Abdülhamid'in 170. doğum yıl dönümü

Abdülhamid'in 170. doğum yıl dönümü

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

SULTAN İkinci Abdülhamid Han'ın doğumu bir hattı hümayunla Babıâliye duyurulur. Yedi gün boyunca İstanbul'da top atılır, şenlikler düzenlenir, geceleri de her yer donanıp kandiller yakılır

Sefa KOYUNCU-İSTANBUL
Aylık Tarih ve Kültür dergisi Yedikıta'nın 49. sayısı (Eylül 2012) raflardaki yerini aldı. İçinde bulunduğumuz Eylül ayının, İkinci Abdülhamid Han'ın doğumunun 170. Sene-i devriyesi olması dolayısıyla yayınlanan, "İzzetle Geldi Âleme Şehzademiz" başlıklı makaleyi Selman Soydemir kaleme aldı. Makalede son devrin en kudretli padişahının ne zaman nerede doğduğu, niçin Abdülhamid ismi verildiği gibi ilgi çekici mevzular açıklığa kavuşuyor. Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın isminin nereden geldiği konusunda şu açıklamaya yer veriliyor: Osmanlı İmparatorluğu'nda 19. yüzyılda tahta çıkan aile fertleri Sultan Birinci Abdülhamid'in (1774-1789)) çocuk ve torunlarıdır. Osmanlı ailesi, Birinci Abdülhamid'den yürümüştür. Dolayısıyla Abdülhamid ismine özel bir önem verilmiştir. Birinci Abdülhamid Han'ın oğlu olan Sultan İkinci Mahmud Han, iki şehzadesine, babasının ismini vermiş ancak bu iki şehzade çocuk yaşta vefat etmişlerdir. 1839 yılında tahta çıkan Abdülmecid Han da dedesinin ismini yaşatmak için ikinci oğluna Abdülhamid ismini vermiştir. İkinci Abdülhamid Han, 21 Eylül 1842'de Eski Çırağan Sarayı'nda dünyaya gelir. Doğumu bir hattı hümayunla Babıâliye duyurulur. Yedi gün boyunca top atılır ve İstanbul'da şenlikler düzenlenir, geceleri de her yer donanıp kandiller yakılır. nbsp;
1876'da tahta çıkan Sultan İkinci Abdülhamid Han, ekonomik kalkınmanın yanı sıra eğitim, kültür, sanat ve mimariye özel önem veren bir padişahtı. nbsp;

##tgvideo##

Yedikıta dergisi bu sayıda, "Osmanlı'da Derin Yapılanma: Şemsi Paşa Suikasti" konusunu kapağa çıkardı. Yaptığı faaliyetlerle Osmanlı Devleti'nin yıkılışını hazırlayan İttihat ve Terakki Cemiyeti, özellikle Rumeli'nde organizeli faaliyet gösteriyor, devlet adamlarına karşı suikastlarda bulunuyordu. İttihat ve Terakki Cemiyeti için Rumeli'ni çok iyi bilen Şemsi Paşa en ciddi tehditti ve onun öldürülmesiyle bölgede cemiyetin faaliyetleri kolaylaşacaktı... Şemsi Paşa'nın oğlunun hatıratı ve birinci el vesikaların yer aldığı makale Ömer Faruk Yılmaz imzasını taşıyor.
Birbirinden orijinal makalelerin yer aldığı dergide yer alan dikkat çekici konulardan biri de "Geçmişle Geleceği Bağlayan Köprü:
Lisan" isimli makale. On dört asırlık bir medeniyeti taşıyan lisanımızın nasıl ve niçin değiştiği konusunu ilgiyle okuyacaksınız.


1664'te, Kara Mehmed Paşa'nın bir fatih unvanıyla Viyana'ya girişi, teşrifatta yaşananlar, ordunun ihtişamı, paşanın günümüze ders veren sözlerini gözler önüne seren Seyahatname'den bir bölüm ve İstanbul'da at arabasından otomobile varan ulaşım serüvenini anlatan makaleler de dikkat çekici makaleler olarak dergide yeri alıyor. Derginin bu sayısında yazarlara ve konulara göre tasnif edilmiş Yedikıta Fihristi hediye ediliyor. İrtibat Tel: (0212) 6578800 - www.yedikita.com.tr




UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...