Babalarını öldüren kız kardeşlerin itirafları kan dondurdu

Moskova’da 2018 yılında işlenen cinayet tüm dünyayı ayağa kaldırırken, 3 kız kardeşin davasında yeni kanıtlar iler sürüldü.
Kızların iddiasına göre 57 yaşındaki baba Mikhail Khachaturyan, kızlarına taciz ve işkencede bulunmuş, hatta onları ormana götürerek kendi mezarlarını kazmaya zorlamıştı.

Rus mahkemesi, meşru müdafa yapan Krestina, Angelina ve Maria kardeşler için kararını açıklamaya hazırlanırken suçlu bulunmaları durumunda kız kardeşlerin 8 ila 20 yıl arasında hapis cezası alabilecekleri öğrenildi. 
Cinayetle suçlanan iki abla Krestina ve Angelina mahkemede savunmalarını yaparak iddialarını yinelerken, en küçük kız kardeş Maria'nın ise cinayet sırasında geçici olarak deli olduğuna karar verilerek hapishane yerine bir akıl hastanesine yatırılması talep edildi.

DEHŞET ANLARINI ANLATTILAR

Üç kız kardeş cinayet işlendiğinde 17, 18 ve 19 yaşındaydı. Evin dağınıklığından çıkan tartışma babalarının kızları ayrı ayrı odalara kapatarak gözlerine biber gazı sıkıp cezalandırması ile son bulmuştu. Ancak o zaman 19 yaşında olan Krestina, spreyden fazla etkilenmiş yatağa yığılarak bilincini kaybetmişti.  17 yaşındaki Maria mahkemedeki ifadesinde cinayet öncesi bu olayın “bardağı taşıran son damla” olduğunu belirtmişti.
Bilincini kaybeden Krestina akşam saatlerinde uyandığında kız kardeşleri Angelina ve Maria'nın babalarıyla mücadele ettiğini gördü. Kız kardeşlerinin tehlikede olduğunu düşünen Krestina, masanın üzerinden duran biber gazını babasının yüzüne sıktı. Mikhail yere yuvarlanınca, Maria ve Angelina da babalarının arabasından aldıkları av bıçağı ve çekiçle saldırıya geçti.
Biber gazı ve aldığı darbelerle sendeleyen baba daire kapısının önünde yere yığıldı. 18 yaşındaki ortanca kızı Angelina da babasının yere düşmesini fırsat bilerek bıçağı kalbine sapladı.
Kızların iddialarına göre 2014 yılında annelerinin evi terk etmesinden bu yana süren işkenceler trajik bir biçimde sona ermiş oldu. 

Mahkemde "Sistematik işkence" gördüklerini iddia eden kız kardeşler artık işkencelerin katlanılamaz hala geldiğini belirterek kan dondura itiraflarda bulundu.

Babalarının kendilerine sırf şaka olsun diye silahla ateş ettiğini, kendi mezarlarını kazdırdığını da söyleyen kızların avukatı Mari Davtyan’da durumu doğrulayarak Mikhail'in  silahlarını kızlarının bacağına ateş ederek test ettiğini belirtti.
Öte yandan sürekli hakaret, taciz ve cinsel istismara uğradıklarını iddia eden kızlar babalarının kendilerine gönderdiği taciz içerikli görselleri de mahkemeye delil olarak sundu.

Mikhail’in ailesinin avukatı Olga Khalikova ise "Kızların cinsel istismarını doğrulayan hiçbir biyolojik iz yoktu ve olamaz. Soruşturmanın görevi bu videoyu gönderenin Mikhail olduğunu kanıtlamaktır ama bu yapılmadı." diyerek iddialara itiraz etti. 

Kızların avukatı Davtyan ise yapılan muayenelerin babanın kızlarına uyguladığı şiddeti doğruladığını ifade ederek, “Uzmanlar, 2014'ten beri kızların her birinin istismar sendromu ve travma sonrası stres bozukluğu yaşadığını tespit etti.” dedi.

Davtya’ın mahkemeye sunduğu uzman raporlarında, istismarcı babanın kızlarını tehdit, şiddet, aşağılama ile manipüle ettiği, ayrıca 'dayak, alay, fiziksel ve cinsel istismar' kullandığı ortaya çıktı. 

Öte yandan tüm bu süre içerisinde kızların karşılaştıkları kabusu durdurabilecek başka bir akrabası olmadığı anlaşıldı.

Öldürülen babanın akrabaları ise kız kardeşlerin yalan söylediğini, her şeyi babalarının mirasına konmak için yaptıklarını iddia etti.
Rusya'da, kız kardeşlerin serbest bırakılmasını için ‘bir milyon imza’ kampanyası başlatılmıştı. Bu dava Rusya’da yasanın aile içi cinsel istismarla nasıl başa çıktığı konusunda da bir örnek teşkil etmesi açısından dikkatle takip ediliyor.