Yatalağı bile ayaklarına çağırıyorlar!

Hastaneye gitme imkânı bulunmayan yatalak hastalar ve engelliler, tedaviye dönük sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor. Hastanede işlemleri bittikten sonra taburcu edilen hastaların tedavileri evlerinde devam ediyor. Ancak sağlık ocağı, hastane ya da bir polikliniğe gitmek için imkanı bulunmayan ya da sağlığı elvermeyenler çaresiz kalıyor. Evde Sağlık Bakımı Hizmetleri mevzuatına göre, ameliyat sonrası bakım ihtiyacı olanlardan uzun süreli bakıma ihtiyacı olan hasta ve yaşlılara, yeni doğum yapan annelerden tedavisi evde de sürdürülebilecek hastalara, ortopedik engellilere, diyabet hastalarına, kanser hastalarına varana kadar Sağlık Bakanlığının birçok hizmet alını bulunuyor. Ancak mevzuattaki uygulama pratiğe yansımıyor.Hasan Atar (33), 15 yıl önce geçirdiği ateşli bir hastalık yüzünden ortopedik engelli oldu. Atar, geçen hafta bir ameliyat geçirdi. Ayağına platin takıldı. Hekimler, sabah akşam vurulması için hastaya iğne yazdı. Ameliyattan sonra evine getirilen Atar, vücudunu kımıldatamıyor. Çaresiz evine sağlık personelinin gelmesi gerekiyor. Fakat eşi İftar Atar, önce Beylikdüzü Yakuplu Sağlık Ocağına gitti. Oradan olumlu cevap alamayınca aile hekimliğine başvurdu. Fakat verilen cevaplar hep aynıydı: "Elemanımız yetersiz veya bizim yetkimiz dışında"...Hasan Atar'ın eşi Sağlık Bakanlığına kadar aradı. Bu sefer iğne yapmak için sağlık ocağından bir hemşire eve geldi. Hemşire, "Sağlık Bakanlığını kim aradı, niye arıyorsunuz. Elimizde yeterli elaman yok ben de bir defalık yapıp gideceğim" dedi ve söylediği gibi bir defa iğne yapıp gitti. Atar, "İlk gün çevremizdeki bir poliklinikten hemşire çağırdık. Her iğne için 50 lira istediler. Maddi durumum iyi değil. Ben bunu nasıl karşılarım" dedi.Yatalak oğlu bulunan bir engelli babası da "Çocuğum sadece nefes alıyor. Bunun için engelli raporu almanız gerekiyor. Ama bu halde hastaneye götürmelisiniz. Enfeksiyon riski taşıyor. Bunu karga tulumba nasıl taşırsınız hastaneye. Bu konuda Sağlık Bakanlığı girişim başlatmalı, kolaylık sağlamalı" diye dert yandı.