Bu çocuklar kanıyor!

Bu çocuklar kanıyor!
SAĞLIK Haberleri

Kanama geçirme korkusu yaşayan binlerce çocuk; koşup oynayamıyor.

Büyük bir çoğunluğu çocuk olan hemofili hastaları saatli bomba gibi dolaşıyor. Ne zaman kanama geçirecekleri belli olmayan hemofililer, ileri yaşa ulaşamadan ya kanamalar yüzünden kaybediliyorlar ya da ağır sakatlıklarla hayatlarını sürdürmek zorunda kalıyorlar. Hemofilinin kandaki bir faktör eksikliğine bağlı olarak, kanın pıhtılaşmaması sebebiyle gerçekleşen bir kanama hastalığı olduğunu söyleyen Türkiye Hemofili Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Zülfikar, "Ülkemizde klasik hemofili hastası olan yaklaşık 7 bin kişi var. Hemofili ömür boyu sürer ve kanamalarla devam eder. Hastaların %70'e yakınına hastalık aileden kalıtımsal yolla geçiyor. Kanamalar noktasal olabilir, cilt altına olup morarmalar şeklinde olabilir. Kas içine, eklem içine, beyin içine ya da organların içine olabilir. Bunların hepsi ya hastanın kaybı ile sonuçlanabilir ya da bu bölgelerin bir süre kullanılmaması nedeniyle hastanın sakatlanmasıyla sonuçlanabilir. Eklem içine kanamalarda eklemleri kilitleyerek sakatlığa sebep olur" diye konuştu. Hemofilinin çocuklukta ortaya çıktığını söyleyen Dr. Zülfikar, "Hemofilili çocuk emeklemeye başladığında dizlerinde, bacaklarında morluklar olur. İlk 6 ay bitiminde dişler çıkmaya başladığında, dişlerin sürdüğü yerlerde kanamalar olur. Daha sonra yürümeye başladığında düştüğü, çarptığı yerlerde, kas içine eklem içine kanamalar görülebilir. Aileler bu durumu gözden kaçırmamalıdır" diye konuştu.
12 YAŞINDA 5 DEFA MİDE KANAMASI GEÇİRDİM
Prof. Dr. Bülent Zülfikar hastalara faktör adı verilen maddeler düzenli veriliyorsa bu kişilerin aktivitelerini sınırlamaya gerek olmadığını ifade ederek, "Özellikle ağır tip olup, kanında plazma proteinleri hiç bulunmayan veya %1'den daha az bulunan vakalara koruyucu olarak tedavi verilmesi gerekir. Diğer tip hastalarsa kanama olduğunda tedavi veriliyor" dedi.
12 yaşındaki Devrim Aydoğan'ın ağabeyi de hemofili hastası olduğu için hemofilili olarak dünyaya geleceği belliymiş. Ailesi doğar doğmaz bütün tedbirlerini aldıkları için sakatlık yaşamadan bugüne gelmiş. Annesi çocuğunu korumak için zamanın büyük bir bölümünü okulda geçirmiş. Spor yapmasına izin vermemişler. Yaşıtları sokakta futbol, basketbol oynarken onu piyanonun başına oturtmuşlar. Devrim, "Zaten arkadaşlarım da beni istemiyorlardı" diyor, "Önceleri kendimi çok dışlanmış hissettim. Fakat sonra beni korumak için yaptıklarını anladım" diye de ekliyor. Bütün tedavilerini titizlikle sürdüren Devrim bugüne kadar 5 defa mide kanaması geçirmiş ve ölümden dönmüş. Profilaksi adı verilen koruma tedavisi almadığını kanama olduğunda hastaneye giderek tedavi aldığını söyleyen Devrim, "Benim eklem kanamam olmuyor daha çok iç kanama geçiriyorum" diyor.


Bu çocuklar kanıyor!

ARKADAŞLARIMLA FUTBOL OYNAYABİLMEYİ ÇOK İSTERDİM
12 yaşındaki hemofili hastası Devrim Aydoğan, hastalığı dolayısıyla yaşadığı zorlukları Ziyneti Kocabıyık'a anlattı. Prof. Dr. Bülent Zülfikar, hemofilili çocukların düzenli ilaç kullanımı ve doktor takibi ile hayatlarını sağlıklı olarak sürdürebileceklerini söyledi.

Dişimi fırçalamak bile eziyet oluyor
Hemofili teşhisi 3 yaşında konulan 39 yaşındaki Atakan Tanar, bugün hafif sakatlıklarla hayatını sürdürüyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Enerji AŞ'de insan kaynakları uzmanı olarak çalışan Tanar, hemofilinin vücudunda bıraktığı hasarlar sebebiyle zaman zaman hayatının çok zorlaştığını söylüyor. Tanar, "Sağ dizimde eklem kilitlenmesi olduğu için dizimi bükemiyorum. Aynı sıkıntı omuzumda ve kollarımda da var. Kanama olduğu zaman kolumu bükemediğim için günlerce dişimi fırçalayamıyorum. Banyoda kafamı yıkayamıyorum. En büyük problem de metrobüs ve metrolardaki merdivenleri çıkamamak" dedi.


ANNE ADAYLARI DİKKAT!
Hamileyken az yemek de bebeği obez yapabilir
Amerikalı bilim adamlarının araştırması, hamileyken çok yiyen annelerinki kadar, az yiyenlerin de bebeğinin obez olma riski bulunduğunu gösterdi. "American Journal of Obstetrics and Gynecology'' dergisinde yayınlanan araştırmada, 4 bin anne adayı ve çocuklarının sağlık durumunu incelendi. Hamilelikte tavsiye edilenden fazla kilo alan kadınların yüzde 20,4'ünün bebeklerinin 2-5 yaşında fazla kilolu ya da obez olduğu saptandı. Tavsiye edilenden daha az kilo alan kadınların bebeklerinin yüzde 19,5'inde de bu riskin bulunduğu belirtildi. Gebelikte fazla yiyen zayıf kadınların obez bebek sahibi olma riskinin yüzde 80, az yiyenlerin ise yüzde 63 olduğu belirlendi.





Ziyneti Kocabıyık/TÜRKİYE GAZETESİ
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...