Nevruz, bayram olsun mektubu

İkinci İmralı heyetiyle görüşen Öcalan'ın çözüm sürecine yönelik hazırladığı mektup, dün devlet görevlileri tarafından BDP Genel Merkezi'ne iletildi. Beyaz bir zarf içinde teslim edilen mektup, BDP tarafından Kandil ve Avrupa'ya iletilecek. 20 sayfadan oluşan mektupta, ağırlıklı olarak Kürt meselesinin tarihi süreci ve gelinen noktaya ilişkin uzun tahliller yer alıyor. Mektupta, Öcalan'ın Türkiye'nin, Avrupa Yerel Yönetimler şartına getirdiği çekinceleri kaldırmasını istediği gelen bilgiler arasında. Ayrıca, yeni anayasada etnik ve dini referanslara vurgu yapmadan, genel bir vatandaşlık tanımına yer verilmesi yönündeki beklentilere de dikkat çekiliyor. Beklentiler, mektuplara Mart sonuna kadar cevap gelmesi yönünde. Bu süre içinde en kritik tarih ise 21 Mart yani Nevruz. Nevruz'un sakin geçmesi, sürecin olumlu ilerlemesinde önemli bir eşik olarak görülüyor. Eğer Öcalan'ın sunduğu yol haritası taraflarca uygun bulunursa toplu bir deklarasyon açıklanması bekleniyor. Bu süre içinde İmralı'ya yeni bir heyet daha gidecek. Öcalan'ın mektubunda üç aşamalı bir plan sunduğu da kaydediliyor.Planın ilk aşaması, Türkiye'deki PKK unsurlarının Kuzey Irak'a çekilmesi. Bunun için atılacak ilk adım örgütün hazirana kadar eylemsizlik kararı alması olacak.
İkinci aşama, sürecin sağlıklı yürütülmesi için bir alt yapı oluşturmak. Meclis'te bir komisyon kurulması da gündemde. Komisyon, süreçle bağlantılı olarak yapılması gerekenleri, yasa ve mevzuattaki değişiklikler gibi konuları ele alacak. nbsp;
Meclis komisyonuna paralel olarak Sivil Toplum Kuruluşları'nın oluşturacağı ayrı bir komisyon ise doğuda ve batıda toplumun değişik kesimleriyle görüşecek, çekinceleri ve kaygıları değerlendirerek görüşlerini meclis komisyonuna sunacak.
Üçüncü aşama ise normalleşme dönemi... Mahmur'un yeniden düzenlenmesi, Kuzey Irak'taki PKK unsurlarından suça karışmayanların ailelerinin yanına dönmelerinin sağlanması bu dönem için öngörülen adımlar arasında. Suça karışmamış örgüt üyelerinin Türkiye'de suç kaydı yok. Var olan yasal prosedürler ile dönüş sağlanabileceği değerlendiriliyor.