Kadına şiddeti kadın bitirecek

CANAN ERASLAN

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü. Birçok mecrada sayısız mesaj veriliyor, toplantılar yapılıyor, rakamlar havada uçuşuyor. Şu kadar kadın psikolojik ve fiziksel şiddet görüyor, öldürülüyor diye... Bu yıl şiddetle mücadele günü, bir rakamla anılıyor: 363. Bu, ülkemizde kasım ayına kadar öldürülen kadın sayısı. Yani, erkek şiddetine maruz kalıp, ardından da cinayete kurban giden kadın sayısı... Sadece Türkiye’nin değil, bütün dünyanın sorunu kadına şiddet. Bir anlamda fiziken daha güçlü olanın şiddeti. Araştırmalar, Türkiye’de yüzde 36 olan kadına şiddetin Danimarka’da yüzde 52, Hollanda’da yüzde 45, İngiltere ve Fransa’da ise yüzde 44 oranında olduğunu gösteriyor. Bazı ülkelerde ise kadınların yüzde 70’inin hayatları boyunca erkeklerden fiziksel ya da cinsel şiddet gördüğünü ortaya koyuyor. Avrupa Birliği’nde her 20 kadından 1’i tecavüze uğramış durumda. Hatta Avrupa’da kadınların 3’te biri, 15 yaşından itibaren şiddet görmeye başladığını söylüyor.

SUSMAK BÜYÜK PROBLEM
Türkiye’de Aile, Sosyal Güvenlik ve Çalışma Bakanlığı çalışmaları, kanunlar, mağdurların takip ve korunması gibi çalışmalar sayesinde şiddet oranı yüzde 3 gerilemiş durumda ama ‘susmak’ büyük problem. Kadın susuyor, çünkü ilk olarak şiddetin daha da artmasından korkuyor. Çocuğundan koparılmaktan, çocuğunun da şiddet görmesinden korkanlar da çok. Ailesi duymasın, kariyerini etkilemesin diye susanlar da var ama toplumda “Dayak yediyse mutlaka bir şey yapmıştır” peşin fikrinin yaygınlığı da kadına geri adım attıran sebepler arasında. KAGİDER ise “Siz de geç kalmadan harekete geçin, her seferinde geliyorum diyen şiddete karşı kayıtsız kalmayın” çağrısı yapıyor.