Mübadil torunları dedelerinin izinde

Mübadil torunları dedelerinin izinde
YAŞAM Haberleri

Kadınlar, atalarından kalma lezzetleri sofralarından eksik etmiyor. Mübadele Evi ve dernekler sayesinde göç yolunda çekilen çile ve zulüm ise gelecek nesillere aktarılıyor.

Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi’nin ardından 1923’te Bursa’nın Nilüfer ilçesi Görükle semtine göç edenlerin torunları atalarından kalma gelenekleri heyecan içinde yaşıyor. Geçmişlerini gelecek nesillere aktarmak isteyen mübadil torunları, bunun için hem bir dernek kurdu hem de Rumlardan kalma iki katlı evin restorasyonunu yaparak burayı üç sene evvel “Mübadele Evi”ne çevirdi. “Gidenlerin ve gelenlerin anısına” temasıyla açılan Mübadele Evi, Türkleri ve Rumları temsil eden bir müze konumunda bulunuyor. Müze evde, geçmiş dönemde hem Rumlar hem de Türkler tarafından kullanılan tarım aletleri, elbise, mutfak gereçleri ve dokuma aletleri ile çok sayıda kişisel eşya yer alıyor. Mübadele Evi’nin kurucularından ikinci kuşak mübadil Bayram Akıncı “20-25 yıldır biriktirdiğim ve bölgedeki göçmenlerden topladığım tarihî eşyaları buraya bağışladım, ayrıca çoban kepeneği, yatak odası eşyası, ayna, yolluk, kilim, mutfak gereçleri gibi birçok eşyayı da Rumlardan temin ettik. Burayı gezen insanlar geçmişi hatırlıyor. Buradaki yaşanmışlığı hissediyor” dedi. Torunlar, göç yollarında hayatını kaybeden ataları için her yıl mevlit okutuyor. Göç edenlerin üçüncü kuşak torunu olan kadınlar ise, kurdukları dernekle geleneklerini yaşatmaya çalışıyor.

KADINLARDAN DERNEK
Kadınlar on yıl önce kurulan Görükle Kadın Dayanışma, Kalkınma ve Kültür Derneği bünyesindeki lokantada hem geleneksel yemeklerini yapıyor hem de aile bütçesine katkı sağlıyor. Kızevinin, erkek tarafına söz gecesi sunduğu “gülvarak tatlısı” geleneğini yıllardır sürdüren kadınlar, ciğerli çorba, borana, kaçamak, ekşili çorba, bulamaç çorbası, kör pide, pita, kara erik yemeği, kapama gibi lezzetleri de sofralarından eksik etmiyor. Dernek Başkanı 60 yaşındaki Seher Çavuşoğlu “Düğünlerimizde mahallî kıyafetlerimizle eski oyunlarımızı oynuyoruz. Geçmişi geleceğe yansıtmak için derneği kurduk. Mübadele sırasında yedi köyü bir gemiyle taşımışlar. Yunan casus, gemiyi batırmak istemiş son anda engellemişler. Doğum yapanlar, ölenler olmuş. Ölenleri denize atmışlar. Geleceğimiz bunları bilsin” diye konuştu.

BALIKÇILIK MÜBADELE MİRASI
Yunanistan’da tarım ve hayvancılıkla uğraşırken Manyas Gölü’nün kıyısına göç eden vatandaşlar, o dönem aynı bölgede yaşayan “Don Kazakları”ndan balıkçılığı öğrenip bu alana yöneldi. Kazakların bölgeden ayrılmasının ardından göçmenlerin ana geçim kaynağı balıkçılık oldu. Şu an 650 nüfusu bulunan Bereketli Mahallesi sakinlerinin yüzde 70’i geçimini balıkçılıkla sağlıyor. Balıkçılardan Cemil Gında “Günlük 100-200 kilogram balık avlıyoruz” dedi. Mahalle Muhtarı Süleyman Sigo ise, dedelerimiz 1923 yılında gemilerle Bandırma’ya göç etmiş. Elimizden geldiği kadar geleneklerimizi yaşatmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...