Pandemi hayalleri bile değiştirdi

Düzenleyen:
Pandemi hayalleri bile değiştirdi

YAŞAM Haberleri

Vitrinde gördüğünü almak, stres atmak için alışveriş yapmak bitti, tasarruf başladı. Tatil ve otomobilin yerini ise "ev almalıyım" hayali aldı...

CANAN ERASLAN

Bütün insanlık, nasıl yeneceğini henüz bilemediği bir düşmanla, Covid-19 salgınıyla boğuşuyor. Bu musibetin ilk ortaya çıktığı ülkelerde insanlar panikle evlere kapandı, karantina süreçleri sebebiyle yiyecek ve temizlik maddeleri stokladı, keyfî alışverişlerden elini çekti. Zaman geçtikçe hobiler öne çıktı, evde daha kaliteli vakit geçirmeye yönelik alışveriş çeşitleri öne çıktı. Ardından yaz geldi, bütün ülkelerde tedbirler gevşetildi. Önceleri AVM'lere girmeye korkanlar, insanlara yaklaşmayanlar kısa sürede eski alışkanlıklarına döndü ve tehlikenin boyutu yine arttı, korku yine büyüdü. İşte bütün bu dönemde hayatımızda birçok şey de kökten değişti. Kadınlar bu dönemde tasarruflarını arttırdı, hayallerini değiştirdi. 
Eskiden ihtiyacı olsun olmasın vitrinde ya da e-Ticaret sitelerinde gördüğü ayakkabıyı, elbiseyi almadan duramayan kadınlar artık 3 alışveriş isteğinden 1'ini yapmaktan imtina ediyor. Bunun yerine çocuğunun eğitimi ve ailenin sağlığı için tasarruf yapıyor. 
5.000 LİRA FAZLA VARSA
Salgın öncesinde tatil, araba yenileme gibi kısa dönem hayali olan kadınlar şimdi sağlık harcamaları ve çocuğunun eğitimi için para biriktirmeye yöneldiğini ifade ediyor. Odeabank kadınlara "Bütçenizde 5.000 lira fazladan paranız olsa ne yapardınız" sorusunu sordu. Kadınlar "Birikim yaparım" cevabını verdi. 1 yıllık hayaller sorulduğunda eskiden tatil ve otomobil yenileme öne çıkarken, salgınla birlikte ev alma isteği öne çıktı. Tatil isteğinin de yüzde 18'den yüzde 12'ye gerilediği görüldü.

Eğitim ve sağlık için biriktiriyoruz
> Salgın öncesi tasarrufa pek de önem vermeyen genç kadınların davranışları değişti. 18-24 yaş grubu kadınların birikim eğilimleri arttı. 
> Salgın öncesinde kadınların yüzde 28'i aylık gelirinin yüzde 11'inden fazlasını biriktirirken, şimdi yüzde 56'sı bu miktara ulaşıyor.

> Sağlık amaçlı birikim motivasyonu, bir önceki araştırmada 4. sıradayken, ağustos araştırmasında bir sıra yükseldi, 3. oldu.

> Çocukların eğitimi için biriktirmek ve gelirinin önemli bölümünü harcamak da daha fazla tercih edilmeye başlandı.

> Kredi kartı ve banka kartı kullanımı e-ticaretle birlikte arttı. Özellikle temassız kartların kullanımı 4 kat arttı.
---------------------------------

Kadınlar en çok böyle harcadı
Araştırma sadece tasarruf değil, harcama alışkanlıklarını da belirledi. Salgın öncesinde kıyafet ve eğitim harcamaları öne çıkarken, salgınla birlikte gıdadan sonra kişisel bakım ve sağlık ve hobiler en çok harcama yapılan kategoriler olarak ortaya çıktı. Harcamaların belirgin şekilde azaldığı temel sektörler seyahat ve eğlence oldu. 

E-ticaret’le kazanmak istiyorlar
Salgınla birlikte evden çalışma artınca kadınlar daha çok girişimciliğe yöneldi. Yapılan araştırma, salgınla birlikte e-Ticaret alanında iş kurma isteklerinde ve tercihlerinde artış kaydedildiğini gösterdi.

Her kuruş tasarrufa
Yapılan araştırma gösterdi ki, kadınlar eskiden aylık kazançlarının bir bölümünü birikime ayırırken, salgınla birlikte eğitim ve sağlık alanları için olmak üzere, eline geçtiği her miktarı biriktirmeye başladı.

Çocuğu olan hesap açıyor
Yatırım araçlarına yönelmede 45 yaş üzeri kadınların daha fazla olduğu dikkat çekiyor. Çocuk sahibi olan kadınlar ise daha garantici tavır gösterip altın, döviz ve vadeli mevduat hesabına yöneliyor.

 

 

Tükenmemek için ne yapmalı?
Tükenmişlik sendromu, yıllar önce bir ünlünün yaşadığı sıkıntılar sebebiyle ilgi odağımıza girdi. Eskiden "Bu hayat beni yordu" diyorsak, son birkaç yıldır "tükendim" kelimesini daha çok kullanıyoruz ve tükenmişlik sendromuyla ilgili daha fazla araştırma yapılıyor, bununla baş etmenin yolları anlatılıyor. Üsküdar Üniversitesi NP İstanbul Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Gülçin Şenyuva, iş hayatının sebep olduğu tükenmişlik sendromu ile baş etmenin yollarını anlattı. Tükenmişlik sendromu, profesyonel bir kişinin mesleğinin anlamından uzaklaşması, hizmet verdiği insanlar ile ilgilenmiyor olması şeklinde değerlendiren Şenyuva, tükenmişliğin ana özelliklerini de enerji kaybı, motivasyon eksikliği, diğerlerine karşı negatif tutum kendini geri çekme olarak sıralıyor. Tükenmişlik hisseden kişinin verimi düşerken, bundan işveren de zarar göreceği için, iki tarafa da görevler düşüyor.

İşverene düşenler

> Yöneticiler görev tanımlarını net  yapmalı.
> Yeni işe başlayan kişinin oryantasyon ve motivasyonu sağlanmalı.
> Bölümlerin özelliklerine göre etkin personel planı yapılmalı.
> Düzenli ekip içi toplantılarla çalışanın önerileri alınmalı.
> Sorunlar ertelenmemeli, çözmek için kalıcı mekanizma oluşturulmalı.
> Sistemde ödül kaynakları çoğaltılmalı.
> Çalışanın bireysel ihtiyaçlarına önem verilmeli, kolaylaştırılmalı.
> Esnek, adil, hoşgörülü bir yöneticinin verimi artıracağı bilinmeli.

Bireylere düşenler

> Sağlıklı olabilmek için dikkat ve gayret edilmeli.
> Enerjinin sürekliliğinin sağlanması için egzersiz yapılmalı.
> Mutlaka hobiler için zaman ayrılmalı.
>  Kısa ve uzun dönemli tatiller için fırsat sağlanmalı.
>  Zaman ve stres yönetimi, çalışan için önemlidir.
>  Stresin monotonluktan iyi olduğu, enerji kattığı unutulmamalı.

Gereksiz kozmetik cildi yaşlandırıyor
Cilt parlaklığı yok olup sağlığımız bozulduysa, kırışıklıklar arttıysa olduğumuzdan yaşlı görünüyoruz. Bunun için uzmanlar estetik operasyonlara başvurmak zorunda kalmamak için yapılması gerekenlere dikkat çekiyor. Estetik Hekimi Meltem Ayran, cildin stres, az su tüketimi, fazla şeker tüketimi ve gereksiz kozmetikle bozulduğuna dikkat çekiyor ve şu uyarıları yapıyor.
> Gereksiz kozmetik kullanmamalı. Vücudu nemlendirirken ürünlerin kalitesi çok önemli. Cildimiz bedenimizin koruyucusu. Her şeyi emiyor, işliyor, zararlıyı da kullanıyor, faydalıyı da. Seçici olmak, mümkünse doğal ürünler kullanmak, fazla kullanımdan kaçınmak önemli.
> "Stres ve cildin ne alakası var" diyebilirsiniz Dr. Meltem Ayran şu örneği veriyor: Diyelim ki gerginsiniz. Bir yerde kasılma var. Başınızdan göğsünüze kadar bir gerilme var. Oksijen alışverişi bozulur, mimikler sertleşir ve cilt için uygun olmayan durum oluşur.
> Sigara alışkanlık yapar, toksiktir, dolaşımı bozar, duman da cildi kırıştırır. 
> Bedenizimin su içmeye ihtiyacı var. Kilogram başına 40 cc su tüketilmeli. Yani 70 kilogram birisi için 2,8 litre su demek. Susamasak da su içmeli.
> Fazla şeker cilde iyi gelmiyor. Çünkü bedenin dengesini bozup strese sokuyor.
> Havuzdaki klor... Evet klor bir dezenfektandır ama fazlası ciltten göze, akciğere kadar büyük zarar verir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Düzenleyen:  - YAŞAM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...