Doğu’nun hikâyelerine minyatürlü tasvir

KÜLTÜR SANAT SERVİSİ
Unutulmaya yüz tutan minyatür sanatı ve Orta Asya üslubu çok hususi bir sergiyle ihya ediliyor. İngiltere’den Fransa’ya Özbekistan’dan Türkiye’ye dünyanın çeşitli yerlerinde sergiler açan Özbek minyatür sanatçısı Cihangir Aşurov’un eserleri, İstanbul Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezinde ‘İrem’ isimli sergiyle bir araya geldi. Sergide, Aşurov’un 16. asırdaki üslupla yaptığı çok özel 30 eseri yer alıyor. Serginin mühim bir hususiyeti var: Her bir minyatürde Doğu’nun hikâye ve menkıbeleri tasvir ediliyor... Kadim ahlaki mesajlar, minyatür sanatıyla insanlara aktarılıyor. Aşurov’un minyatürlerinde, eski Buharalı üstatların tadı, modern dünyayla buluşuyor. 
Sergide yer alan eserlerinde Orta Asya’da anlatılan hikâye ve menkıbeleri tasvir ettiğini söyleyen Aşurov, “Ali Şir Nevai’nin şiirlerinden, Sadi’nin Bostan ve Gülistan kitabındaki hikâyelerinden, Hazreti Mevlâna’nın Mesnevi’sinden ve Şahı Nakşibend’in menkıbelerinden esinlendim. Bunlar nasıl insana iyiyi gösteriyorsa ben de minyatürlerle aynısını yapmak için çaba sarf ediyorum” diyor.
GÜZEL AHLAK MİNYATÜRDE
Tasavvufun kendisi için çok büyük bir ilham kaynağı olduğunu kaydeden Aşurov “Aslında bu sanat tasavvuf sayesinde inkişaf etmiş. Tasavvufla aktarılmak istenen güzel ahlak gibi mevzular yıllarca minyatürle tasvir edilmiş” ifadelerini kullanıyor. 
Klasik tarzda yaptığı işlere modern dokunuşlar da kattığını kaydeden sanatçı şunları söylüyor: Klasik üsluba günümüzden bir şeyler katıyorum. Ama bu üslupla işler yaptığım için tıpkı 16. asırdaki renkleri tutturmam gerekiyor. Bunun için boyalarımı kendim hazırlıyorum. Hocamdan öğrendiğim gibi, tabii malzemelerle bunu yapıyorum. 

Minyatür divan şiirinin resmi gibi 

∂ Eserleri British Museum ve Victoria & Albert Museum gibi kurumlar ile ABD ve Avrupa’daki hususi koleksiyonlarda yer alan Cihangir Aşurov “Bütün İslam sanatları gibi minyatürün de iyi niyetle yapılması lazım. Eğer böyle olursa sanatçıdaki pozitif enerji, eser yoluyla insanlara ulaşır. Divan şiirine bakın; çirkinlikler yerine hep gül, bostan ve ilahi aşk gibi güzellikler anlatılır. Minyatür de divan edebiyatının âdeta resmi gibi. Ben de eserlerimde kasvetli imajlara asla yer vermiyorum” ifadelerini kullanıyor.