Bana mesleğini söyle, sana nereli olduğunu söyleyeyim

Çok klişe bir cümle vardır; “Erzincan’da deniz yok ama İstanbul balık halindeki balıkçıların çoğu Erzincanlıdır” diye.
Doğru.
İstanbul’da genel olarak midyeciler Mardinli, simitçiler Tokatlı, fırıncılar Rizeli, kuru yemişçiler Çorumlu, pazarcılar Karslı, müteahhitler Trabzonlu, kahveciler Malatyalı, yufkacılar ise Kastamonuludur.
İnsanın büyük şehre gelip öğrendiği bir mesleği kendisinden sonra gelen akraba ve hemşehrilerine öğretmesi gayet normal…
Neyse, devam edelim. Niğdeliler geri dönüşüm mesleğinde açık ara öndeler. Özellikle kâğıt hurdanın alım sürecinden işlenme sürecine kadar her alanına Niğdeliler “damgasını vuruyor.”

Ayrıca biz gazetelerin Cağaloğlu’nda olduğu dönemlerde hamalların çoğu da Niğdeliydi.
İş hanlarının çay ocakları Erzincanlıların kontrolündeydi.
Eğlence sektörü Sivaslıların, tellaklık Tokatlıların, tekel bayileri Tuncelililerin, ayakkabıcılık Adıyamanlıların, minibüsçülük Siirtlilerin, temizlik sektörü Erzurumluların, parkecilik Samsunluların, taş ustalığı Artvinlilerin, börekçilik Bingöllülerin, kasaplık Erzincanlıların ve İstanbul hepimizindir!