Bilim insanları 55 yıllık hayali gerçekleştirdi: Uzaydan toplanan güneş enerjisi dünyaya ışınlandı
Uzay tabanlı güneş enerjisi fikri ilk olarak bundan 55 yıl önce ortaya atılmıştı. Yarım asırlık bu hayalin gerçekleşmiş olması muhtemel. ABD'de bir grup araştırmacı, uzay tabanlı güneş enerjisi alanında ilk başarılı girişimi yaptıklarını ileri sürüyor.
Güneş enerjisinin uzaydan iletilmesi fikri yeni bir fikir değil. 1968'de Peter Glaser adlı bir NASA mühendisi, güneş enerjisiyle çalışan bir uydu için ilk konsept tasarımı üretti. Ancak şimdi, 55 yıl sonra, bilim insanlarının gerçekten başarılı bir deney gerçekleştirdikleri görülüyor.
Engadget'in haberine göre, Caltech'ten bir araştırma ekibi, Space Solar Power Demonstrator (SSPD-1) adı verilen uzay kaynaklı prototiplerinin güneş ışığını topladığını, elektriğe dönüştürdüğünü ve Caltech'in Pasadena kampüsünün çatısına kurulu mikrodalga alıcılarına ışınladığını duyurdu.
DÜNYADA İLK
Deney ayrıca, 3 Ocak'ta başlatılan kurulumun, uzay yolculuğunun yanı sıra uzayın kendisinin zorlu ortamıyla birlikte hayatta kalabileceğini de kanıtlıyor.
Elektrik mühendisliği ve tıp mühendisliği profesörü ve Caltech'in Uzay Güneş Enerjisi Projesi'nin (SSPP) eş direktörü Ali Hajimiri, "Bildiğimiz kadarıyla, hiç kimse pahalı katı yapılarda bile uzayda kablosuz enerji transferini kanıtlamadı. Bunu esnek hafif yapılarla ve kendi entegre devrelerimizle yapıyoruz. Bu bir ilk." dedi.
Tam olarak Güç Aktarımı Düşük Yörünge Deneyi için Mikrodalga Dizisi (MAPLE) olarak bilinen deney, SSPD-1'de yürütülen üç araştırma projesinden biridir. Caltech'e göre çalışma, iki ayrı alıcı dizisini ve özel çiplere sahip hafif mikrodalga vericileriyle yapıldı.
Ekip yaptığı basın açıklamasında, iletim kurulumunun onları uzaya göndermek için gereken yakıt miktarını en aza indirecek şekilde tasarlandığını ve vericilerin bir roketin üzerine katlanabilmesi için tasarımın yeterince esnek olması gerektiğini belirtti.
Uzaya dayalı güneş enerjisi, bilim camiasında uzun zamandır üzerinde çalışılan bir konudur. Mevcut haliyle pahalı olmasına rağmen bu teknoloji, uzaydaki güneş panellerinin günün hangi saatinde olursa olsun güneş ışığını toplayabilmesiyle potansiyel olarak sınırsız yenilenebilir enerji vaadini taşıyor. Gücü iletmek için mikrodalgaların kullanılması, bulut örtüsünün enerjiyi engellemesinin de önüne geçebilir.
BİR ATILIM DA JAPONYA'DAN
Caltech'in Uzay Güneş Enerjisi Projesi (SSSP), uzay tabanlı güneş enerjisini gerçeğe dönüştürmeye çalışan tek ekip değil. Geçtiğimiz ayın sonlarında, Japonya'nın uzay ajansı JAXA, 2025 yılına kadar uzaydan güneş enerjisi göndermeyi amaçlayan bir kamu-özel sektör ortaklığını duyurdu.
Bu projenin lideri, Kyoto Üniversitesi profesörü, 2009'dan beri uzay tabanlı güneş enerjisi üzerinde çalışıyor. Japonya ayrıca, yaklaşık on yıl önce 2015'te, JAXA bilim insanlarının 1,8 kilovatlık gücü (yaklaşık bir elektrikli su ısıtıcısını çalıştırmaya yetecek kadar) bir kablosuz alıcıya 50 metreden daha uzağa ilettiğinde kendi başına bir atılım yaptı.
Uzay Güneş Enerjisi Projesi 2011'de kuruldu. MAPLE'ye ek olarak, SSPD-1, uzay koşullarında hayatta kalmada hangi tür hücrelerin en etkili olduğunu değerlendirmek için kullanılıyor. Caltech'e göre üçüncü deney, "modüler uzay aracının mimarisini, paketleme şemasını ve dağıtım mekanizmalarını gösteren" altıya altı fit ölçülerinde bir yapı olan DOLCE (Yörüngede Dağıtılabilir ultra Hafif Kompozit Deneyi) olarak biliniyor. Henüz konuşlandırılmadı.
(Kaynak: Engadget)