Skandal, 120 ülkede mahkemeye taşınacak

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’ân-ı kerim yakılmasına ilişkin “Göndereceğimiz mektuplarda İslam dininin barış dini olduğuna yönelik bazı âyetlere de yer vereceğiz” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş medya temsilcileri ile bir araya geldiği sohbet toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Ali Erbaş, İsveç’te Türk Büyükelçiliği önünde Kur’ân-ı kerim yakma küstahlığını uluslararası hukukun gündemine taşıyacaklarını ifade etti. Erbaş’ın açıklamasından öne çıkanlar şöyle: İsveç’te yüce kitabımız Kur’ân-ı kerime karşı yapılan düşmanlığı bir kez daha lanetlemek istiyorum. İsveç’in NATO’ya girmesini istemeyen kesimlerin destekledikleri bir provokasyon olabilir diye düşünüyorum. Onlar hangi amaçla yapmıştır, niçin engel olunmamıştır bunların pek çok cevabı olabilir. Ama hangi amaçla olursa olsun kınanması lanetlenmesi gerekir.
TAVRIMIZI GÖSTERECEĞİZ
Çalışmalara başladık. Çeşitli kesimlerin temsilcilerine bir mektupla ulaşacağız. Çarşamba günü İslam İşbirliği Teşkilatı’na mensup din işleri bakanları ile çevrimiçi bir toplantıyı planlıyoruz. Avrupa ülkelerindeki İslamofobik hareketlere tepkimizi göstermeye gayret edeceğiz. Pazar sabahı 90 bin camide milletimizin sabah namazı buluşmasında halkımızı tepkiye davet ettik. Bu çok önemli yankı oluşturdu. Pazar günü birim amirlerimizle önemli bir toplantı yaptık. Dünyanın çeşitli yerlerinde 120 ülkede Başkanlığımızın ataşelikleri var. Bu ülkeler nezdinde mahkemelere başvurma kararı aldık. Bu şekilde eylemimiz olacak. Çeşitli inanç önderlerine mektup yazarak İslamofobik eylemlere karşı duruş sergileme noktasında tavrımızı göstereceğiz.
Göndereceğimiz mektuplarda İslam dininin barış dini olduğuna yönelik bazı âyetlere de yer vereceğiz. Neler yapabiliriz diye de iki gündür istişareler sürdürüyoruz. Doğrusu Hristiyan dünyadan tepki mahiyetinde bir şey duymadık şu ana kadar…
BİR FAYDA GETİRMEZ
Avrupa’nın birçok yerinde İslamofobik saldırılar görüyoruz. Cami saldırısı veya Kur’ân-ı kerime saldırı şeklinde ortaya çıkıyor. Belki yakma şeklinde olmuyor ama çeşitli hakarete varan yaklaşımlar söz konusudur. Bunun ne Avrupa ne de dünyaya bir fayda getirmeyeceğini her vesileyle söylüyoruz. İslamofobi uydurulmuş bir kavram. Korkutan İslam demek… Bugün böyle kelimeler oluşturacak olursak başka inançlardan da oradan kaynaklanan kavramlar oluşturabiliriz. Bu olaylar İslamofobi kavramını aşmış, anti-İslam, İslam karşıtlığı durumuna gelmiştir.
ORADA KUR’AN OKUYACAĞIZ
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, saldırının yapıldığı yerde Kur’an-ı Kerim okunacağını açıkladı. Erbaş, “Bu bir kötülüktür. Bunu hayra dönüştürmek de bizim işimizdir” dedi.
Herhangi bir siyasi anlayışın camilerimizde veya benzer yerlerde faaliyet yapmasına fırsat verilmemesi konusunda hassasiyetimizi dile getiriyoruz. Önümüzdeki hafta müftüler toplantısında bu konuda hassas olmamız gerektiğini ifade edeceğiz.
BAŞÖRTÜSÜ TARTIŞMALARI
Geçmişte başörtüsü konusunda büyük acılar yaşandı. Meclisten çıkar, referanduma sunulmaz diye düşünüyorum. Milletimiz bu konuda duyarlıdır.
AİLE TOPLUMUN TEMELİ
Aile, toplumun özü ve temelidir. Toplumu ayakta tutacak bütün değerler, ancak sağlıklı ve sağlam temeller üzerine inşa edilmiş ailede öğrenilir. Başkanlığımız, aileyi tehdit eden, insanı inciten, yaralayan ve insanlığın onurunu hiçe sayan her türlü şiddetin karşısında durarak, sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyor.
HAC KURASI ŞUBATIN İLK HAFTASI
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş: Hac için başvuru sayısının katlanarak arttığını görüyoruz. Hakkaniyete uygun uygulama olarak katsayıya dayanan kura yöntemiyle tespit ediyoruz. Başka ülkelerinin hac yöneticilerine bu konuyu anlattığımızda bizden bu sistemi öğrenmek istiyorlar. Bu sene 65 yaş dâhil 83 bin 430 hacı adayımızı ağırlayacağız. Yoğun talep üzerine başvuruları 31 Ocak’a kadar uzattık. Kuraları şubatın ilk haftasında çekeceğiz.
"ELEŞTİRİLER BİZİ GÜÇLENDİRİR"
Diyanet İşleri Başkanı: Büyük bir teşkilatız, hâliyle eleştiriler olacaktır. Eleştiri bizi güçlendirir olumlu manada eleştiri olursa. Ama yıkıcı, tahkir edici manada, yalana dönük düşmanlık içeren birtakım ifadeler olursa bunun kimseye faydası olmaz. İftira ve yalana dönük haberler bizim barış ortamımızı bozuyor. Barışın bozulduğu ortamın herkese zararı olur… AKİF BÜLBÜL'ÜN HABERİ