRAYNA PAZARI DÖNDÜ
Dünyada enerji krizinden ve enflasyondan Avrupa’ya göre daha az etkilenen bölgeler olduğuna işaret eden Önder, Sahra Altı Afrika’da çok ciddi bir pazar olduğunu, Rusya ve Ukrayna’daki satışların da tekrar hareketlendiğini, Ukrayna ile ihracatta savaştan önceki döneme geldiklerini belirtti.
Şu anda lojistik maliyetlerde ciddi bir düşüş olduğunu vurgulayan Önder “Lojistik fiyatları düştükçe, Türkiye pandemi sürecinde elde ettiği lojistik avantajını kaybedecek. Şu anda Çin-ABD konteyner taşıma ücretleri 1.500 dolara düştü, Türkiye-ABD konteyner fiyatıysa 4.000-5.000 dolarlar civarında. Ayrıca avro/dolar paritesindeki düşüş ana pazarımız olan Avrupa’ya yaptığımız ihracatı da olumsuz etkiliyor” dedi.
Şu anda herkesin Avrupa’daki resesyonu konuştuğunu ancak Türkiye’nin bu durumdan avantaj sağlayabileceğini ifade eden Önder, şöyle konuştu: Eğer bu durumu fırsata çevirirsek ben kendi sektörüm için Avrupa’da hâlâ bizim için büyük bir pazar olduğunu düşünüyorum. Resesyondan asıl etkilenecek olan ülke çok büyük tonaj satan Çin. Avrupa çok adetli ürüne girmeyecek ve daha az adetler ve ürün çeşitliliği isteyecek. Türkiye’nin de en büyük avantajı butik ve hızlı üretim, ayrıca Avrupa’ya yakınlığı. Avrupalı Çin’e bir sipariş verdiğinde ürünün kendisine gelmesi üç aya yakın sürüyor, biz ise en fazla üç haftada teslim edebiliyoruz.
93 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYOR
Bu sene Lux Plastik olarak 93 ülkeye ihracat yaptıklarını ve üretimlerinin yüzde 70’ini yurtdışına sattıklarını kaydeden Burak Önder “İhracatımızda geçen seneye göre yüzde 22 civarında bir artış var. Son beş yıla baktığımızda ise artışımız yüzde 70. Elimizde valizimizle bütün dünyayı dolaşıyoruz. Geçen sene 39 ülkeyi ziyaret ettik, bu sene 43 ülkeye gideceğiz. Gitmediğiniz yer sizin olmuyor. Biz işler iyiyken de ayağımızı gazdan hiç çekmiyoruz, satış ve pazarlamayı bırakmıyoruz. Avrupa Birliği’ne ihracatımız yüzde 40’larda, haricinde Latin Amerika, ABD, Uzak Doğu, Yakın Asya ve Orta Doğu’da da güçlenmeye başladık. Sektörde ilk çeyrekte durgunluk beklesem de Lux Plastik olarak 2023 yılını dolar bazında yüzde 20 büyüme ile kapatacağımızı tahmin ediyorum” dedi.
“KUR ŞU OLSUN, İHRACAT PATLAR” MANTIĞINA KATILMIYORUM
Her döviz şokunda sanayici ve üreticinin işletme sermayesinin eridiğini anlatan Burak Önder, ne kurun tutulmasından yana olduğunu ne de bazı ihracatçılardan gelen “kur şu olsun, ihracat patlar” mantığına katıldığını kaydetti.
Önder, kur artışının içeride tekrar bir enflasyona neden olacağını söyledi.
Bu videolar da ilginizi çekebilir...