Bu tansiyon başka! Nefes kesen tehlike

Bu tansiyon başka! Nefes kesen tehlike

SAĞLIK Haberleri

30'larınızda nefes darlığı, çabuk yorulma, göğüs ağrısı gibi sorunlardan şikâyet ediyorsanız, siz de pulmoner arteriyel hipertansiyon hastası olabilirsiniz

Vücutta dolaşan kanı kalpten akciğerlere getiren damarlarda kan basıncının artması sonucu ortaya çıkan pulmoner arteriyel hipertansiyon hastalığı (PAH), günlük hayattaki faaliyetleri kısıtlıyor. Göğüste sıkışma hissi, göğüs ağrısı, çabuk yorulma, nefes darlığı, baş dönmesi, bayılma, çarpıntı, bacaklarda şişkinlik gibi belirtileri olan bu hastalığın teşhisinde geç kalınması durumunda, ölüme kadar varan sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Daha çok 30-50 yaş arasındaki kadınlarda rastlanan bu hastalık, önemli oranda iş gücü kayıplarıyla sonuçlanıyor.
HİPERTANSİYONLA KARIŞTIRILIYOR
Kan basıncının artması sonucu damarların daralmasıyla, kan pompalamaya çalışan kalbin iş yükünü arttıran PAH'ın, kalp yetersizliğine bağlı ölümlere sebep olabileceğini bildiren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gül Öngen, "Belirtileri; astım, pnömoni, KOAH, sol kalp yetmezliği ve koroner arter hastalığı gibi diğer kalp ve akciğer hastalıklarıyla benzerlik gösteren PAH'ta tanı koymak bu nedenle güçleşiyor. Hastalık, adında "hipertansiyon" terimini taşıması nedeniyle kamuoyunda nbsp;yüksek tansiyonla da karıştırılabiliyor. Teşhis konulmadığı ve tedaviye başlanılmadığı takdirde bu hastalık, hızla ilerliyor, belirtiler sürekli hale geliyor, yaşamı kısıtlıyor ve kişisel ihtiyaçları karşılanamaz hale getiriyor. Hatta tedavi için geç kalındığında ve iyi takip edilmediğinde hastalık, ölümle bile sonuçlanabiliyor" dedi.
SÜREKLİ YORGUN HİSSEDİYORSANIZ
Prof. Dr. Öngen, pulmoner arteriyel hipertansiyonun yaygın görülen belirtilerini şöyle sıralıyor:
"Ayakta dururken, hızlı yürüyüş esnasında ve merdiven çıkarken yaşanan baş dönmesi; özellikle iş yaparken hissedilen nbsp;nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi, göğüs ağrısı, bayılma duygusu; fazla efor sarf edilmese bile çabuk yorulma, sabahları yorgun uyanma ve gün boyu hissedilen bitkinlik; çarpıntı, iş yapma kapasitesinin azalması, bacaklarda şişlik, kişisel ihtiyaçların karşılanamaması."
TAM İYİLEŞME YOK
Neden meydana geldiği konusunda kesin kanıtlar olmayan PAH'ın ilerleyici bir hastalık olduğunu bildiren Prof. Dr. Öngen, hastaların sürekli olarak doktor kontrolünde bulunmaları gerektiğini hatırlatarak, "Oksijen tedavisinin yanı sıra, kan sulandırıcı, idrar söktürücü ilaçlar ve tansiyon ilaçlarıyla desteklenen tedavinin temelinde kan akışını kolaylaştırma prensibi bulunuyor. Tam olarak iyileşme sağlayan bir tedavi yöntemi bulunmayan hastalığın ilerleyen dönemlerinde cerrahi müdahaleye de başvurulurken, hastanın yaşam kalitesini artırmak tedavideki temel hareket noktasını meydana getiriyor" diye konuştu.
Ziyneti Kocabıyık / TÜRKİYE GAZETESİ




UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...