Kılıçdaroğlu, 'Sarıgül adım atısın, onun yeri CHP'dir'

Kılıçdaroğlu, 'Sarıgül adım atısın, onun yeri CHP'dir'

GÜNDEM Haberleri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kulislerde konuşulan Mustafa Sarıgül'ün AK Parti'ye geçeceği söylentilerine yanıt verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kulislerde konuşulan Mustafa Sarıgül'ün AK Parti'ye geçeceği söylentilerine yanıt verdi. Kılıçdaroğlu Sarıgül için 'Ben sosyal demokratım diyorsa' onun yeri CHP'dir' dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Habertürk TV'de Enine Boyuna programında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün partiye katılımıyla ilgili olarak "Mustafa Sarıgül'ün durumu bir başvuru olmadığı için Parti Meclisi'nde görüşülmedi. Sarıgül'den partiye dönüş için adım bekliyoruz. Eski hastalıklardan partinin arınması gerekiyor. Bölünme, hizipçilikle geliyorlarsa kimse gelmesin" dedi. Sarıgül'ün bu yönde bir kararı var mı yok mu bilmiyorum. Fakat kendisi 'ben sosyal demokratım' diyorsa onun adresi CHP'dir o zaman, bu kadar açık.
HERKES GİYİMİNDE ÖZGÜR
Herkes giyiminde kuşamında özgürdür. Onu inancı nedeniyle takıyorsa ona saygı duyuyoruz. Başörtüsünün siyasetin gündemine getirilmesini asla doğru bulmuyorum. İstanbul'da merdiven altı atölyelerde, binlerce kadın başörtülü kadın çalışıyor. Yüzde doksanı sigortasız. O kadınları sorunlarıyla ben ilgileniyorum. Ben ayırım yapıyor muyum? Hayır. Yine benim inandığım bir şey var; en büyük günahın bize kul hakkı yemek olduğunu öğretmişler. Ankara'da bir demir kafes vardı, kimin parasıyla yapıldı? Bizim paramızla yapıldı. O kafes yine bizim paramızla yıkılıyor.
Türkiye yıllar yılı çok boş bir tartışmaya sürüklendi türban konusunda. Biz özgürlüğü savunuyoruz. Evrensel batı kulübünde yani bizim üye olduğumuz toplulşukta hangi tür özgürlük ve demokrasi varsa hepsinin altına imzamızı atıyoruz.
BAŞÖRTÜSÜ İLE İLGİSİ YOK
30 Ağustos resepsiyonuna katılmamamın başörtüsü konusu ile bir ilgisi yok. Kaldı ki, stadyumda hanımefendiyle karşılaştık ve tokalaştık. Bu konuları Türkiye'nin aşması gerekiyor.
SİYASETTE YENİYİM
Karizmadan kastedilen halka doğruları söylemekse, ben bunu kendimde görüyorum. Çünkü siyasete girerken "Hangi koşulda olursa olsun halka doğruları söyleyeceğim" dedim.
Bizim çok iyi bildiğimiz bir laf var: Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar diye... Ben dokuz köyden de kovsalar 10. köye gidip yine doğruları söyleyeceğim.
Bazen söylediğim şeyler benim tabanımı da kızdırıyor, bunun da farkındayım. Ama bir şeyin farkındayız, halka doğruları söylemek zorundayız. Bu bir karizma yaşatır mı bilmiyorum ama halka gideceğiz, halk seçimlerde kararını verecek. Halkın dediğine saygı duyacağız. Halkımızın sağduyulu olduğuna inanıyorum. Ben siyasette yeniyim. Bizim de eskiklerimiz, yanlışlarımız olabilir. Fakat ben eleştirilere hep olumlu yaklaştım.
AYGÜN PARTİ BİLGİSİ DIŞINDA GİTMİŞ
Bana davetiye geldiğinde ben Adnan Keskin'e iki arkadaşımı görevlendirelim, törene katılsınlar demiştim. Daha sonra çatışma olunca Adnan Bey bu kişiler katılmasınlar dedi, ben de tamam dedim. Daha sonra Sinan Aygün, törene katıldığını arayarak haber verdi.
Hüseyin Aygün, parti bilgisi dışında gitmiş. Cemevinin temelinin atılması konusunda, ben siyasetçilerin dini alanların temeli atılırken siyasate malzeme edilmesini doğru bulmuyorum. Çünkü o bölgeler insanların Allah'a kendilerini en yakın hissettikleri alanlar. İktidar cemevlerini ibadet yeri olarak görmüyor. Bu da yanlış! Yeryüzü ibadet yeriyse ben her yerde ibadetimi yapabilirim. Kafamızdaki tabuları yıkmak zorundayız. Tüm miting alanlarında şunu söyledim; siz yurttaş olarak ibadetimizi yerine getireceğim ama önümde şu engel var derseniz ben sizin için her alanda yardımcı olacağım.
Din siyeset konusu olmaz. Anne babamızı seçmek konusunda özgür müyüz? Hayır. O zaman mezheplerimizi de seçme konusunda bir seçme şansımız yok.
ÇOK UMUTLUYDUM
Ben çok umutluydum. Türkiye Batı içinde çok cazip bir ülke. Olimpiyatlar barış demek aslında. Eğer sizin ülkenizde çatışma varsa size biraz kaygıyla yaklaşmış olabilirler. Ama ben Olimpiyatların Türkiye'ye gelmemesinin başka olaylara bağlanması gerektiğine inanıyorum. Sizde demokrasi, özgürlük olacak, kentin yeşilliği, trafik düzenlemesi olacak. Pek çok parametreye bağlı yani.
Japonya ile Türkiye ile kıyasladığımızda bizde duran adam durdu, polis gitti çantasını aradı neden duruyor diye. Çok saçma bir şey. Oysa bu o kişinin anayasal hakkı!
GENÇLERE HOŞGÖRÜLÜ DAVRANMAK GEREKİYORDU
Gezi protestolarına katılan gençlere hoşgörülü davranmak gerekiyodu ama yapılmadı. Ama ne oldu? Bu gençler Başbakan'a diz çöktürdüler. Bu sadece bizim ülkemizde değil tüm dünyada böyle oldu. Demokrasi istemek ne zamandan beri suç oldu? Bu tablo aslında Türkiye'nin özgürleşmesi açısından çok önemli bir sonuç doğuruyor. Ülke nüfusunun yarısı genç ise, bu gençlerin isteklerini dinlememiz gerekiyor. Bizim gençliği anlamda yetersiz kaldığımız itiraf edeyim. Gezi olayları gençliğin apolitik olmadığını ortaya çıkardık. Biz de kendi payımıza düşen dersi çıkardık. Daha önce bir manifesto yayınlamıştık, son olaylarla bu manifestonun büyük ölçüde örtüştüğünü gördük.
CHP'Yİ ONLARA AÇIYORUM
O gençler tek bir grup değil, biz ekipler kurduk birçok ilde onlarla buluştuk, konuştuk. Gençler, CHP'yi değiştirin dediler. Daha renkli bir parti olsun dediler. Açık çağrı yapıyorum; bütün gençleri CHP'yi kendi istemleri doğrultusunda değiştirmek istiyorlarsa CHP'yi onlara açıyorum, gelsinler. Her alanda görev yapabilirler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...