Hayat böyle Selçuk Yula sıra geliyor her kula

Hayat böyle Selçuk Yula sıra geliyor her kula
GÜNDEM Haberleri

Türk futbol tarihi Bordeaux maçını ilk zafer olarak kaydeder… O maçtaki 3 futbolcu genç yaşta hayatını kaybeder…

Nasıl bilirdiniz?
Hazırlayan: Sadık Söztutan
sadik.soztutan@tg.com.tr


Stil sahibiydi.Futbolculuk kariyerinde attığı penaltılar "özeldi."
Hafifçe dokunduğu top tıngır mıngır giderdi kaleye... Öyle ki, ters köşeye yatan kaleciler biraz çevik olsa, kalkıp diğer tarafa giden topa yetişmeleri mümkündü!
Sanki gündelik bir işmiş gibi, penaltı atarken gerilmezdi bile... Kalecinin beynini okur, dokunurdu topa... Sanki zaman durur... Ağırlaştırılmış çekimle seyrederdik topun kaleye, kalecini ters köşeye gidişini... kitabını yazmıştı bu işin...
Hatta, "Bir gün bir penaltı atacağım, top çizgiyi geçecek ama ağlara değmeyecek" iddiasında bile bulunmuştu :)


OTOBÜS ŞOFÖRÜ
"Yeleleri" fulelerini zenginleştirirdi. Gösterişli koşardı.
Zaten onu yurt dışına "ihraç eden" şey Fenerbahçe'deki 64, Milli Takımdaki 21 golü değil, bu özel stiliydi.
Almanya'daki (Blau Weiss) macerasının esprilere konu olması, yarım yamalak oynadığı 11 maç ve Türkiye'ye dönüş, çöküşün de başlangıcı oldu.
(Blau Weiss'te iken "Selçuk kadroya giremiyor ama takım otobüsünü kullanıyor" diye yazılmıştı.)




MUTLULUK SATIN ALINMIYOR
Sahada "balet" gibi topla dans eden Selçuk Yula'nın bir "balerin"le evlenmesi normaldi!
Balerin Pıtırcık Akerman'la bu "deneme" uzun ömürlü olmadı. (Daha sonra Sema hanımla mutluluğu buldu, bir de dünyalar güzeli kızı oldu, Nazlısı.)




DEMİR BİR İZ
Galatasaraylı İsmail Demiriz milli takım kampında bir idmanda ayağını kırdıktan sonra bir daha kendini toparlayamadı. İsmail'le yollarının bir kez daha kesişeceği kimin aklına gelirdi?




"DÜŞMANIN" KOLLARINDA
Sarıyer'de "debelenen" kariyer doksanların başında tamamen yere serildi.
Maddi olarak da zor durumdaydı bir zamanların kralı.
Hiç beklenmedik bir kapı açıldı önüne: Milli Takımdan hocası Mustafa Denizli, başında bulunduğu Galatasaray'da yönetimi ikna ederek 33 yaşındaki Selçuk'u, "en nefret ettiği" kulübe, Galatasaray'a getirdi.
Selçuk Yula bir yıl boyunca Galatasaray'ın kulübesinde Mustafa Denizli'nin yanında oturarak parasını aldı. (Sadece 4 maçta sonradan girdi, 1 gol attı).




NAZAR MI DEĞDİ?
Biraz gerilere gidelim.
Tarih 11 Eylül 1985... Türk futbolunun o güne kadarki en büyük başarısına imza atılıyor. Hem de Türkiye'den çok uzakta bir yerde…
Fenerbahçe, Şampiyon Kulüpler Kupası 1. tur ilk maçında dönemin efsane takımlarından Fransız temsilcisi Bordeaux'u Fransa'da Selçuk Yula, Şenol Çorlu ve Hüseyin Çakıroğlu'nun golleriyle 3-2 mağlup ederek tarihî bir zaferin başrol oyuncuları olmuşlardı. O maçta golleri atan iki futbolcunun, hatta o maçta forma giyen 11 futbolcudan 3'nünün genç yaşta ölmesi "Nazar mı değdi?" dedirtti birçok insana…
(Erdoğan Arıca 57, Hüseyin Çakıroğlu 29, Selçuk Yula 53 yaşında öldü.)




EKŞİ SÖZLER
Ne çok laf edildi hakkında…
"Selçuk Yula gençliğimin futbol yıldızıydı... Şimdi yıldız oldu kaydı hayatımızdan..." (Gani Müjde)
"Aziz Yıldırım'ın özel kalem müdürü." (Ekşi Sözlük, slijngaard)
"Türk spor basınında (birikimin, yeteneğin, kalemin yoksa, fanatik ol, tribünlere oyna)nın başarılı bir uygulaması..." (Twitter, carlos)
"Fenerbahçe'yi çok iyi tahlil edebilen, demagoji ve slogan yüklü laflar yerine, olumlu, yapıcı eleştirileri ve gerçekçi tespitleriyle spor yazarlarının en iyilerinden biriydi." (Ekşi Sözlük, kbnk)
"Basında tribünlere oynayacak kadar bile kıvrak zekâsı olmayan kahvehane yorumcusu. Biraz üstüne gidilse (...ama biz Bordeaux'u yenmiştik fi tarihinde...) savunmasından başka diyecek bir şeyi olmayan insan." (Twitter, to live is to die)




AĞLARSA ANAM AĞLAR
- Baba, hastaneye gidelim mi, rengin soldu.
- Hayır kızım iyiyim.
- Eve gidelim o zaman…
- Ali Amcana uğrayalım…
Nazlı ile babası gezmeye çıkmıştı o akşam… Oturdukları kafede Nazlı, babasındaki değişikliği fark edince, tiyatrocu Ali Erkazan'ın yakınlardaki evine gittiler.
Ali Erkazan diyor ki:
"Dışarıda rahatsız olmuş bana geldi kızıyla. Evde kusturduk, toparladı. Hastaneye götüreyim dedim istemedi. 'Ben bir hafta önce baktırdım, kalbimde bir şey yok' dedi. Sonra taksiye binip gittiler."
Selçuk'un ağrıları devam edince, "iş işten geçtikten sonra" Acıbadem'e kaldırdılar.
Acı haber çabuk geldi. Evladı hastanede ecelle boğuşurken saniyeleri sayan anne Saniye Yula, "Allah nasip etmesin evlat acısını hiçbir kula" diye dua ederek ağlıyordu.




Nazar etme ne olur!



Hasan Doğan EURO2008'e damga vurdu ama dönüşte kalbine vuruldu; en parlak döneminde vefat etti.




Nuri Şahin ve Hamit Altıntop, 2011-12 sezonu için transfer oldukları Real Madrid'in hazırlık kampında sakatlanıp sezona başlayamadılar ve daha sonra kulüpten ayrıldılar.
gt; Sarıyerli Erdi, 1987'nin transfer rekorunu kırarak Fenerbahçe'ye geçtiğinde sakatlanıp oynayamamıştı.
gt; Bursalı Pingel'in (1994'te) 32 yaşında Fenerbahçe'ye transferi de kıskanılmıştı. Ve Norveçli daha hazırlık maçında basit bir hareketle ters basıp sakatlanarak sezonu kapattı. Gidiş o gidiş…
gt; Bir tarihte, Galatasaray'da genç bir isim öne çıktı. Herkes onu konuşuyordu. Okan Buruk, tam futbol vitrininde parlıyordu ki, bir Trabzon maçında Soner ayağını kırdı.
gt; Alman teknik adam Joachim Löw'ün başarılı Fenerbahçe'sinin başarılı savunma oyuncusu Uche, en iyi sezonunu yaşarken ayağı kırıldı.
gt; Türkiye Ligi'nden bir oyuncu Real Madrid'e gidiyordu; kim özenmezdi ki? Ama daha sezonun başında Baliç'in ayağı kırılınca bu büyük rüya başlamadan bitti.
gt; F.Bahçe-İstanbulspor maçında bütün gözler, orta sahadaki sarı-siyah formalı bir gencin üstündeydi. Muhteşem oynuyordu. Ama maçın sonunu getiremedi sahanın yıldızı Güven… Mustafa Doğan ayağını kırdı.
gt; Denizlispor 11 Aralık 2001 günü Kadıköy'de F.Bahçe'yi (2-1)'le kupadan eledi. 28. dakikada ilk golü atan Doğan Seyfi, 31. dakikada da ikinci golün pasını verdi ve maç 2-0 oldu. Bu gollerle F.Bahçe kupadan elendi. Ve Doğan Seyfi, damgasını vurduğu bu maçtan tam bir hafta sonra (17 Aralık 2001 günü) trafik kazasında öldü.
gt; Yine otuzundan sonra Fenerbahçe'ye transfer olup bir de harika frikik golleri atan, asistler yapan Metin Diyadin de makus talihini yenemedi, ayağı kırıldı.
gt; Koray Avcı Rizespor'dan Beşiktaş'a geldiğinde Milli Takıma seçildi. Ukrayna'daki ilk maçında gol attı ve sakatlanıp sahayı terk etti.



Biri yabancı 5 takımda 15 yıl futbol oynadı

Selçuk'un oynadığı kulüpler şöyle:
gt;1977-1979 - Şekerspor gt;1979-1986 - Fenerbahçe gt;1986-1987 - Blau Weiss Berlin
gt;1987-1991 - Sarıyer gt;1991-1992 – Galatasaray
F.BAHÇE'NİN BORDEAUX KADROSU:
gt; Yaşar Duran gt; Cem Pamiroğlu
gt; Abdülkerim Durmaz gt; Müjdat Yetkiner
gt; Erdoğan Arıca (57 yaşında öldü) gt; Önder Çakar
gt; Hüseyin Çakıroğlu (29 yaşında öldü) gt; Selçuk Yula (53 yaşında öldü) gt; Şenol Çorlu, gt; Dusan Pesic

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...