Bu topraklarda anneler mübarektir

/ Kaynak: İHA
- Güncelleme:
Bu topraklarda anneler mübarektir

Politika Haberleri  / İHA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmada terör örgütü PKK'nın kadınlara ve çocuklara uyguladığı şiddeti anlatttı.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmada; 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün ülkemizdeki ve tüm dünyada ki kadınlar için kutlu ve hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum. Bu anlamlı gün vesilesiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımıza, tüm ekibine ve katılımcılara böyle güzel bir gün tertipledikleri için teşekkür ediyorum. Elbette ki bu programın Mardin'de düzenleniyor olmasının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nün Mardin'de kutluyor olmamızın özel bir sebebi var. Evliya Çelebi diyor ki; Mardin'i tarif etmekte lisan kısa, kalem kırıktır. Mardin bir medeniyet şehri, Mardin, dinlerin, ihlassondakika dillerin, farklılıkların buluştuğu ve hoşgörü içinde varlıklarını sürdürdükleri bir şehir. Mardin tarih şehri, ilim şehri, Mardin kardeşlik şehri. Mardin çilekeş, onurlu, yürekli, Anadolu kadınlarının şehri, Mardin bir açık hava müzesi bu görünümüyle, tarihi ve kültürüyle, kardeşlik ve dayanışmasıyla tüm dünyaya örnek teşkil eden bir şehir. İşte 8 Mart'ta Mardin'den ülkemizin, dünyanın kadınlarına en anlamlı ve somut mesajları iletmek için burada biraraya geldik.

Ben Salı günü de ifade ettim bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Van'ın depremzede kadınları hatırlanmayı ziyadesiyle hak ediyorlar dedim. Büyük acılar yaşayan ancak zaferi elde eden Kuzey Afrika'nın, Fas'ın, Tunus'un, Cezayir'in, Libya'nın ve Mısır'ın kadınları bu 8 Mart'ta hatırlanmayı, anılmayı fazlasıyla hak ediyorlar' dedim. Şimdi temennim ve duam Suriye'de ki kadınların da hatırlanacağı ve kutlanacağı anı yaşamaktır. Ne yazık ki onlarca yıllardır 8 Mart'ı buruk karşılayan Afganistan'ın, Irak'ın, Filistin'in kadınları bu yıl da aynı burukluğu yaşamaya devam ediyorlar. Bir kez daha tüm dünya kadınlarını, onları hatırlamaya, onların sorunlarıyla dayanışmaya davet ediyorum. Ne yazık ki bugün Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler için Avrupa ve dünyanın büyük bölümü başarısız bir izlenim verdi. Şimdi Fransa ne diyor? 'Göçmenleri Fransa'dan atacağız' diyor. Hani AB'de yoktu bunlar? Hani AB'nin başak ülkesiydin? İşte bunlar bu, bunlara inanılmaz bunlarda insanın değeri yok. Sıfatı göçmenmiş ne olursa olsun ama bizde insandır biz böyle bakarız. Büyük değişimlerin yaşandığı bu coğrafyada ki kardeşlerimizin demokrasiye hazır olup olmadıkları tartışma konusu yapıldı, bu tartışmaların konusunda ırkçılık, ayrımcılık ve kibir vardır. BM'nin Suriye'de yaşanan gelişmelere vicdan gözüyle bakmadığı açıktır, nitekim geçmişte ve bugün Filistin'de yaşanan acı da görülmemiş, hissedilmemiş ve orada yaşanan trajediye göz yumulmaktadır. Aynı şekilde Bosna'da kadınların çektiği eziyet için bürünülen sessizliği de görüyoruz, yoksulluğun, tacizin, tecavüzün pençesinde ki kadınlara yine kadınların sahip çıkması inanıyorum ki kadınların yüreklerini ortaya koymaları eminim ki çözüm süreçlerini ortaya koyacaktır. Kadınlar kendi meselelerine sahip çıktıklarında inanç sahibi erkekleri de yanlarında daima bulacaklarından hiç şüphesi olmasın.

TERÖRÜN ÇÖZÜLMESİNDE EN BÜYÜK GÖREV KADINLARA DÜŞÜYOR

Türkiye'de yaşanan terörün sona erdirilmesinde de kadınlara şüphesiz büyük görevler düşüyor. Burada trajik bir sahneyi sizlerle paylaşmak istiyorum, Mardin'li kadınların dikkatlerini buraya özellikle çekmek istiyorum, Aralık ayında güvenlik güçlerimiz Cudi dağı ve çevresinde büyük bir operasyon gerçekleştirdiler. Mağarada saklanan teröristler bulundu ve etksizi hale getirildi, bu görüntüler kamuoyuyla paylaşıldı bir mağarada komutan saatlerce ikna için uğraşıyor, oradan o çocukları sağ çıkartmak için tehlikeyi de göze alarak saatlerce dil döküyor. Komutan birtanesine soruyor; Annen baban sağ mı? Diye verilen cevap; Ben ayrıldığımda sağ idiler' ne zaman ayrıldın diye soruyor komutan, '5 yıl önce' diyor. Ben aslında o 5 yılın sağlıklı olduğuna da inanmıyor çünkü o mağarada kaldığı sürece zaman durmuştu, daha 13 yaşında bir çocuğu annesinden, babasından kopararak dağa çıkartıyorlar. Tam 5 yıl boyunca o çocuk ne annesinden ne babasından haber alamıyor, şuan tespitlerimize göre yerin 150 metre altında oralara hapsedilen çocuklar var. Benzeri bir manzara 5 kadın teröristin Diyarbakır'da mağarada infaz edildiğini de hatırlatıyor bize, bir mağarada kendilerine günlerce işkence yapılıyor ve sonunda öldürülüyorlar. Annesinin, babasının evinde fiskiye vuramayacağı kızlarına işte bunlar yapılıyor, bunlar da yetmiyor bu kızlarımızın ölümüne ilişkin ailelerine haber verilemiyor. İran'lı bir terörist arıyor haber veriyor, olay böyle gün ışığına çıkıyor. Terör örgütü de diyor ki; Çocuklarının jenaratör gazından zehirlenme sonucu öldüler' bakın bunlar bir anne için, bir baba için gerçekten katlanılması zor hadiseler. 13 yaşındaki çocuğunu dağa kaptıran, 5 yıl boyunca haber alamayan annenin acısı dağlar kadar büyük nbsp; bir acıdır.

İşte bu vahşice katliamlar nedeniyle anneler çocuklarına sahip çıkmak ve çocuklarını terörün kıskacından çekip almak zorundadırlar. Bir anneyi özellikle zikretmek istiyorum, 29 Ekim 2011'de bir canlı bomba Bingöl'de insanların bayram alışverişine çıktığı saatte üzerinde ki bombayı patlattı o saatlerde Hatice Belgin isminde bir annemiz alışverişe çıkmıştı, Hatice Belgin çocuklarına zarar gelmemesi için kendisini siper etti ve etraftan geçen insanları da siper ederek hakkın rahmetine kavuştu. Kendisine buradan bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum, o cesaret, o kahramanlık dolu yüreğinden dolayı hürmetle yad ediyorum.

Yine Batman'da karnında doğmamış bebeğiyle katledilen Mizgin Doru ve yanındaki kardeşlerimizi de rahmetle anıyor mekanları cennet olsun diliyorum. Bugün artık Kürt kökenli annelerinde, erkeklerinde PKK terör örgütünün gerçek yüzünü görmeyi arzuluyorum 'çekin artık gözünüzü çocuklarımızın üzerinden' demelerini diliyorum. 13 yaşındaki çocukların eline silah veren, onları ölmeye ve öldürmeye gönderen, çocuklarının gözünün önünde anne öldüren bir örgüt artık bu topraklardan silinip gitmek zorundadır. Bu topraklar annelerin mübarek görüldüğü topraklardır, bu topraklar kadını yüceltmiş, kadına en temel haklarını yüz yıllar öncesinden verilmiş topraklardır. Bu topraklardan doğan medeniyet öldürmeyi en büyük günah saymış, suç saymış topraklardır. Teröre karşı artık tek yürek halinde bu toprakların 'artık dur' diyeceğine yürekten inanıyorum.

Hükümet olarak 9 yılda kadınların sorunlarını çözmek için yoğun bir mücadele içindeyiz.
Politika
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...