İlkokulu 1 yıl okudu, 5 kitap yazdı
Sağlık Haberleri
Tekerlekli sandalyede hayatını sürdüren, tek elini kullanamayan ve konuşmada zorluk çeken Alper Şirvan, önüne çıkan birçok zorluğa rağmen yazmayı başararak, fiziki engellerin hayallere engel olamayacağını ortaya koyuyor.
ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Cerebral Palsy’li olarak dünyaya geldiği için yürüyemeyen, konuşma güçlüğü çeken ve bir elini kullanamayan 40 yaşındaki Alper Şirvan, içindeki eğitim aşkı ile hastalığının önüne çıkardığı bütün engelleri aştı ve beş kitap yazdı; iki resim sergisi açtı. Cerebral Palsy, gelişimini tamamlamamış beynin doğum öncesi, doğum sırasında veya doğum sonrası dönemde hasar görmesiyle oluşan, bebeklik ve çocukluk döneminde en sık rastlanan fiziki engellilik durumu. Dünya genelinde 17 milyon kişi Cerebral Palsy ile yaşıyor. Türkiye’de her yıl 6 binden fazla bebek Cerebral Palsy teşhisi alıyor. Birçoğu, özürlülük durumuna göre evin bir köşesinde bakıma muhtaç olarak hayatını sürdürmek mecburiyetinde kalıyor.
“OKULA GİDECEĞİM DİYE TUTTURDUM”
Onlardan biri de Alper Şirvan. Tek farkla… 40 yıldır Cerebral Palsy ile yaşayan Şirvan, engelinin hayallerini engellemesine izin vermemiş. Öğretmen bir anne babanın çocuğu olan Şirvan, okumayı yazmayı evde ilkokul öğretmeni annesinden öğrenmiş. TEB’in sınavında “ilkokuldan mezun olabilir” hükmü verilse de bir yıl dahi olsa annesinden başka bir ilkokul öğretmeni görme arzusunda diretince, son sınıfı gerçek bir okulda okumuş. İlkokul diplomasını almış.
ÜNİVERSİTEDEN DERECEYLE MEZUN OLDU
Orta ve lise öğrenimini, babasının görev yaptığı okullarda tamamladıktan sonra, yine babasıyla beraber gidip gelerek, Uludağ Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümünü 1995 yılında derece ile bitirmiş. Şirvan, üniversite hikâyesini de şöyle anlatıyor: Babam lisede sanat tarihi dersi öğretmeniydi. Beni okula götürüp getirebilmek için gece lisesine tayinini istedi. Gündüz birlikte üniversiteye gidiyorduk. Akşam da o işine gidiyordu. Şimdiki anne babalar çocuklarının iyi bir okulda okumasını istiyor. Biz ise hep kolay ulaşılabilir, merdiveni olmayan okulları seçmek zorundaydık…
Şirvan’ın1998 yılında Bursa Yıldırım İlçe Sağlık Müdürlüğü Sağlıklı Hayat Merkezi KETEM’de (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi) bilgisayar programcısı olarak başlayan kariyer yolculuğu, 2021 senesindeki emekliliğine kadar sürmüş.
“KENDİMİ YAZARAK İFADE ETMEK DAHA KOLAY”
Alper Şirvan’ın 40 yıllık hayatının büyük bölümünü etkileyen sanat tutkusu aynı zamanda hayata tutunmasının da sebebi olmuş. Resim, şiir, hikâye ve roman… Kendini yazarak ve çizerek anlatmış. Hastalığı sebebiyle akıcı konuşamayan Alper “Belki de bu ‘görece’ eksiğimi yazarak ve resim yaparak kapattım. Kendimi bu yollarla ifade etmek konuşmaktan daha kolay oldu benim için. Çocukluğum amcamın muhteşem kütüphanesinde geçti. Her türlü kitabı okudum. Bir yıl okuduğum ilkokulda iki öğretmen görmüştüm. Biri aileme ‘bu çocuk ileride yazar olacak’ diğeri ise ‘bu çocuk ileride ressam olacak’ demişti. 1996 yılında “Issız Bir Sevda” isimli ilk şiir kitabımı yayımladım. Bilgisayarda resimlediğim şiirlerimi, 1996-2003 yılları arasında Turgutlu, Bursa, İstanbul ve Nürnberg’de açtığım üç kişisel, bir karma sergi ile sanatseverlerle paylaşma imkânı buldum. Bir anlamda öğretmenlerimin her ikisinin de öngörülerini haklı çıkarmış oldum” diyor.
Birbiri ardına iki şiir kitabı, bir hikâye ve iki de roman yazan Şirvan, 2018’de çıkan müzikal romanı Mavi Orkide ve 2023’de çıkan romanı Aynadaki Öteki’nin gelirini Türkiye Spastik Çocuklar Vakfında hizmet alan Cerebral Palsy’li çocukların eğitim ve fizik tedavilerine katkı için vakfa bağışlamış.
HÂLÂ O SANDALYEYİ KULLANIYOR
2013 yılında internette Dünya Cerebral Palsy İnisiyatifi tarafından gerçekleştirilen “1 Dakikada Dünyamı Değiştir” kampanyasını gören Alper Şirvan, “Güneş Enerjili Tekerlekli Sandalye” fikriyle kampanyaya katılmış. Şirvan, bu projesi ile en fazla oyu
alarak birinci olmuş. Bunun üzerine ABD’de Virginia Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileri bu sandalyenin protitipini üretip Şirvan’a hediye etmiş. Şirvan daha sonra güneş panellerini çıkardığı sandalyeyi hâlâ kullanıyor.
YILLARCA YANLIŞ TEDAVİ GÖRDÜM
1973 doğumlu olan Alper Şirvan, o yıllarda Cerebral Palsy hastalığı tam olarak bilinmediği için yıllarca şu anda yeşil reçete ile satılan ilaçlarla tedavi edilmeye çalışılmış. Ankara da bir profesörün ‘oğlunuzun ilaçlık işi yok, fizik tedavi gerekir’ yönlendirmesi ile o dönemde ailesi Prof. Dr. Hıfzı Özcan’ın başkanlığını yaptığı Türkiye Spastik Çocuklar Vakfına ulaşmış. Dokuz yaşında fizik tedavi görmeye başlamış. Bu arada vakıf onun en büyük hayalini de gerçekleştirmesine yardım etmiş. Şirvan “Ben okula gitmek istiyordum ama ailem ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Bunun üzerine dernekte yapılan birtakım testler sonucunda, zekâmın normal, hatta normalin üstünde olduğu ortaya çıkınca, örgün eğitim kurumlarında eğitimime devam edebileceğim söylendi. Böylece bir yıl da olsa ilkokula gidebildim” diyor.
ENGELLİ DEĞİL ENGELLENENİZ
Romanlarını toplumca dayatılan “yardıma muhtaç engelli” klişesine ve içi doldurulmadıkça anlamı olmayan “farklılıklarla birlikte yaşamak” söylemine karşılık, “herkes gibi, herkesle beraber yaşamak” fikri üzerine kurgulayan Alper Şirvan “Bizi birbirimizden farklı kılan tek şey ne kadar özgür olabildiğimiz. Çünkü engellilik meselesini engelli değil, engellenen olarak anlatabilirim. 2023 Türkiye’sinde tekerlekli sandalye kullanan biri olarak hâlâ istediğimiz sosyal alanlara giremiyorsam evet engelliyim…” diye konuşuyor.
'da Takip Edin!
