MİT, casusluk cihazlarını sergiliyor

Türk istihbarat tarihinin farklı zamanlarına ait bazı doküman ve ekipmanların sergilendiği MİT’in Sanal Müze Koleksiyonu’nda yer alan gizli dinleme, görüntüleme ve mesajlaşma metotları istihbarat dünyasının bir dönemine ışık tutuyor. MİT operasyonlarıyla ele geçirilen casuslar Kerim Manukyan ile Muzaffer Çengil’in hizmet ettikleri yabancı gizli servislerle haberleşmede kullandıkları “sigorta kutusu” ve “kod kılavuzu” serginin dikkat çeken casusluk malzemeleri arasında yer alıyor. Soğuk savaş döneminde Avrupa ülkelerindeki Türk büyükelçiliklerinde ele geçirilen gizli dinleme ve gözetleme malzemeleri ise ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Sanal müzede 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde MİT Kampüsü’nde hedef alınan araçlardan biriyle DEAŞ’e karşı sınırda yürütülen operasyonda hasar gören zırhlı aracın fotoğrafları da yer alıyor. MİT’in internet sitesi www.mit.gov.tr’de “90 sene 90 nesne” adıyla yer alan Sanal Müze Koleksiyonu’nda operasyonel faaliyetlerde kullanılan malzemeler, görüntüleme ve haberleşme cihazları, dinleme ve telsiz sistemleri, kurumsal malzemelerle Teşkilatın kuruluşundan sonraki sürece ait, bir kısmı Osmanlı Türkçesi ile yazılmış, dokümanlar da bulunuyor.
İşte onlardan bazıları:

Ayakkabı topuğunda dinleme cihazı
Türkiye aleyhine casusluk faaliyetinde bulunan bir kişiyi yakalayan MİT personeli yaptıkları incelemede, ayakkabısının topuğuna yerleştirilmiş gizli bir mikrofon tespit etti. Yapılan araştırmada söz konusu mikrofonun bir ortamda yapılan görüşmenin, ortam dışındaki herhangi bir yerden canlı olarak dinlenebilmesine olanak sağladığı belirlendi.

Asıl işlevi: Parmak izi mukayese
Parmak izi görüntüsünü büyütme cihazı. Vaka mahallinde bulunan izi ve şüpheli parmak izini kıyaslamak için, MİT tarafından 1970-1990 yılları arasında kullanılmıştır.

Doküman kopyalama çantası
Gizli dokümanları kayıt altına almak için kullanılan çanta portatif bir fotoğraf stüdyosu gibi. İçinde fotoğraf makinesi ve ışık düzeneği bulunuyor. Gizli dokümanın hızlı bir şekilde görüntülenmesi sağlanıyor.

Basit bir tuğla değil!
1976 yılında Avrupa’daki bir büyükelçiliğimizde ele geçirildi. Tuğlanın renginin diğerlerinden farklı olması sebebiyle anlaşıldı. İçerisinde uzaktan kumanda edilebilen telsiz verici ve bataryalar tespit edildi.

Casus taşı
Bilgilerin saklanması ve mesajların iletilmesi için kullanılmış. Bulunduğu bölgenin coğrafi şartlarına uygun renk ve şekillerde tasarlanmış.