Erdoğan'dan Yunan vahşetine tepki: Sınırımızda cinayet var!

BATUHAN YAŞAR
BRÜKSEL / ANKARA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdlib’de ateşkesin uygulanması ve mülteci krizine kalıcı bir çözüm bulunmasının herkesin menfaatine olduğunu belirterek “İdlib, Suriye ve mülteci krizi bizden daha ziyade AB için bir irade ve liderlik testidir” dedi. Brüksel dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevaplayan Erdoğan özetle şunları söyledi:
AB Başkanları 18 Mart Mutabakatı çerçevesinde Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve AB’nin yavaş hareket ettiğini kabul ettiler. Bu süreci hızlandırmak için ortak bir çalışma yapılacak. 26 Mart’taki AB Liderler Zirvesine kadar bu çalışmanın ilk ürünlerini vermesini öngörüyoruz. Avrupa ile her alanda dayanışmaya ve iş birliğine ihtiyacımız var. Uyum içinde hareket edersek Türkiye de AB de daha güçlü ve güvenli olur.
Bu manada İdlib, Suriye ve mülteci krizi bizden daha ziyade AB için bir irade ve liderlik testidir. Bizim İdlib’de büyük bedeller ödeyerek ateşkes sağladığımız ve sivilleri koruma altına aldığımız bir dönemde AB de üzerine düşeni yapmalıdır. İdlib ateşkesinin uygulanması ve mülteci krizine kalıcı bir çözüm bulunması herkesin menfaatinedir. Netice olarak AB ile yeni bir süreç başlatabiliriz. AB’nin de bu kararlılığı ve siyasi vizyonu göstermesi hâlinde mesafe almamız mümkün hâle gelecektir.

İSTANBUL’DA ZİRVE
Cuma günü gerek Sayın Merkel gerekse Sayın Macron İstanbul’a gelecekti. Eğer Boris Johnson da gelebilirse bu zirveyi dörtlü, gelmezse üçlü olarak yapacağız.

HESABINI SORACAĞIZ
Yunanistan uluslararası hukuku bilmiyor. Bu konularda Sayın Miçotakis maalesef çok geri kalmış bir konumda. Kendisinin önce uluslararası hukuku öğrenmesi lazım. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni bir okuması lazım. Sınır hattında takındıkları tavrın bir cinayet olduğunu bilmeleri lazım. Bunların sınırda öldürdükleri 4-5 tane mülteci var. Bunların hesabını soracağız. Bunu orada bırakmayacağız. Aynı şekilde o çırılçıplak soydukları insanları, bütün o resimleriyle, bu seneki Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantısında bunların gözlerinin önüne sereceğiz.

BU KAPI KAPANMAZ
Şimdi bunlar yetmezmiş gibi bütün sınırlarını keskin tellerle çeviriyorlar. Fakat tabii bizim artık bu kapıları kapatma gibi bir düşüncemiz yok. Yunanistan’a teklifimdir; kapılarını açsın. Bu insanlar Yunanistan’da kalıcı değil. Yunanistan’dan Avrupa’nın diğer ülkelerine geçip gitsinler. Sen geçip gitsin diyemiyorsun, ondan sonra faturayı Türkiye’ye kesiyorsun. Biz adil, insancıl paylaşım diyoruz. Siz bütün yükü Türkiye’ye yıkmaya gelince yıkıyorsunuz ama desteğe gelince destek vermeyeceksiniz! Kusura bakmayın. Ancak AB bize vadettiği bu şartları yerine getirirse biz de gereğini tabii gerçekleştiririz. Nedir bu? 2 ona 2 bize, 1 ona 1 bize. ‘Adil, insani paylaşım’ dedik. 

ATEŞKES İYİ GİDİYOR
Şu an geçici bir ateşkes de olsa süreç iyi gidiyor. Temennim odur ki bu şekilde devam eder ve bu kalıcı bir ateşkese de dönüşür. Tabii bununla birlikte İdlib’e dönüşler de başladı.

PUTİN'E "SURİYE'Yİ BİRLİKTE AYAĞA KALDIRALIM" DEDİM
Bizim için şurası çok önemli; Kamışlı petrol rezervlerinin olduğu bir yer. Petrol rezervinin olduğu diğer yer Deyrizor. Burada teröristler kaynağı sömürüyor. Buranın üzerinde Amerika’nın da planı var. Kamışlı üzerinde de Putin’in bir planı var. Ben Sayın Putin’e şu teklifi yaptım; ‘Buradan elde edilen petroller yardımıyla, biz işin müteahhitlik tarafını yaparız, eğer mali noktada destek verirseniz, gelin bu yıkılmış olan Suriye’yi ayağa kaldıralım.’ Putin de ‘Olabilir’ dedi. Eğer burada böyle bir adım atılabilirse hatta aynı teklifi Trump’a da yapabilirim. Buradan bu teröristler nemalanacağına, gelecek imkânla Suriye’yi yeniden imar etme şansımız doğar. Bu da Suriye’nin birliğine, bütünlüğüne kimin sahip çıkma, kimin el koyma isteği içinde olduğunu ortaya çıkarır.

O YAYIN RUSYA’YI DA RAHATSIZ ETTİ
 Her ülkenin medyasında maalesef bu tür fevri örnekler yer alabiliyor. Ancak Türkiye ve Rusya ilişkileri bu tür medyatik manipülasyonlara kurban edilemez. Arkadaşlarımız konuyla ilgili bütün muhataplarıyla görüştüler. Herhangi bir kastın kesinlikle söz konusu olmadığını, kendilerinin de bu tutumdan ciddi manada rahatsız olduklarını ifade ettiler. Nitekim bizim medyaya görüntü vereceğimiz Putin’in çalışma ofisi bir uçta, biz ise öbür uçtan geliyoruz. O bu uçtan çıkana kadar, biz de bulunduğumuz yerden çıkana kadar buluşma noktası gibi orta noktada buluşuyoruz. Bazıları da buradan art niyetli çıkarımlar yapmaya çalışıyorlar. Sayın Putin bizi arabaya kadar uğurladı. Tabii niyet kötü olunca bunu yazmıyorlar, göstermiyorlar.

KILIÇDAROĞLU'NIN DERDİ KURUMLARI YIPRATMAK
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Ordunun emir komuta zinciri yoktur” sözlerini değerlendiren Erdoğan şunları söyledi: TSK Millî Savunma Bakanlığımıza bağlanmıştır. Bu adam bunların hiçbirini takip etmiyor. Bütün derdi, acaba biz ülkenin kurumsal yapılarıyla nasıl oynarız, nasıl yıpratırız! Bize bazı haberler geliyor; ‘Bay Kemal tansiyonu düşürmek istiyor’ diye. Böyle bir şeyin farkına vardıysa, o tansiyonu düşürebilir. Ama karşımızda milletin evini milletin evi olarak görmeyen bir insan var.

Benzine 60, motorine
55 kuruş indirim geliyor

∂ Erdoğan, Rusya ve Suudi Arabistan arasındaki restleşme ve buna bağlı olarak petrol fiyatlarındaki sert düşüşle ilgili olarak “Brent petrolün varil fiyatında yüzde 30’a varan düşüşle 31 dolar seviyesine gerileme görüldü. Bu cari açığımıza olumlu tesir yapan bir gelişme. Bu bir resesyon olabilir mi? Temenni ederiz ki olmaz. Çünkü bütün tedbirleri almış vaziyetteyiz. Süreci iyi idare ediyoruz. Buradan bir müjdeyi de duyurayım. Bu geceden itibaren benzinde 60 kuruş, motorinde 55 kuruş indirimi uygulamaya alacağız” diye konuştu.

Külliye’de “deprem” zirvesi

Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu “Deprem Teknolojileri ve Koordinasyonu” gündemi ile toplandı. Alanlarında uzman akademisyenlerin katılımı ile “Deprem” konusunu değerlendiren ve ülke ihtiyaçları ile yeni teknolojilerin sağladığı fırsatları ele alan kurul, bu konudaki inceleme ve önerilerini Cumhurbaşkanlığına sunma kararı aldı. Deprem öncesi ve sonrası araştırmaları destekleyen acil durum mekanizmalarının oluşturulması, altyapı paylaşımı ve araştırma sonuçlarının ortak değerlendirilmesi başlıkları ön plana çıktı.