Sondakika! DEAŞ’ın yöneticisinin de aralarında bulunduğu 3 sanık hakkında karar çıktı

Düzenleyen: / Kaynak: İhlas Haber Ajansı
- Güncelleme:
Sondakika! DEAŞ’ın yöneticisinin de aralarında bulunduğu 3 sanık hakkında karar çıktı

GÜNDEM Haberleri  / İhlas Haber Ajansı

Sondakika! DEAŞ’ın Türkiye’de yakalanan ve ’Ebu Zeyd /Üstaz Zeyd’ kod adlı en önemli sözde üst düzey yöneticisi olduğu iddia edilen Beşar Hattab Gazal Al-Sumaidai’nin de aralarında bulunduğu 3 sanığın yargılandığı davada karar çıktı.

Mahkeme, DEAŞ’ın Türkiye’de yakalanan ve ’Ebu Zeyd /Üstaz Zeyd’ kod adlı en önemli sözde üst düzey yöneticisi olduğu iddia edilen Beşar Hattab Gazal Al-Sumaidai’nin de aralarında bulunduğu 3 sanığı, Al-Sumaidai’yi ‘silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek’ suçundan 17 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balkanlar ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerle gerçekleştirdiği söyleşide, Emniyet Genel Müdürlüğü ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve MİT İstanbul Bölge Başkanlığı'nın terör örgütü DEAŞ'ın sözde en önemli üst düzey yöneticileri arasında yer alan ‘Ebu Zeyd /Üstaz Zeyd' kod adlı terörist Beşar Hattab Gazal Al-Sumaidai'nin Türkiye'de yakalandığını açıklamıştı.

Sanık Sumaidai'nin de aralarında bulunduğu 3 sanığın yargılandığı dava İstanbul 23.Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlandı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Beşar Hattab Gazal Al-Sumaidai ile Azzam Ali Hussein Al-Neama Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. 

"IRAK'TA ETKİN BİR İSİM’’

Duruşmada savunma yapan sanık Azzam Ali Hussein Al-Neama, "Ben herhangi bir örgüt üyesi değilim. Bu şahısla bir sorun yaşadım, şahıs da Irak’ta etkin bir isim bu yüzden benim hakkımda böyle bir şey oldu." diyerek tahliyesini istedi.

"ÜYE OLMAK ANLAMINDA DEĞİLDİ"

Sanık Beşar Hattab Gazal Al-Sumaidai ise savunmasında, ‘’Ben Irak’ta bir elektrik şirketinde memurdum, yardımcı mühendistim. Benim maaşım bin dolar kadardı hiçbir şeye muhtaç değildim. Mühendisliğimin yanı sıra aynı zamanda dini eğitimler de aldım ve Türkçe karşılığı ‘Diyanet İşleri’nde gönüllü olarak ücret almadan dersler verdim. 2014’de DEAŞ, Musul’u ele geçirdi, oraya hakim oldu. Burayı ele geçirdikten sonra bütün okulları, üniversiteleri, Türkçe karşılığı ‘Diyanet’e bağlı okulları ele geçirip hüküm sürdüler, benim bunlarla hiçbir şekilde alakam yoktu. Çalışmak zorunda kaldığım müessesede ‘mezalimler’ yeri vardı. Halk tarafından 100 kişi mezalimler konusunda seçildi. Zulme uğrayan kişiler burada şikayetlerini bize söylüyorlardı, DEAŞ ise bir heyet göndererek bu şikayetleri bizden alıyordu. Bu DEAŞ’e katılmak, üye olmak anlamında değildi’’ dedi.

"İNFAZ EMRİ VERİLDİĞİNİ ÖĞRENİNCE İSMİMİ DEĞİŞTİRDİM"

Sanık Sumaidai savunmasının devamında, "Şikayetleri alıyorduk ancak sadece yüzde 20 kadarı çözülebiliyordu. Baktım ki zulümler, şikayetler çözülmüyor hastalığımı bahane ederek örgütün hakim olduğu bölgeden eşim ve çocuklarımla kaçtım, Türkiye’ye geldim. Burada ismimi değiştirdim. Bunun sebebi de DEAŞ’den kaçan insanları öldürüyorlardı, benim ismim için de infaz emri verildiğini öğrenince ismimi değiştirdim. Hayatım boyunca hep barışçıl insandım. Arapça şiirler yazarım, Edebiyatçıyımdır. Hayatım boyunca silahı dahi tanımamışımdır. Askerliğimi bile bedelli yapmışımdır. Türkiye’ye bu anlamda gönül rahatlığıyla şimdiye kadar 104 kişiden fazla şahsın ismin verdim. Ben bu örgütten nefret ediyorum. Çocuklarımın hayatı için yardım edebileceğim başka ne varsa da yardım etmeye hazırım’’ dedi..

Sanık Makaram Taha Ali ise savunmasında masum olduğunu idida etti. Şuçlamaları kabul etmediğini söyleyen Ali beraatını talep etti. Son sözleri sorulan sanıklar, tahliyelerini ve beraatlarını istedi.

17 YIL 6 AY HAPİS CEZASI

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Al-Sumaidai’yi ‘silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek’ suçundan 17 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
Sanık Makaram Taha Ali’nin ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan yeterli delil elde edilemediği gerekçesiyle beraatına hükmeden heyet, sanık Azzam Ali Hussein Al-Neama’nın ise dosyasının ayrılmasına karar verdi.

İDDİANAMEDEN

İddianamede şüpheli Azzam Ali Hussein Al-Neama’nın ‘anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Şüpheli Makaram Taha Ali’nin ise ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Düzenleyen:  - GÜNDEM
Kaynak: İhlas Haber Ajansı
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...