BDP'li Kışanak: Yangında devlet suçlu

/ Kaynak: İHA
BDP'li Kışanak: Yangında devlet suçlu

Politika Haberleri  / İHA

BDP Eşbaşkanı Gülten Kışanak, Şanlıurfa cezaevinde yaşanan yangınla ilgili devleti suçladı. Kışanak, "Bu cezaevinde 13 kişinin ölümü, kavgadan çıkmış olsa bile bunun sorumlusu Adalet Bakanlığıdır, hükümet ve cezaevi yetkilileridir. Bir cezaevinde devletin insanların yaşam hakkını güvence altına alamaması başlı başına bir suçtur" dedi. Kışanak, yangına sebep olan kavganın vantilatörün sökülmek istenmesi nediyle çıktığını öne sürdü.

Cezaevinde yaşanan olayla ilgili bilgi almak için gelen nbsp;Şanlıurfa'ya gelen BDP Eşbaşkanı Gülten Kışanak, çarpıcı iddialarda bulunarak, defalarca kamuoyunun dikkatini çektiğini ancak kulak ardı edildiğini söyledi. nbsp;Kışanak, şöyle konuştu: "Göz göre göre bu ölümler geldi. Şanlıurfa ve diğer cezaevlerinde açıkçası bir insanlık dramı yaşanıyor. Bu ülkenin bütün sosyal, siyasal ve ekonomik sorunlarını insanları cezaevlerine koyarak çözmeye çalışan hükümetin tutumu cezaevlerini mezbahaneye çevirmiştir." nbsp;
nbsp; Cezaevlerinin normal kapasitelerinin iki katına çıktığını anlatan Kışanak, şöyle konuştu: "Cezaevlerinde insanlık dışı yaşam koşulları var ve bunlar işkenceye dönmüştür. Bir yatakta 3 kişi yatıyor; temizlik ve beslenmek de mümkün değil. Cezaevlerinde tuvalet sırası bile bekliyorlar. Bu iktidar bu sorunlar karşısında yeni cezaevi yapacaklarını söylüyor. Bugün Adalet Bakanı'nın yine bu açıklamayı yapması ibret vericidir. 13 insan cayır cayır yanarak yaşamını yitirdi. Bu insanlar mahkumdu ve yaşamları hayatları can güvenlikleri devletin sorumluluğundaydı. Gerekçesi ne olursa olsun bunların yaşamasını temin etmek, onların yaşamlarına yönelik bir tehlikeyi ortadan kaldırmak devletin sorumluluğudur. Biz şimdi buna kılıf arayan açıklamaları kenara bırakarak şunu söylüyoruz. Bu cezaevinde 13 kişinin ölümü, kavgadan çıkmış olsa bile bunun sorumlusu Adalet Bakanlığıdır, hükümet ve cezaevi yetkilileridir. Bir cezaevinde devletin insanların yaşam hakkını güvence altına alamaması başlı başına bir suçtur. Bir kere bu devlet şu yaklaşımı göstermeli. İnsanların öldüğünde, Bu ülkedeki insanların yaşama hakkını koruma görevim var' demeli ve eksikliği söylemelidir. Bunu diyemeyen bir iktidar var karşımızda." nbsp;
nbsp; Bu sorumluluğu kabul etmiyorlarsa orada oturmamaları gerektiğini anlatan Kışanak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cezaevlerinde kapalı kapılar ardındaki yaşamları koruyamıyorlarsa bu görevi yapmasınlar. O zaman halk kendini koruyacak bir yol bulur. Bu asla kabul edilemez. Bununda ötesinde açıkça aldığımız bilgiye göre Şanlıurfa cezaevinde bulunan milletvekili arkadaşımız İbrahim Ayhan'dan net bir bilgi elimize ulaştı. Aynı koğuşta kalan yaralı olan ve revire götürülen iki tutuklu ile milletvekilimiz görüştü. O iki tutuklu, yapılan haksızlıklara karşı koğuşu ateşe verdiklerini söyledi. Koğuştaki vantilatör sökülmek istenmiş ve bundan dolayı olay kaynaklanmış. Şanlıurfa gibi dayanılmaz bir sıcak olan kentteki cezaevinde vantilatörleri sökmeye çalışınca gerginlik çıkmış. Kendilerinin ifadesi bu. Bunları giderek görüp teyit etmek istiyoruz. Cezaevindeki tutuklu arkadaşlarımızla görüşmek istiyoruz. Oradaki gerçeği öğrenmek ve bütün çıplaklığıyla göstermek istiyoruz. Bize bahane mazeret üretmeden gerçeği anlatmalarını bekliyoruz. 2010 yılında bir arkadaşımız cezaevi koşullarını protesto için kendini yaktı. Geçen yıl yine isyan çıktı yataklar ateşe verildi. Çünkü Şanlıurfa cezaevi insanca yaşamanın imkansız hale geldiği bir yer olmuştur." nbsp;
nbsp; Bu sorunu sürekli TMBB'ye taşıdıklarını belirten Kışanak, sözlerini şöyle tamamladı: "Cezaevlerindeki yaşam koşullarıyla ilgili her gün neredeyse konuşma yapıyoruz. Bu tutuklular başka bir yere sürgün edilemez edilirse aileler bundan sonra büyük sıkıntı yaşar. Bu sorunu teknik bir yöntemle çözeceğine yasaları değiştirerek insanları sürgüne göndermeyi düşünüyorlar." nbsp;

Politika
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...