Öğretmen eşini sırtında emekli etti

Onların hayatı fedakârlığın, sabrın ve sadakatin hikâyesi...38 yaşındayken kas hastalığı sebebiyle tekerlekli sandalyeye mahkûm olan emekli öğretmen Recep Çapacıoğlu (54) hayata eşi ve çocuklarıyla bağlandı. nbsp;
1957 yılında Çankırı'nın Ilgaz ilçesinde doğan Recep Çapacıoğlu, 1980'de aynı ilçeden Fahriye Çapacıoğlu (50) ile hayatını birleştirdi. Bu evliliklerinden üç cocuğu oldu. Görevi sebebiyle Anadolu'nun çeşitli vilayetlerini gezen Çapacıoğlu'nun tayini son alarak İstanbul'a çıktı.
Ancak Küçükçekmece Taştepe İlköğretim Okulunda çalışırken, kolunda, belinde ve ayaklarında sürekli ağrı hissetmeye başladı. Ağrılar zamanla vücudunun bütün bölgelerini sardı. Recep Öğretmen, hastaneye gittiğinde kas hastası olduğunu, rahatsızlığının tedavisinin bulunmadığını öğrendi. Istırabına aldırmadan okulunun yolunu tuttu. Fakat bir süre sonra yürüyemez hale geldi ve tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu. Ama görevini bırakmadı.
Fahriye Çapacıoğlu, eşini sırtına alıp okula getirip götürdü.
Teşhisin iki yıl sürdüğünü belirten Çapacıoğlu, şunları söyledi: "Genetik olduğunu söylediler. Oysa ailemizde örnekleri yok. Hastalığının ismini ilk defa doktorlardan öğrendim. Başta bu durumu kabullenemedim. 8 yıl boyunca görev yaptığım okula, eşim götürüp getirdi. Yükümü çekti. Yanımdan hiç ayrılmadı. Çocuklarım da fedakârlık yaptı. Hayattaki tek tesellim eşim ve çocukarım oldu. Kendimi şanslı hissettirdiler. Engelleri sevgiyle aştık."
Ev hanımı Fahriye Çapacıoğlu ise hayatını eşine adamaktan hiç pişman olmadığını söyledi. Çapacıoğlu "Nikah masasında, iyi günde kötü günde birbirimizden ayrılmayacağız, diye yemin ettik. Şimdi engelli diye eşini, çocuğunu terk edenleri görünce çok üzülüyorum. Hiçbir zaman yük hissetmedim. Allah'ın takdiri bu. Millet çocuklarını okula götürdü, ben de eşimi. Sınıfa indirdim çıkardım. Çıkıştı onu bekledim. Emekli olduktan sonra kendi eve kapattı. Üç yıl hiç çıkmadı. Ama tedavi görünce onu da aştık" dedi.

##tgvideo##

BİR ASANSÖR NELERE BEDEL!
Recep Çapacıoğlu, emekli olduktan sonra kendini eve kapattı. Üç sene hiç dışarı çıkmadı. Çapacıoğlu şöyle dedi: "Evde asansör yoktu. Mecburen eşimin ve çocuklarımın sırtında gitmem gerekiyordu. Bu çok zor geliyordu. Sonra asansörlü eve geçtik. Şimdi çok özgür hissediyorum kendimi. Bir asansör beni hayata bağladı. Kimse engelinden dolayı utanmasın, çıksın dolaşsın, hayata karışsın" dedi.