İstanbul'un en eski su sistemi bulundu

İstanbul'un en eski su sistemi bulundu
KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Küçükçekmece Gölü Havzası'ndaki Bathonea antik kenti kazı alanında, büyük taşlarla oluşturulmuş düzenli bir su yolu ortaya çıkarıldı. Vali Mutlu, " İstanbul için çok kıymetli bir yer ortaya çıkarıldı. Şu ana kadar 5 noktada kapak sistemi bulundu. Kapaklardan içine girerek temizleme yapılmış. Günümüzdeki su yollarının bire bir aynısı inşa edilmiş" dedi.

İstanbul İl Özel İdaresi'nin desteğiyle gerçekleştirilen Küçükçekmece Göl Havzası/Bathonea Kazıları'ndan elde edilen yeni bulgular, yapılan bir toplantı ile kamuoyuyla paylaşıldı. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Bathonea Kazı çalışmalarında elde edilen bulguların heyecan verici olduğunu söyledi. Bölgede 2009 yılından beri süren çalışmaların süratle devam ettiğini belirten Vali Mutlu, "Yapılan kazılar sonucu su yolu ortaya çıkarıldı. Bildiğimiz açıktan giden bir su yolu değil. Bathonea Kazıları içinde sadece 300 metresi keşfedildi. İstanbul için çok kıymetli bir yer ortaya çıkarıldı. Şehre su taşıyan çok önemli bir su hattı. Şu ana kadar 5 noktada kapak sistemi bulundu. Kapaklardan içine girerek temizleme yapılmış. Günümüzdeki su yollarının bire bir aynısı inşa edilmiş" dedi.

##tgvideo##

İstanbul'dan insanlık tarihine büyük mesajlar verildiğini dile getiren Vali Mutlu, şunları kaydetti. "İnsanlık geriye güzel şeyler bırakarak ilerliyor. Geçmişe bakıldığında insanlar güzel şeyler başarıyor. İstanbul'un tarihi zenginliğine katkı sağlamak istiyoruz. nbsp;İl Özel İdaresi olarak desteklerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. İstanbul bu çalışmalar sonunda Ören yeri haline gelecek. Daha fazla sorumluluk almaya hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum. Üniversite ekibini yürekten kutluyorum."

İstanbul İl Kültür Müdürü Ahmet Emre Bilgili ise bölgeyi İstanbul'un yeni ören yeri olarak planladıklarını belirtti. "Burası İstanbul'un yeni tarihi yarımadasıdır. Keşifler ve buluntular bu tespitimi haklı gösteriyor. nbsp;İstanbul bu konuda yeni değerler kazanacak. İstanbul'a gelecek turistler için yeni gezilecek alanlar ortaya çıkacak. İstanbul'un yeni bir turizm bölgesi kazanabilmesi için kazılara hızla devam etmeliyiz" dedi. nbsp;Bilgili, bölgenin İstanbul için çok önemli bir gezi ve bilgilenme alanı olacağını da sözlerine ekledi.

Kazı başkanlığını yürüten Kocaeli Üniversitesi Arkeoloji Prehistorya Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Şengül Aydıngün de Roma döneminden Osmanlı Devleti'ne kadar kullanılan büyük taşlarla düzenli şekilde oluşturulmuş bir yol bulunduğunu söyledi. Ayrıca 5-6'ncı yy'da yapılmış dini yapıya rastladıklarını belirten Aydıngün, 1034 tarihli bir sikke bulunduğunu, tarihi yerleşim alanının o yıllarda oluşan depremle toprağa gömüldüğünü ifade etti. nbsp;

Bathonea kentinin 12. yy'a ait yaşam izleriyle son bulduğunu kaydeden Aydıngün, kazı alanında bulunan tarihi eşyalar ve objeler hakkında şu bilgileri vardi: "Yemek takımları, parfüm şişeleri, küpe ve yüzükler, 7 bin metreküplük su deposu, 11 metre yüksekliğinde kale, kanallar, kartal motifli tabak dipleri, melek tasvirli tabak dipleri, MÖ dayanan seramik parçaları, ocak ve Konstantin yazılı tabletler bulundu." nbsp;

Aydıngün, ayrıca Firuzköy Yarımadası'nda yapılan çalışmalarda ise ilk tarımsal faaliyetlerin burada yapıldığına dair bulgulara rastladıklarını ifade etti.

Kazı çalışmalarına 2007 yılında başlandı

2007 yılında yüzey araştırmalarıyla başlanan Bathonea Antik Kent Kazısı İstanbul`un ilk yerleşim alanlarıyla ilgili önemli bulguları da gün yüzüne çıkarttı.

Kocaeli Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şengül Aydıngün başkanlığında Kocaeli, İstanbul ile yabancı üniversite bilim adamlarının çalışmalarıyla arkelojik kazılar gerçekleştirildi. Çalışmalar neticesinde, İstanbul'un Roma'nın başkenti olmasının ardından inşa edildiği düşünülen yeraltı su kanalları sistemi bulundu.

İstanbul İl Özel İdaresi`nde konuyla ilgili gerçekleştirilen tanıtım programına İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sabri Kaya, İl Kültür Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sezer Komşuoğlu ve birçok davetli katıldı.

Vali Mutlu "İstanbul`un altı da üstü de tarih"

İstanbul`un yer altı tarihine yeni bir kapı aralayacak keşfin tanıtımını yapan Kocaeli Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şengül Aydıngün `ün ardından Vali Mutlu, yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: nbsp;
"Bu şehrin taşı toprağı gerçekten de altın. İstanbul`un altı da üstü de tarih. Bu şehri neresinden kazarsanız kazın sizi binlerce yıl önceye götürüyor. Gerçekten bu projeyi gerçekleştiren ekibi canı gönülden kutlamak gerekiyor,İstanbul için çok kıymetli bir yeri ortaya çıkardılar. Özellikle o sarnıçlar ve antik şehre taşıyan bir su hattı ortaya çıkartıldı. Eminim ki bir dahaki yıl daha farklı şeyler ortaya çıkartacaklar. Biz de bu çalışmalarda her zaman desteklerimizle yardımcı olacağız." şeklinde konuştu.
2012 yılında İstanbul Valisi Sayın Hüseyin Avni Mutlu'nun destekleriyle İl Özel İdaresi tarafından sağlanan ödenek kazıların en önemli kaynağını oluşturdu.

İstanbul katman katman açılıyor

Avcılar ve Küçükçekmece ilçeleri sınırları arasında kalan Küçükçekmece Göl Havzası`ndaki kazılar, 2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan alınan yüzey araştırması izniyle başlamıştı. 2009 yılında ise araştırmalar Bakanlar Kurulu kararıyla bilimsel kazılara dönüştürüldü. Araştırmalarda, ilk tarımsal faaliyetlerin yapıldığını gösteren naviform biçimli taş aletler, Neolitikuk - Demirçağlar (M.Ö 8000-1000) arası seramikler, Helenistik dönem (M.Ö. 4yy ) amfora parçaları, göl kıyısı boyunca uzanan duvar kalıntıları, Roma dönemi sütun başlıkları ile Roma döneminden kalma pek çok eser bulundu.

2008 yılında bölgedeki cangıla dönüşen bitki toplulukları ve çalılar temizlendiğinde göl kıyısında biri büyük, diğeri daha küçük iki antik limana rastlandı. Kıyı boyunca uzanan düzgün kesimli taş blokların, önemli bir ticaret ağına sahip bir limana ait duvarlar olduğu belirlendi. Duvarların iki kilometreyi geçen uzunlukta olduğu ortaya çıktı.

Kıyı ve göl içinde yan taramalı sonarla yapılan aramalarda gemi çapalarına ait görüntüler tespit edildi. Göl çevresinde yer alan duvar sıralarının bir rıhtım yapısına ait olduğu düşünülüyor. Bulunan diğer iskele yapıları ve bağlantılı yol sistemi ise bölgede askeri ve ticari limanlara sahip olduğu ihtimalini güçlendiriyor. Ayrıca göl içinde antik bir fenere ait olabilecek bir yapı kalıntısı da belirlendi. Böylece 'Küçükçekmece çevresinde yıllardır anlatılan `Gölün içinde cami var` efsanesi de son buldu.

Konstantin döneminin en büyük sarnıcı bulundu

İstanbul İl Özel İdaresi`nin de kazılara destek vermeye başladığı 2011-2012 yıllarında en dikkat çeken bulundu ise; kazı alanının 70 metresi kazılarak ortaya çıkarılan orijinal uzunluğunun 120 metreye kadar uzayacağı tahmin edilen 14 metre genişliğinde, 7 metre derinliğinde, tamamı İmparator Konstantin ve dönemin önemli din adamlarının adını taşıyan damgalı tuğladan inşa edilmiş olan dev bir sarnıç-havuz. Kazıda ortaya çıkarılan bugünkü ölçüsüyle 7.000 metre küplük su alabileceği hesaplanan sarnıç, döneminin en büyük sarnıçlarından biri olmalıydı. Roma dönemine ait olduğu belirlenen havuzun kazısına önümüzdeki yıllarda devam edilip restorasyon çalışması için projelendirilecek.

Vali Mutlu, İstanbul`la ilgili bulguları ilk elden takipçileriyle paylaştı nbsp;

İstanbullular @Valimutlu hesabından takip ettikleri Vali Mutlu`nun yazdıklarıyla Bathonea Antik Kent Kazısı ve İstanbul`la ilgili tarihi bir ana tanıklık ettiler.

İşte Vali Mutlu`nun o twitleri:

Bu nadide şehir bizim gururumuz.Şehrimize derin bir hayranlıkla bağlıyız.Emanet eden Atalarımıza rahmet,Aziz sakinlerine huzur,sevgi,gayret. Bütün bu bulgular şehrimizin hazinelerini zenginleştiriyor.Taşı toprağı altın sözü doğru.İstanbul`umuzun altıda üstüde tarih,kültür ,hazine. Aynı kazı alanında farklı bir katmanda 1500 yıl öncesine işaret eden batık bir liman ve 30 kadar irili ufaklı gemi enkazı bulunması müthiş. Söz konusu kazıda 15 m derinlikte belli bir alanda tam 1508 adet ayak izi bulundu.Bu izlerin tam 8000 yıl önceye ait olduğu tespit edildi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...