Kuluçka makinesi nasıl kuvöz oldu?

Kuluçka makinesi nasıl kuvöz oldu?

YAŞAM Haberleri

“Kuluçka doktoru” olarak bilinen ABD’li Martin A. Couney, 1903’ten 1943’e kadar 40 yıl boyunca çalıştırdığı sirkte kuluçka makinesine yatırdığı prematüre bebekleri sergiledi.

ABD'deki doktorlar yıllarca prematüre bebeklerin hayatlarını kurtarmak için herhangi bir girişimde bulunmamışlardı. Ancak prematüre bebek ailelerinin yardım için gidebilecekleri bir yer vardı; Coney Adası'nda bir sirk. Zira burada bir adam binlerce hayat kurtardı ve sonunda Amerikan tıp biliminin gidişatını değiştirdi.
Prematurem.com sitesinin haberine göre 20. yüzyılın ilk yıllarında, Coney Adası’na gidenler ABD’nin önde gelen eğlence merkezlerini ziyaret ederlerdi. Bu sirklerde Filipinler'den gelen kabileden tutun, cücelere ve “ölümle dans” ettiren hız trenlerine varana kadar çeşitli “eğlenceler” bulunurdu. 1903'ten 1943'e kadar 40 yıl boyunca, Amerika'nın önde gelen bu olağandışı parkı,  gerçek bir ölüm kalım mücadelesine ev sahipliği yaptı.
Zamanla Martin Couney'nin Bebek Kuluçka Tesisi, Coney Adası'nın en popüler sergilerinden biri hâline geldi. Ziyaretçiler "Bütün Dünya Bir Bebeği Seviyor" yazılı bir tabela görüyor ve tesis gittikçe ilgi topluyordu. İçeride kendini işine adamış tıbbi personelden oluşan bir ekip tarafından hayatları için savaşılan prematüre bebekler vardı. Gösteriye giriş ‘25 cent’ti ve içeride bir de inkübatörlerde (kuvöz) bulunan minik kahramanlara çok yaklaşmasını engelleyen bir korkuluk vardı.
Peki yoğun bakımda bulunması gereken prematüre bebekler niçin bir eğlence unsuru olarak sergileniyordu?
Sergiyi yöneten kişi, "kuluçka doktoru" lakaplı Martin Couney'di ve yalnızca sirklerde pratik yapmasına rağmen, operasyon kabiliyeti son derece gelişmişti.

AŞAĞILANAN BEBEKLER
Amerika'da o zamanlar birçok doktor, prematüre bebekleri genetik olarak aşağı ve hatta "zayıflar takımı" olduğu görüşüne sahipti. Yıllarca tıbbi müdahale olmaksızın her erken doğan bebek ölüme terk edildi.
Martin alaylı bir tıbbi öncüydü. Harika bir üniversitede profesör ya da eğitim hastanesinde cerrah değildi. Sıradan Alman Yahudisi bir göçmendi. Tıp dünyası onu reklamcı ve şarlatan olarak dışlamıştı. Ancak kurtardığı çocukların ebeveynleri ve gösterisini görmek için akın eden milyonlar için o sıra dışı biriydi.
Martin’in bakımına kabul edildikten sonra bebeklerin hepsine aynı rutin uygulanacaktı. Bebekler önce ılık suyla yıkandı ve dezenfektanlar ile temizlendi. Couney, bebeklerin etrafına pembe ve mavi kurdeleler bağladı ve ziyaretçilerin bebeklerin cinsiyetini belirlemelerine izin verdi. Bebekler, beslenme için iki saat hariç, bireysel inkübatörlerde gün boyunca gösterileceklerdi. Bebeklerin değişen süt alma yeteneklerine bağlı olarak, "prematüre bebekler" anne sütü ile üç farklı şekilde beslendi. Çoğu, ya sütü olan hemşireler tarafından ya da biberonlarla besleniyordu. Ancak, bazı bebeklere, Couney’in uzun süredir çalışanlarından biri olan Madame Recht tarafından burundan kaşıkla anne sütü de veriliyordu.
Prematüre bebeklerin bakımı pahalıydı. 1903'te, Couney tesisindeki her bebeğin bakımı günde yaklaşık 15 dolara (bugün 450 dolar) mal oluyordu.
Ancak Martin, prematüre ailelerinden bebeklerinin tıbbi bakımları için tek bir kuruş bile talep etmedi. Tüm parayı onları izlemek için akın eden halk ödedi. O kadar çok izleyici geldi ki, Martin işletme masraflarını kolayca karşıladı, personeline iyi bir ücret ödedi. Daha fazla sergi planlamak için yeteri kadar arta kalan parası vardı. Zamanla bunlar Martin Couney’i zengin bir adam yaptı.
Couney, işini sadece prematüre bebeklerin hayatlarını kurtarmak olarak görmedi, aynı zamanda onların toplumdaki sesi oldu ve ilginç bir yöntemle de olsa ciddi derecede farkındalık oluşturmayı başardı. Mark Twain, Napolyon, Victor Hugo, Charles Darwin ve Isaac Newton gibi erken doğan ve büyük başarılar elde edebilen ünlü kişilerin isimlerini konferanslarında ve gösterilerinde örnek olarak verdi.
Martin’in tesisi 40 yıl boyunca Coney Adası'nda kaldı. 1905'te Atlantic City'de 1943'e kadar yönetiminde bulunduğu benzer bir tesis kurdu. Yıllar boyunca gösterisini diğer eğlence parklarına ve Amerika'da gerçekleşen dünya fuarları ve sergilerine götürdü.
Amerika'da meşhur olup ciddi paralar kazanmış olmasına rağmen, Martin bir şovmen olarak hayatının başarı zirvesini Avrupa'da gördü. 1897'de Earls Court'taki Viktorya Dönemi Sergisinde kuluçka makineleri sergiledi ve büyük ilgi gördü. Gösteriyi yalnızca açılış gününde yaklaşık 3.600 kişi ziyaret etti ve İngiliz tıp dergisi The Lancet, çok önemli ve onu parlatan bir yazı yazdı.
Ertesi yıl Couney, Amerika'daki ilk çıkışını Nebraska, Omaha'daki Trans-Mississippi ve Uluslararası Fuar'da yaptı. Martin, sanki her zaman bir yerde bir fuar veya fuarların düzenlendiğini sezerek devamlı seyahat ediyordu. Ancak 1903'ten itibaren Coney Adası onun ana üssü oldu.

Kuluçka makinesi nasıl kuvöz oldu?

HİJYEN TAMAM AMA SEVGİ DE ŞART
Couney'nin teknikleri, anne sütüne verdiği önem ve hijyen konusundaki katılığı o dönem için fazla yüksek bir hassasiyetti. Ancak yöntemlerinden bazıları alışılmadık türdendi. Hastane doktorlarının çoğu, enfeksiyon riskini azaltmak için prematüre bebeklerle temasın minimumda tutulması gerektiğine inanıyordu. Ancak Couney, sevgiye karşılık verdiklerine inanarak hemşirelerini bebekleri kuluçka makinesinden alıp onları öpmeye teşvik etti.
Kendini Coney Adası'nın daha garip unsurlarından uzaklaştırmaya hevesli olan Martin, yeterince seyirci toplayıp adanın gözdesi hâline geldiğinde, tesisinin minyatür bir hastane olduğunu, bir gösteri cazibesi olmadığını vurgulamaya başladı. Hemşireleri artık kolalı beyaz üniforma giyiyordu.
Kuluçka tesisinde hiçbir zaman temizlik eksik olmazdı. Martin, tüm imkânlarını personeli için harcamaktan çekinmedi. Aynı zamanda hemşirelerine katı diyet kısıtlamaları da getirdi. Çalıştığı süre boyunca, hemşirelerin anne sütünün kalitesini etkileyeceğine inandığı için sigara içmesine, hamburger ve sosisli gibi zararlı yiyecekleri tüketmesine veya alkol almasına kesinlikle izin vermedi.

SAĞLIKÇILAR AYAKLANDI
Hayat kurtaran çalışmalarına rağmen, çocukları koruma kurumları, doktorlar ve sağlık görevlileri, Martin’i bebekleri istismar etmekle ve onları toplum önünde ifşa ederek hayatlarını tehlikeye atmakla suçladı ve tesisini kapattırmak için girişimlerde bulundu.
Ancak zaman geçtikçe, Martin’in hayat kurtarma geçmişi ve bariz samimiyeti, ana akım tıp dünyasından da destekçiler çekmeye başladı. Couney, 1914'te Chicago'da gösterilerine devam ederken, Amerikan neonatolojisinin babası olarak adından söz ettirmeye başlayan erken doğan doktoru Julius Hess ile tanıştı. Bu tanışma, hayat boyu sürecek bir dostluğun ve önemli bir profesyonel ilişkinin başlangıcıydı. İki adam, 1933/34 Chicago Dünya Fuarı'nda birlikte bir bebek kuluçka tesisi işletti.

“İYİ Kİ BENİ SİRKE GÖTÜRMÜŞ”
1941'de Brooklyn'de üç aylık erken doğan bebeklerden biri olan Beth Allen, "Başka kimse beni kurtarmak için bir girişimde bulunmamış" diyor. Bir doktor, ebeveynlerinin onu Coney Adası'na götürmesini önerdiğinde, annesi ısrar ederek reddetmiş.  Kızının bir şov objesi olarak kullanılmasına sıcak bakmamış. Hastaneye gelen Martin, çiftin güvenini kazanarak Beth’i Ada’ya götürmeyi başarmış. Beth, her Babalar Günü, ailesinin onu Martin’i görmeye götürdüğünü,  1950'de öldüğünde ailece cenazesine katıldıklarını da söylüyor.

Düzenleyen:  - YAŞAM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...