Müzmin bir bekarın başarısız evlilik girişimleri- 2

Müzmin bir bekarın başarısız evlilik girişimleri- 2
YAŞAM Haberleri

Görücü usulü mü, aşk mı, mantık evliliği mi? İnsanlık var olduğundan bu yana bu sorunun cevabını arıyor.

Mahsun Kırmızıgül'ün son filmini izleyenler bilir. Orada çarpıcı kız isteme sahneleri olduğunu duyunca bu konuda tecrübemi arttırmak için gitmiştim. Filmde baba, "Evlenecek oğlum öne çıksın" diyor. Hızlı olan kazanıyor. Sonra evin kadınları kız bakmaya gidiyor. Bütün ahali kızın evinde toplanıyor. Müstakbel kaynana 4 farklı yöntemle gelinini seçiyor. Damat eşini ancak düğün günü görüyor. Bu model evlilik eskilerde kaldı. Önceden aşağı yukarı böyleymiş. Dedem babaannemle nasıl dünyaevine girdiğini şöyle anlatmıştı: "Bana, 'Seni şununla nişanladık' dediler. O kadar. Kimdir, necidir. Bir kere bile görmedim. Tesadüfen evlerine gitmiştim. Avluda genç bir kız denk geldi. 'Herhalde budur' dedim. Gerçekten oymuş." Şimdi ikisi de 90'ınına merdiven dayadı. Hâlâ birbirlerini seviyorlar. Ama şuna inanıyorum ki -istisnalar kaideyi bozmaz- o dönem bu şekilde özellikle küçük yerlerde kurulan yuvaları ayakta tutan toplumsal baskıydı. Boşanmak suçtu. Koca ne yaparsa yapsın haklıydı. Baba evine dönen kadın geri gönderilirdi. Günümüzde ise, artık çiftler çok daha farklı tanışıyor. Uzun uzun görüşen var. Fakat boşanma oranları daha yüksek. Belki de bunda bir etken de işte o kocasını görmeden evlenen anneler. "Ben çektim, kızım çekmesin" mantığıyla hareket edip olayı abartanlar var. Ben her iki yöntemi de denedim. Karar sizin. Bu kadar "ağır felsefe" yeter. Ben anılarıma devam edeyim...

UMUDUN TAVAN YAPTIĞI ANLAR

Bu sefer olacak galiba


Adı: Mahmure
Yaşı: 30
Mesleği: Öğretmen
Memleketi: Konya

Süreç artık sıkıcı bir hal almaya başlamıştı ki, Allah karşıma onu çıkardı. Aracı yine teyzem: "Artık bu da olmazsa başının çaresine bak..."
Anaaa, son şans… Bu da olmazsa resmen ortada kalacağız!
Mahmure... İsmi biraz tarihî ama kendisi güzel... Aradığım birçok özellik mevcut. Bilgili, görgülü, samimi, esprili, güler yüzlü. Bir de çok iyi yemek yapıyormuş. Daha ne isterim?
Tanıştık, kaynaştık... Sıra geldi ailesiyle tanışmaya... Oley! Talip evliliğe yürüyor. Geçmiş olsun bekâr kızlar! Kaçırdınız treni…
Komşumuz çiçekçi... Güzel bir buket hazırladı benim için... Bir de çikolata aldık mı tamam. (BİM'den alsak olur mu acep? Ya eli boş çıkarsak evden.) Pardon, tamam sustum.
Akşam dayandık Mahmurelerin kapıya… Buyur ettiler içeri... Baba, klasik Konya esnafı... Kısa sürede muhabbet sardı. Bizimkiler bir türlü konuya giremedi. Aslında ben de şikâyetçi değilim. Harbi harbi yuvadan uçmak üzereyim. Bütün gece havadan sudan konuştuk, yedik içtik, eve döndük.
Gece Mahmure aradı:
- Her şey iyiydi, güzeldi. Babam seni sevdi, fakat bir şey unutmadınız mı?
- Çiçekle çikolatayı diyorsan onları size aldık. Problem değil.
- Ne çikolatası? Beni isteyecektiniz ya!
- Haaaa! Doğru ya! Biz seni istemeye gelmiştik... Bizim peder böyle, kaptırdı mı konuşmaya, her şeyi unutur. Neyse başka sefere artık...

BİR SÜRE MOLA VERMİŞTİM Kİ...
Dünyadaki imtihanım!

Adı: Müzeyyen
Yaşı: 28
Mesleği: Bankacı
Memleketi: Eskişehir

Mahmure de olmayınca bir süre mola verdim. Sonuçta ben de insanım. 20 kişiyi geçmiş görüştüğüm aday sayısı. Kafam karışmış vaziyette. Bir akşam evin orada ev yemekleri yapan sık sık gittiğim bir restorandayım. Yemek seçerken bir hanımefendi geldi yanıma. O da yemeğe gelmiş.
- Merhaba, nasılsınız? Hatırladınız mı beni?
- Merhaba ama çıkaramadım.
- Ben Müzeyyen. Hani dayınız vasıtasıyla tanışmıştık. Bankacı olan.
- Şimdi hatırladım. Kusura bakmayın, son zamanlar o kadar çok kişiyle aynı maksatla görüştüm ki... Fakat kıymetinizi bilin. Sizi tek seferde hatırladım!
Bu cümle sonum oldu.


MÜSTAKBEL EŞ BENİ BULDU AMA...
Facebook gerçekten faydalıymış!


Adı: Elif
Yaşı: 27
Mesleği: Çizer
Memleketi: Samsun

Mola verdim dedim ama yine de evdekiler rahat bırakmıyor. Her gün farklı birini buluyorlar ben istemedikçe. Doğrusu ben de "İstemem yan cebime koy" durumundayım aslında, kendim de aileden bağımsız arayıştayım.
Birkaç defa bir mekânda rast gelen biri vardı. Hoşuma gitmişti. Sonra kayıplara karıştı. Aradan birkaç ay geçmişti ki Facebook'tan bir arkadaşlık isteği geldi. Baktım, o kız!.. Hep ben peşlerinde koşacak değilim ya... Hemen kabul ettim.
Üç ay kadar görüştük. "Tamam işte, aradığımı buldum" diyerek bir gün niyetimi açıklamaya karar verdim:
- Elif, 3 aydır görüşüyoruz. İyi anlaştığımızı da düşünüyorum. Sana bir şey söylemek istiyorum. Ben öyle gönül eğlendirme peşinde olan biri değilim. Niyetim ciddi. Eğer sen de kabul edersen yolumuza bu niyetle devam edelim.
- İyi birisin. Ben de hoşlandım senden. Ama söylemem gereken bir şey var.
- Nedir o?
Sessizlik…
- Çekinme lütfen… Ben o kadar çok şeye alıştım ki…
- Ben 6 ay evli kaldım, sonra boşandım. Babam istemediğim biriyle evlendirdi. İlk başta karşı çıktım. Sonra bir şekilde ikna etti. Ama 6 ay dayanabildim. Sorun olur mu?
Haydaaa… Profiterolü zor yuttum:
- Ne diyeceğimi bilemiyorum… Açıkçası ben, ailem… Yani kabul edemeyiz... Kusura bakma…
- Ben senin farklı olduğunu düşünmüştüm. Aşk adamı gibi görünüyordun!
- Tamam, öyleyim de…


BEN HÂLÂ TEK TABANCA
Nikâh masasına oturdun işte…
Adı: Sanem
Yaşı: 27
Mesleği: Öğretmen
Memleketi: Adana

Elif'ten sonra bu defa gerçekten mola verdim: "Kaderim böyle yazılmış, zorlamanın mantığı yok." Gerçi evlilik delisi de değilim ama çocuk delisiyim.
Ha unutmadan, "sevgili" diye yola çıkıp "arkadaş" kalmak mümkün değil. Denedim olmuyor. Bir örnek vereyim…
Bir gün bi haber hazırlarken öğretmen görüşüne ihtiyaç oldu. Telefon rehberime baktım. Daha önce evlilik için görüşüp de anlaşamadığımız Sanem aklıma geldi. Aradım:
- Merhaba nasılsın? Bir yıl geçti değil mi? Neyse müsait misin, bir şey sormak istiyorum.
- Aslında pek müsait sayılmam. Yarın düğünüm var. Ona hazırlanıyorum. Sen de gelsene!
- Yok teşekkürler, Allah mesut etsin. En iyisi başka bir öğretmen bulayım…

UZMANA SORDUK
Talip ne yapmalı?
Liv Hospital Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Asena Akdemir, teşhisi şöyle koydu: "Evliliğin olabilmesi için bir kadın erkek ilişkisi gerekir. İlişki de doğal olarak etkileşimleri içerir. Bir kadın ve bir erkek sosyal, zihinsel, biyolojik hiçbir etkileşimde bulunmadan birlikte yaşamaya yönelemez. Geleneksel yöntemler, bu tarz ilişkileri beceremeyenler için ideal olabilir. Talip Bey, 'Şansım umarım iyi çıkar' diyerek ailesinin uygun gördüğü bir kişiyle buluşmasına bile gerek kalmadan evlenebilir. Talip Bey için bir başka tavsiyem de eski klasik romanlar, eski Türk filmleri ve bulabildiği her türlü kaynağı değerlendirmesi yönünde olabilir."


TALİP KARAKAŞ-talip.karakas@tg.com.tr

MÜZMİN BİR BEKARIN BAŞARISIZ EVLİLİK GİRİŞİMLERİ- 1- TIKLAYIN

Müzmin bir bekarın başarısız evlilik girişimleri- 2

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...