Hayat Ağacı'ndan "Divriği" özel sayısı

Hayat Ağacı'ndan "Divriği" özel sayısı
KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hayat Ağacı dergisinin Divriği Külliyesi Özel Sayısı için kaleme aldığı yazıda, "Divriği Ulucamii, Türk beyliklerinden Mengücükoğulları'nın Anadolu'ya en değerli mirasıdır. Divriği Ulucamii'nde halen devam eden çalışmaları heyecanla takip ediyorum" dedi.

Sivas Hizmet Vakfı'nın yayın organı Hayat Ağacı dergisinin, sadece Divriği Külliyesi'nin anlatıldığı 19.özel sayısının tanıtımı yapıldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hayat Ağacı dergisinin Divriği Külliyesi Özel Sayısı için kaleme aldığı yazıda, Anadolu topraklarının pek çok medeniyete ev sahipliği yaptığına dikkat çekererek, "Bu medeniyetler arasında en çok iz bırakanlar arasında Türk beylikleri önemli bir yere sahiptir. Divriği Ulucamii, bu beyliklerden biri olan Mengücükoğulları'nın Anadolu'ya en değerli mirasıdır. Bu çerçevede, Divriği Ulucamii'nde halen devam eden çalışmaları heyecanla takip ediyorum" dedi.
Kültür ve turizm Bakanı Ertuğrul Günay da dergideki yazısında, "UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine kaydedilen doğal ve kültürel varlıklar her şeyden önce insanlığın ortak mirası olarak evrensel düzeyde önem kazanır. Divriği Ulucamii ve Şifahanesi belki de "Dünya Mirası" unvanını en çok hak eden varlıklardır" ifadelerini kullandı.

##tgvideo##

UNESCO Dünya Mirası listesinde
Sivas Valisi Zübeyir Kemelek, Osman Ağa Konağı'nda düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Hayat Ağacı dergisinin şehir dergiciliğinde önemli bir geçmişi olduğunu belirterek, Sivas'ın kültürüne sahip çıkmak üzere sürekli çıkarıldığını aktardı. Sivas'ın kültürünü daha canlı tutmak için derginin aracı olduğunu anımsatan Kemelek, dergiye konu olan Divriği Ulu Camii'nin Türk tarihinde önemli yeri olan bir eser olduğunu belirterek, "Divriği Ulu Camii Unesco kapsamına alınmış, korunması ve yaşatılması gereken bir tarihi eserimizdir. Bu tarihi eser tarihte neler yapabildiğimizi ama bundan sonra da neler yapabileceğimizi gösteriyor. Bu yayın kurulu da zaten araştırmalarıyla genç nesile bunu ifade etmeye çalışıyor. Sivas'ımızın bu onur kaynağı olan Ulu Camii'nin ilelebet yaşaması için elimizden geleni hep birlikte yapacağımıza inanıyorum" diye konuştu. Cami ve kale arasındaki alanın yeniden değerlendirileceğini ve bu konuyla ilgili projelerin yapıldığını vurgulayan Kemelek, caminin korunmasıyla ilgili çalışmaların da devam ettiğini söyledi. Kemelek, restorasyon çalışmalarının süreceğini ifade ederek, dergide emeği geçen herkese teşekkür etti.

Derginin Genel Yayın Yönetmeni Tekin Şener ise, ilk defa dergiyi tek bir konuya ayırdıklarını belirterek, "Bu mimariyi hem görüntülerle bütününü anlatmaya, hem de çeşitli yönlerini Türkiye'nin en önemli sanat tarihçileri tarafından kaleme alınan yazılarıyla sunmaya çalıştık. Yani bu dergiyi eline alan, Divriği Ulu Camii ile ilgili hemen her şeyi hem görebilecek hem de eserin detaylarını okuyabilecekler" ifadelerini kullandı. Dergide, Necdet Sakaoğlu, Prof. Dr. Aynur Durukan, Prof. Dr. Yılmaz Önge, Prof. Dr. Uğur Kuban, Doç. Dr. Erdal Eser, Müjgan Üçer'in Divriği Ulucamii ve Şifahanesi'ni çeşitli özellikleriyle anlatan yazıları yayınlandı.

Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası
Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası, Sivas'ın Divriği ilçesindeki tarihi cami ve hastane. Cami 1228-29 yıllarında Mengücekli beyi Ahmed Şah tarafından; Dârüşşifa ise aynı tarihte, Ahmed Şah'ın eşi ve Erzincan beyi Fahreddin Behramşah'ın kızı olan Turan Melek tarafından Ahlatlı Muğis oğlu Hürrem Şah adlı bir mimara yaptırılmıştır. Darüşşifa caminin güney duvarına dayanmıştır. Orta bölümü bir ışıklık kubbesi ile örtülmüştür, giriş ile birlikte dört eyvandan oluşur. Darüşşifanın kuzeydoğu köşesinde türbe yer alır. Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası 1985 yılında UNESCO Dünya Miras Listesine alınmıştır.


Medeniyet kapısı
Darüşşifanın giriş kapısıHarim mihraba dik beş sahından oluşur. Orta sahın diğerlerinden geniştir. Burada yer alan dilimli mihrap önü kubbesi dıştan kümbete benzeyen piramit bir örtü ile örtülmüş ve dışarıdan da camiye hakim bir hale getirilmiştir. Orta sahında bir ışıklık yer alır. Işıklık kubbesine geçişte yelpaze biçimli Türk üçgenleri kullanılmıştır. Camide sahınların hepsi birbirinden farklı yıldız tonozlarla örtülmüştür. Bu camide hem Selçukluların avlulu plan tipi, hem de Emevi plan tipini bir arada görmek mümkündür.

Plan tipi ve süsleme olarak benzeri olmayan bir eserdir. Aralarında üslup birliği olmayan üç portalin süslemeleri birbirinden farklıdır. İki başlı kartal motifini de içeren süslemeler son derece taşkın ve barok karakterlidir. Batı portalinde Alaaddin Keykubad'ın arması olan çift başlı kartal ile Ahmet Şahın arması doğan motifi bulunur.

Bugün kirişleme izleri kalmış olan ahşap hünkar mahfili Anadolu'daki en erken örneklerden biridir. Abanoz ağacından minber, kabartma sülus yazı kuşakları ve yıldız motifleri büyük bir özenle yapılmıştır. Yapının taşkın barok karakterli ve iri palmetlerle bezeli mihrabı da önemli bölümlerindendir. Caminin doğu cephesindeki pencerenin (özgününde bey mahfili kapısının) üzerinde Ahlatlı nakkaş Ahmed, minberde Tiflisli İbrahim oğlu Ahmed ve hattat Mehmed, caminin güney duvarındaki âyet şeridi üzerinde Mehmed oğlu Ahmed'in adları yazılıdır. Divriği Ulu Camii ve Dârüşşifası, Selçuklu dönemi içinde küçük sayılabilecek yapı topluluklarından biri olmasına karşın, altı sanatçısı ile dikkat çekicidir. Bu bağlamda yapı topluluğu, Selçukluların yanı sıra Mengücekli çevresinde de ekip çalışmasının varlığını gösteren önemli bir örnektir. nbsp;

Hayat Ağacı dergisi irtibat, Tel: 0346 223 53 56


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...