Beşiktaş'ta olumlu havanın yerini panik aldı, Samsun sendromu

Yoluna kayıpsız devam ederken derbide çıkan olaylarla "ayarı bozulan" Beşiktaş'ın Antalyaspor'a kötü bir futboldan sonra yenilmesi akıllara 2003-04 sezonundaki düşüşü getirdi.Sezona hızlı bir giriş yapan ve üst üste aldığı galibiyetlerle şampiyonluğun en büyük favorisi olarak gösterilen Beşiktaş'ın havası derbiden sonra kaçtı. Galatasaray maçında çıkan olayların siyah-beyazlıları etkileyip etkilemeyeceği haftanın en merak edilen konularından bir tanesiydi. Antalyaspor karşısında oynanan kötü futbol ve moralsizlik ise bu sorunun en net cevabı oldu. Derbide yaşananların moral bozukluğunu atlatamadığı gözlenen Beşiktaş'ta Teknik Direktör Slaven Bilic'in cezalı olup maçı tribünden izlemesi de Beşiktaş'ın aldığı mağlubiyette rol oynadı. Derbideki olayların ardından yaşanan düşüş ise akıllara 2003-2004 sezonunda oynanan Samsunspor maçını getirdi.
Ligin 18. haftasına kadar namağlup lider olarak gelen ve en yakın rakibi Fenerbahçe'nin 8 puan önünde bulunan Beşiktaş, İnönü Stadı'nda Samsunspor'la oynanan maçta 5 kırmızı kart görünce kurallar gereği maç sona ermiş ve sonuç Samsunspor'un lehine 4-0 tescil edilmişti. Bu mücadelenin ardından bütün dengesi bozulan ve üst üste aldığı kötü sonuçlarla o sezonu liderin 14 puan gerisinde 3. sırada bitiren Beşiktaş, bu maçın etkisini sonraki yıllarda da hissetmiş ve kolay kolay toparlanamamıştı. Üst üste alınan 2 mağlubiyetin ardından havası kaçan ve liderliği kaybeden Beşiktaş'ta takımın çöken moralinin tekrar toparlanmasında Eskişehirspor maçında alınacak galibiyet büyük rol oynayacak. Bilic'ten mahrum olarak Eskişehir deplasmanına gidecek olan siyah-beyazlıların önünde karamsar bir tablo var. İlk 4 haftadaki olumlu atmosfere ihtiyacı olan Beşiktaş'ı endişeye sevk eden unsurlardan bir tanesi de rakiplerini baskı altına alarak futbolcuların işini kolaylaştıran taraftarlarından 4 maç uzak kalacak olması. Bu cezayla birlikte ilk yarıda iç saha avantajını da kaybeden siyah-beyazlılarda futbol takımıyla ilgilenen herkes tüm mesaisini moralleri yükseltmek için harcıyor.
HÜSEYİN EROĞUL