Alçak saldırının hesabı sorulmalı
İsveç hükûmetinin ırkçı provokatör Paludan’ın Mushaf yakma alçaklığına sponsor olduğunu belirten Türk siyasetçi Yüksel, “Türkiye, AB’nin kendisine koştuğu şartları NATO üyeliği için İsveç’e karşı gündeme getirmeli” dedi.
İsveç hükûmetinin İslam dünyasını ayağa kaldıran provokasyon için 60 milyon İsveç Kronu harcadığı ortaya çıktı. Irkçı lider Rasmus Paludan’ın Kur’ân-ı kerîmi yakma tahrikini gazetemize değerlendiren İsveç Nüans Partisi Genel Başkanı Mikail Yüksel, “Mevcut yasalar bu ve benzeri sadist eylemleri cesaretlendiriyor. Müslümanlara hakaret hiçbir biçimde ifade özgürlüğü olarak yorumlanamaz. Şimdi de Tindingen Flamman isimli bir İsveç gazetesi Erdoğan’a hakaret yarışması başlattı, en rezil hakarete 5 bin İsveç Kronu ödül verecekler” diye konuştu.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ANLAYIŞI SORUNLU
Mikail Yüksel, hükûmet korumasında gerçekleşen sabotajı üzülerek izlediğini belirterek şunları söyledi:
“Hükûmet, provokatör Paludan’ın 320 kron yatırarak giriştiği bu tahrik için bütçeden 60 milyon kron harcadı. Benim hakaret hakkıma kimse karışamaz anlayışı hiçbir biçimde meşru değildir. Biz yıllardır İsveç Anayasası’nda yer alan fikir özgürlüğü maddesine bir etnik ya da dinî gruba hakaret içeren eylem ya da sözlü, yazılı propogandaya müsamaha gösterilemez ilkesinin getirilmesi için çaba sarf ediyoruz. Beklediğimiz adımlar atılmadığı gibi Müslümanlara ait okullar, radikalleşme riski var gibi gayrı hukuki gerekçelerle kapatıldı. Başörtüsü takmayı namus baskısı olarak gören uygulamalara şahitlik ettik. Bazı Müslümanlar hiçbir veri ortaya konulmadan IŞİD’çi olmakla suçlandı’ dedi.
BİZE YASAK OLAN PKK’YA SERBEST
Geçtiğimiz günlerde başkent Stockholm’de bir otel odasına PKK’lı kadın teröristin bomba düzeneği ile yakalandığını kaydeden Türk kökenli siyasetçi Yüksel, “Bu kanlı terör yapılanması İsveç’te resmî banka hesabı açabiliyor. Örgütün Rojova Komitesi ismiyle hesap çatığı ülkede anayasal kuruluş olarak bize (Nüans Partisi) bu hak verilmiyor. Yani bize yasak olan PKK’ya serbest. Cuma günü Türk Büyükelçiliği önünde Kur’ân-ı kerîme hakaretin gerçekleştiği saatlerde PKK militanları da başkentte bir kez daha terör estirdi. Ancak resmî bir engelle karşılaşmadılar. FETÖ ve PKK terör örgütleri İsveç’teki faşist, aşırı unsurlarla iş birliği içerisinde ve Müslümanları tahrik amaçlı eylemlere destek veriyorlar. Amaçları iki ülke arasındaki siyasi, kültürel, güvenlik, ekonomi alanlarındaki iş birliğini sabote etmek. Bu noktada maalesef İsveç hükûmeti de bu oyuna gelen taraf” şeklinde konuştu.
AB PROSEDÜRÜ UYGULANMALI
Nüans Partisi lideri Mikail Yüksel, Türkiye’nin bu yaşananların ardından yeni bir yol haritası belirlemesi gerektiğini ifade ederek şöyle devam etti: “Tıpkı AB’nin üyelik konusunda Türkiye’ye koştuğu şartları NATO konusunda İsveç’e karşı gündemine alması gerekiyor. Bu adım hem İsveç’te yaşayan Türkler, hem de Türkiye’yi seven İsveç halkı ve burada yaşayan Müslümanlar açısından hayati kazanım sağlar. İsveç medyasında NATO üyeliğinin imkânsız hâle geldiği yönünde haberler yaptı. Gerek PKK ve FETÖ gerekse Türk ve İslam karşıtı yapıların komplolarına karşı sineklerle değil bataklığı kurutma mücadelesi verilmeli. Kur’ân-ı kerîme karşı eylemlerinin temel motivasyonu İslam düşmanlığıdır. Biz hiçbir biçimde tasvip etmeyiz ancak bu ve benzeri tahrikler İsrail, Netenyahu ya da Tevrat aleyhinde olsa Avrupa sarsılır. Bunu akıllarından bile geçiremezler. Fakat Kur’ân-ı kerîm, Peygamberimiz Efendimiz ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan aleyhinde ödüllü aşağılama kampanyaları düzenlenebiliyor.” YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ
'da Takip Edin!
