Polis akademisinde Covid-19 raporu: Biyolojik terör tehdidi artabilir

Polis akademisinde Covid-19 raporu: Biyolojik terör tehdidi artabilir

GÜNDEM Haberleri

Salgın sonrasının değerlendirildiği raporda; terör örgütlerinin koronavirüs ile mücadele eden devletlerin bu alandaki zayıflığından faydalanarak eylemlerinde biyolojik silahlar kullanabileceği uyarısı yapıldı.

Polis Akademisi Başkanlığınca “Covid-19 Salgını ve Sonrası Psikolojik ve Sosyolojik Değerlendirmeler” başlıklı rapor hazırlandı. Çin’in Vuhan şehrinden 2019’un aralık ayında başlayan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınının etkilerinin, sosyoloji ve psikoloji disiplinlerinin penceresinden ele alındığı raporda, salgın sonrasında toplumsal yapıda ve psikolojik düzeyde ortaya çıkabilecek değişimlere ilişkin bazı öngörülere yer verildi. Pandeminin psikolojik etkilerinin, “sosyal ilişkiler”, “belirsizlik” ve “hayati kırılganlık” olmak üzere üç boyutta değerlendirildiği raporda, Covid-19 ile insanların hayatına giren fiziksel izolasyon ve monoton aktivitelerin, sosyal ilişkileri olumsuz etkilediği ifade edildi. Raporda, fiziki izolasyon sürecindeki tekdüze hayat tarzı ve salgındaki belirsizlik etkileriyle süreç içerisinde bazı insanların komplo teorilerine daha fazla inanabileceklerine, bireyler arası şiddetin yanı sıra zihinsel, duygusal bozukluklar ve davranış bozukluklarında artış görülebileceğine dikkat çekildi.
İnsanların bu süreçte hayati kırılganlık (ölüm dehşeti) ile yüzleşmek zorunda kaldıkları belirtilen raporda, kısa vadede insanların kişisel hayatta kalma mücadelelerine odaklanırken aynı zamanda kültürel değerlerine daha sıkı bağlanmalarının beklenebileceği bildirildi.

GÜVENLİK TEKNOLOJİLERİ ÖNEM KAZANACAK
Ülkelerin salgına bağlı sağlık sorunları karşısında düştükleri zayıf durumun, tehdit tanımlamalarında ve güvenlik yaklaşımlarında belirgin bir değişimi beraberinde getireceğine işaret edilen raporda, şu değerlendirmelere yer verildi:
Bu değişim iki yönlü olabilir. Terör örgütleri, devletlerin bu konudaki zayıflığını değerlendirerek kendi açılarından bu durumu bir avantaja dönüştürebilir ve gelecek yıllarda terör eylemlerinde biyolojik silahlara yer verebilirler. İkinci olarak terör örgütlerinin bu tür yollara başvurma ihtimalinin belirmesi, devletlerin tehdit anlayışlarında değişimi beraberinde getirebilir. Bu değişim, intihar bombalarının güvenlik anlayışı ve güvenlik teknolojileri üzerindeki etkisine benzer bir etkiyle kendisini gösterecektir. Nano-teknolojinin, biyokimyasal temelli teknolojilerin ve yapay zekânın kullanıldığı güvenlik teknolojilerinin büyük önem kazanacağı söylenebilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...