Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hevesleri kursaklarında kalacak!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bezmialem Vakıf Üniversitesi 2014- 2015 Akademik Yıl Açılış Töreni'ne katıldı. Cumhurbaşkanı konuşmasında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. İşte o konuşmadan satır başları...

KİMSE 12 YIL ÖNCESİNE BAKMIYOR
Türkiye çok köklü bir değişim yaşadı. Bizim daha iyiyi yapmamız lazım. Eksiklerimiz tabi ki fazla. Ama kimse 12 yıl öncesine bakmıyor. Sadece bugünlere bakıp şu eksik, bu eksik diyorlar. Nereden nereye geldik. Bunu kıyasladığımız zaman yarınların çok daha iyi olacağını görüyoruz. Türkiye'nin her yerinde yeni okullar açtık. 250 bin yeni derslik açık, bu toplam rakam değil sadece 12 yıl içinde bizim açtığımız rakam. Maddi sıkıntıları eğitimin önünde bir engel olmaktan çıkarmak için önemli adımlar attık. Artık kredi ve Yurtlar kurumuna gittiğinde eli boş dönmek yok. Ya kredi alır ya yurt. Geri döndürme diye bir şey yok. Çocuklarını okutan ailelere maddi yardımlarımız devam ediyor. Şu anda üniversitemiz olmayan il yok.

"DOKTORLARIMIZIN ÖNÜ AÇILDI"
Tıpta çok açığımız var. Doktor açığımız çok çok fazla. Ve bu konudaki zihniyet de ön tıkıyor. Bir gün şöyle dedim. Devlet hastanesinde doktorlar var. Biz bu doktorlarımıza doçentlik ve profösörlük imkanı veremeyiz. Dediler veririz. Peki neden vermiyoruz? Bunun önünü açalım ve bizim doktorlarımız profosör olma imkanını yakalasın. Şimdi inşallah eğitim ve araştırma hastanelerinden bu sistem başlamış oldu. Bu giderek artacak. Bu tıpta önemli bir adım bunu başarmamız gerekir. Şu anda içinde bulunduğumuz kurum gibi çok büyük başarı gösteren üniversitelerimiz var. Eğitimle birlikte önem verdiğimiz başka bir alan olan sağlıkta da bu adımı atmalıyız.

"SAĞLIK SİSTEMİNİ SİL BAŞTAN TEKRAR KURDUK"
Bizler de milletimiz de iyi bir sağlık sisteminin hayalini kurduk. Şimdi bu üniversitede eğitim gören kardeşlerimiz sağlık sisteminin nasıl olduğunu hatırlamıyor. Ancak buradaki hocalarımız o günleri hatırlarlar. Hastaneye ulaşmak çileydi. Hastaneye ulaşsanız sıranın size gelip tedavi olmanız ayrı bir çileydi. Sağlam gelinip hasta dönülen hastaneler vardı. İlaç bulmak ya da alabilmek ayrı bir çileydi.Bunlar hep bizim hafızalarımızdaydı. Ne zamanki mevkiye geldik önce bunları kaldırdık. Tüm eczanelerden vatandaşlarımızın ilaç almasını sağlayacak sistemi kurduk. İşte 12 yıllık süreçte eğitimden sonra sağlık dedik ve sağlık sistemini sil baştan tekrar kurduk.

"BUNLAR HAİN "
O terör estirilen Hakkari'de bile 150 yatak kapasiteli bir hastane açtık. Ama o zaman bile o halkı açılışa göndermediler. O zaman bir hanım doktor yanıma gelip dedi ki "biz eve nasıl gideceğiz, korkuyorum. Bize lojman yapın biz burada kalalım." Bunlar hain ya. Oraya giden kadın doktor bunlar yüzünden korkuyor. Bunlar kendi halklarına ihanet içindeler. Aynı gün Hakkari merkezde bir başka hastaneyi açtık. Oraya kim uğrardı be? Yollarını yaptık. Şu anda hava limanı yapıyoruz. Hava limanını yaptırmıyorlar. Sürekli tehdit ediliyor müteahitler. Ya bunlar size hizmet verecek. Oradaki kardeşlerimin uçağa binmeye hakkı yok mu?

"DAHA DONANIMLI BİR NESİL GELİYOR"
Toplumumuzun tamamını sigorta kapsamına aldık. İnsanın insan gibi tedavi görebileceği yerler yapabilmemiz gerekir.Bu üniversitenin kurulmuş olsa bile düşünce devriminin göstergesidir. Sadece binalar yenilenmiyor, sadece cihazlar yenilenmiyor aynı zamanda personelimiz de çoğalıyor. Daha donanımlı, daha bilgili bir nesil geliyor. Şu anda 12 yıl zorunlu eğitim almış bir nesil geliyor. Bu çok önemli. Öte yandan annesinin gebeliğinden itibaren devletin hizmetlerini gören sağlıklı bir nesil geliyor. İşte bu nesil geleceği inşa edecek.Biz bu potansiyele sahibiz.

"BOYUNLARIN BÜKÜLDÜĞÜ DÖNEMLER TARİH OLMUŞTUR "
Biz 2 asır önce temeli atılmış ve bugünlere ulaşmış kurumlara sahip bir ülkeyiz. Saygıdeğer hocalarım, sevgili öğrenciler eziklik yaşanan dönemler başka medeniyetlere karşı boyunların büküldüğü dönemler tarih olmuştur. Geçen hafta MGK toplantısını gerçekleştirdik, 10 buçuk saat gibi rekor bir süre içerisinde güvenlik konularını görüştük.

"PARALEL YAPI DENEN İHANET ŞEBEKESİ"
AB ülkelerinde, ABD ve Japonya'da bizim gibi tehdit edilen bir ülke yok. Yanı başımızda büyük sorunlar var. Paralel Yapı denen ihanet şebekesi var.İleri demokrat ülkelere bakın böyle risklerle hemhal değiller. Türkiye'de Gezi olayları yaşandığında Batı'nın tavrına bakın. Bir de kendi ülkelerinde yaşandığı zaman ki tavırlarına bakın. Burada polise, silah çekenlerin gazeteci diye haber yapıldığına bakın. Gazze'de 16 gazeteci öldürüldü bunlar ses çıkarmadı. Mısır'da seçilmiş hükümet darbeyle yıkıldı. 4-5 bin kişi öldürüldü. Sesleri çıktı mı? Hayır.Demokrasi egemen güçlerin çizdiği bir şey değildir. ABD'de bir masada bir baktım darbeci Sisi'de bizim masaya konmuş. Hemen o masadan kalktım ona meşrutiyet kazandırmadım.

"YASİN BÖRÜ VE ARKADAŞLARINI GÖRMEDİLER"
Birileri değişik şeyler söyleyebilir. Erdoğan gerilimden yana diye. Ben haktan yanayım. Tek kalacağımı da bilsem savunmak zorundayım. Bizim aldığımız terbiye budur.Gezi olaylarında hayatını kaybeden bir çocuğu reklam malzemesi yaparak aylarca kullandılar. Ekmek almaya gidiyordu diyorlar, yalan. Çocuğu terörün içine ittiler. Aylarca yaygara kopardılar ama Yasin Börü ve arkadaşlarını görmezden geldiler. Neden Yasin Börü inancını yaşayan bir delikanlıydı. Bu vahşet anlayışını anlamak imkansız.

"NEDEN YALAN SÖYLÜYORSUNUZ"
Her gün uluslararası gazeteler çıkıp tamamen yalan haberlerle Türkiye'ye karşı algı operasyonu yürütülüyor. Farnsa'da geçen hafta bir gazeteci, Siz Kobani ile ilgili Peşmergelere izin vermediniz. Dedim ki şu söylediklerin yalan. Şu anda Peşmergeler bizim sınırımızdan gelip Kobani sınırında bekliyorlar. Davul zurna ile Kobani sınırına geldiler.Neden böyle yalan söylüyorsunuz. Kendilerine bunları anlattığım halde biz ayrılır ayrılmaz tam tersi haberi yaptılar. Yalan yanlış haberler. Hatta çok daha ileriye gidip ABD'de sürekli imam hatip açıyor, içkiyi yasaklıyor diye kendi ülkesini karalayan insanlar var. Neden Erdoğan İmam Hatipli. Ben hep İmam Hatipliyim, hem Eyüp lisesi mezunuyum. Türkiye ne içeride ne de dışarıdaki ihanet çetelerine boyun eğmez.

"FARKLI BİR OYUN BU"
Kobani'ye biz her türlü desteği verdik. Bizim için DEASH'a destek veriyor dediler.Elinize gözünüze dursun. 200 bin Kobaniliyi biz aldık ülkemize. Onlara biz bakıyoruz. 4.5 milyar doları buldu harcadığımız para. Yardım elini uzatan biziz. ABD Kobani düştü düşecek diyor. Oraya silah yardımı yapacak biz diyoruz ki yapmayın PYD'nin eline düşer bu silahlar. Bizi dinlemeyip gönderdiler, kimin eline geçti bu silahlar. Bir kısmı IŞİD bir kısmı PYD'nin eline geçti. Kobani neden bunlar için stratejik, neden Kobani. Farklı bir oyun, tezgah burada çalışıyor. Bu yalanı söyleyenler iftira at, tutmazsa iz bırakır mantığını sürdürüyorlar ama çok büyük bir yanlış içindeler.Biz bağımsız hür bir ülkeyiz. Türkiye'yiz. İçeride ya da dışarıda Türkiye'ye bunun dışında bakanlar varsa bakış açılarını değiştirsinler. Biz gündemimizi kendimiz belirleriz. Politikalarımız kendimiz belirleriz. Yalan haberlerle algı operasyonları yürütenlerin hevesleri kursaklarında kalacak.

www.turkiyegazetesi.com.tr