Kılıçdaroğlu: Davutoğlu en çapsız bakan

Kılıçdaroğlu: Davutoğlu en çapsız bakan
Politika Haberleri

Eski Genelkurmay Başkanı emekli orgeneral Hilmi Özkök'ün Ergenekon Davası'nda tanık olarak verdiği ifadeleri değerlendiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Hilmi Özkök'ün ifadesinden sonra oradaki savcıların iddianameleri çökmüştür, dava çökmüştür. Keşke daha önce ifade verseydi" dedi. Davutoğlu'nu sert şekilde eleştiren Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin en çapsız Dışişleri Bakanı'dır" diye konuştu.

NTV Ankara temsilcisi Nilgün Balkaç'ın gündeme ilişkin sorularını canlı yayında yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Anayasa'da 5 artı 5 esası getirildiğini anımsattı. Anayasa Mahkemesi'nin Gül'ün görev süresini "kazanılmış hak" olarak görerek, 7 yıl olarak belirlediğini anlatan Kılıçdaroğlu, bunun kamuoyunda gereksiz tartışmalara yol açabileceğini ifade etti.
Cumhurbaşkanlığını gereksiz tartışmaların içine çekmenin doğru olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Sayın Cumhurbaşkanı'ndan beklentim, Anayasa değişikliğine uygun olarak, hiçbir tartışmaya yol açmadan beşinci yılın sonunda görevinizi bırakınız, arzu ediyorsanız ikinci kez cumhurbaşkanı adayı olunuz. Doğru yöntem budur. Ulaklar aracılığıyla diyalog ya da tartışma doğru bir yöntem değildir" dedi.
Kılıçdaroğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir krallık olmadığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanlığı makamı kimsenin kişisel mülkü değildir. Kişisel mülk olarak algılayıp, birbirine ikram edilecek alan da değildir. Bu halka, milli iradeye saygısızlıktır. 'Sen ayrıl, ben geleyim, ben ayrılayım, sen buraya gel, görev değişimi yapalım...' Hangi çağda yaşıyorsunuz? Cumhurbaşkanlığı benim kişisel mülküm müdür ki başkasına ikram edeceğim. Böyle bir algı olabilir mi? Bunun adına demokrasi denebilir mi? Hem halktan, halkın iradesinden söz edeceksiniz, ondan sonra cumhurbaşkanlığı makamı konusunda pazarlık yapacaksınız. Cumhurbaşkanlığı herkesin saygı duyması gereken bir makamdır, kişisel bir mülk alanı değildir, birilerine ikram edilecek alan değildir, ikram açısından pazarlık konusu olacak bir alan değildir. Oraya gelecek kişiyi belirleyecek halkın iradesidir."
Türkiye'de kadın başbakan, kadın valiler, yargıçlar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Neden kadın cumhurbaşkanı olmasın? Çağdaş bir ülke açısından iyi yetişmiş, bilgili bir kadın cumhurbaşkanı bu ülkeye yakışır. Bütün kadınların da destek vereceğine inanıyorum. Böyle olabilirse Türkiye'nin görüntüsü, algısı çok değişecektir. Çağdaş, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti kimliği daha belirgin ortaya çıkacaktır" diye konuştu.

-"Siyasetçi çatışma kültürünü öne çıkarmamalı"-

Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmalarında sert üslup kullandığını, bunun da çatışma kültürünü beslediğini savundu. "Bu coğrafyada barış kültürü vardır. Siyasetçi çatışma kültürünü öne çıkarmamalıdır" diyen Kılıçdaroğlu, devletin bugüne kadar bütün inançlara ve kimliklere saygılı olmayı temel ilke edindiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Eğer siz Türk-Kürt, Alevi-Sünni çatışmalarını körüklerseniz, bu, çatışma kültürünü besler. AKP bu ülkede barışı değil, çatışmayı öne çıkaran kültürü topluma dayatıyor" dedi.
Herkesin birbirini seveceği bir ülke istediklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Hiçbir siyasal lider kimseyi ötekileştirmemelidir ne kılık kıyafeti ne inancı ne kimliği dolayısıyla. Kimin elinde başkasının inancını tartabilecek terazi var" diye konuştu.

-Tutuklu milletvekilleri-

Yeni dönemde tutuklu milletvekillerinin Meclis'e gelmesi için yeni girişimlerde bulunup bulunmayacakları sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Yeni dönemi bekleyin" dedi.
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Silivri yargısı bizim anladığımız anlamda bir yargı değildir, oradaki yargılama da bizim anladığımız anlamda bir yargılama değildir. Yani bir demokraside, hukuk devletinde olması gereken türden bir yargılama değildir. Sanıkla yargıç arasında kan davası var orada. Orada insanlar içeriye atılmış, neyle suçlandığı belli değil. Demokrasilerde tutuklu milletvekili olmaz. Ya onlar milletvekili seçilemeyecekti, yargı engelleyecekti; 'milletvekili seçilebilir' denildikten sonra uluslararası hukuka, anayasaya, evrensel hukuka aykırı olarak içeride tutarsanız o ülkede demokrasi yok demektir, o ülkedeki yargı, iktidarın sopası demektir. Yargı iktidarın sopası olursa o ülkede hukukun üstünlüğünden söz edemezsiniz."

-Özkök'ün tanıklığı-

Eski Genelkurmay Başkanı emekli orgeneral Hilmi Özkök'ün Ergenekon Davası'nda tanık olarak verdiği ifadeleri de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Sayın Özkök'ün ifadesinden sonra oradaki savcıların iddianameleri çökmüştür, dava çökmüştür. O insanların niçin tutuklu kaldıklarının anlamsızlığı ortaya çıkmıştır. Keşke daha önce ifade verseydi, bilgisine başvurulsaydı" dedi.
Yargıçların sanıklara "biz sizi mahkum edeceğiz" dediğini öne süren Kılıçdaroğlu, "Yarın beraat verirlerse bütün toplum şunu soracaktır: 'Neden bunlar yıllarca içeride kaldı? Hangi gerekçeyle bunları yıllarca içeride tuttunuz?' Bunun altında ezilirler, ezilecekler de" diye konuştu.

-"Davutoğlu, en çapsız Dışişleri Bakanı"-
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Kuzey Irak'ı ziyaretini değerlendiren CHP Lideri "Diyaloğa kapalı değiliz. Barzani bugune kadar hangi sorunun çözümüne katkı verdi? Bu soruya Davutoğlu da olabilir, şu katkıyı verdi diye bir yanıt vermesi lazım. Bizim gördüğümüz böyle bir tablo yok. Biz çözümü orada arıyorsak, çözüm bulamayız" dedi. Davutoğlu'nun kendisi hakkında küfürbaz demesini yorumlayan Kılıçdaroğlu, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin en çapsız Dışişleri Bakanı'dır. Çıktığı nokta sıfır sorundu, geldiği nokta herkesle kavgalı olan bakan. Hangi konuda Davutoğlu başarılı oldu? Geldiğimiz nokta son derece dramatiktir " diye konuştu.

-"Obama'nın elinde çuval da olabilirdi"-
ABD Başkanı Obama'nın Erdoğan'la görüşmesi sırasında ortaya çıkan fotoğrafla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Bu resim verildiyse bir anlamı vardır. Barzani'nin havucuyla, Obama'nın sopası arasına sıkışan bir dış politika güderseniz açmaza sürüklenirsiniz. O sopa dostluk belirtisi değildir. Obama yanında çuval da bulundurabilirdi. Görüşme sırasında beyzbol sopasının dünyaya gösterilmesi doğru bir tablo değil. Bu sorunun muhatabı Başbakan'dır. Çıkıp bu fotoğrafı yorumlamasını bekliyorum. Nasıl yorumlayacak merak ediyorum."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...