Hatay için 'özel' hazırlık: Güvenlik bürokrasisi bölgede karargâh kurdu

- Güncelleme:
Hatay için 'özel' hazırlık: Güvenlik bürokrasisi bölgede karargâh kurdu

Gündem Haberleri

Hükûmet, göçü durdurmak için Hatay’a özel hazırlık yapıyor. Gidenleri döndürmeye, kalanların da gitmesini önlemeye dönük hızlı bir çalışma yürütülüyor.

YÜCEL KAYAOĞLU'NUN HABERİ - Kahramanmaraş merkezli depremin vurduğu illerden biri olan ve bu nedenle de en fazla göçün yaşandığı Hatay’da demografik yapının bozulmaması için yeni tedbirler devreye girecek. 6 Şubat’taki iki depremin ardından, 20 Şubat’taki 6,4’lük depremle birlikte Hatay’daki binaların yarısından fazlası kullanılamaz hâle geldi. Bu nedenle de Hatay’dan başka illere büyük bir göç dalgası yaşanmaya başladı. Göç hareketliliğinin bölgenin demografik yapısını değiştirmesi ihtimalinin ortaya çıkması üzerine devletin ilgili birimleri anında harekete geçti. Hükûmet tarafından da depremin en fazla etkilediği illerden biri olan Hatay’dan başlayan göçün durdurulması için özel çalışma yürütülüyor. 

Hatay için 'özel' hazırlık: Güvenlik bürokrasisi bölgede karargâh kurdu

MİT BAŞKANI GİTTİ

Depremin etkilediği iller arasında en fazla göçün Hatay’dan verildiğine dikkat çeken güvenlik kaynakları “Bu ilin demografik yapısının bozulmaması lazım. Hatay’da yaşayanlar topraklarına önem verirler. Burayı terk etmek istemezler ancak şu andaki durum zorunlu göçe yola açıyor. Gidenleri döndürmeye, kalanların da gitmesini önlemeye dönük hızlı bir çalışma yürütülüyor” değerlendirmesini yaptı.  

Edinilen bilgilere göre, Cumhurbaşkanının talimatı ile MİT Başkanı Hakan Fidan başta olmak üzere güvenlik bürokrasisi de Hatay’da karargâh kurdu. Bölgede, STK’lar, milletvekilleri, kanaat önderleri ile seri toplantılar yapıldı. Göçün durdurulmasına yönelik öneriler alındı. Vatandaşlarla bire bir görüşmeler yapılarak, başta barınma problemi olmak üzere deprem kaynaklı sıkıntıların kısa süre içinde giderileceği, bu nedenle şehri terk etmemeleri yönünde telkinler yapıldı. Güvenlik bürokrasisi yabancı istihbarat örgütlerinin Hatay’da yürüttükleri faaliyetleri de yakından takip etmeye başladı. Özellikle etnik yapılar üzerinden vatandaşların kışkırtılmasına yönelik istihbarat raporları masaya yatırıldı. Alınacak tedbirler gözden geçirildi. 

“ŞEHRİN YÜZDE 60'I GÖÇTÜ"

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, deprem sonrası Hatay’dan hızlı göç yaşandığını ileri sürerek, “380 bin Hataylının telefon sinyali dışarıdan geliyor. Çocuk ve yaşlılarla 650 bin kişi eder. Hatay’ın nüfusu 1 milyon 600 bin. Şehrin yüzde 60’ı göçtü. Gidenler dönmeli. Hatay, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki kalesidir. Millî meselesidir, ülkesini seven herkesin millî meselesidir” dedi.

HASSASİYETİ KAŞIYORLAR!

Depremi fırsat bilen karanlık odaklar “Şehrin Suriyelilere kaldığı, Alevi vatandaşlarımıza yardım gönderilmediği” gibi yalanlarıla Hatay’ı karıştırmaya çalışıyor. Bazı siyasetçiler de oyuna alet oluyor. Bunlarda biri olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan “İki gündür Hatay’dayım. Hatay’dan Türk vatandaşlarının çok büyük göçü söz konusu. Suriyeli sayısı Türkleri geçmiş durumda. İlk konutların ivedi bir şekilde Hatay’a yapılması gerekir. Memleket elden gidiyor” şeklinde mesaj paylaştı. Tanju Özcan’a cevap veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu “Hatay’a gelenler kardeşlik duygularıyla yardım için seferber, hepsinden Allah razı olsun. Bazıları da tahrik için seferber, Allah bunlardan korusun. Aziz milletimizin birliği bu tahriklere asla müsaade etmeyecek. Hataylıların Hatay’a sahip çıktığına gözlerimle şahidim. Tahriki bırakın” dedi. Bu arada CHP’li Bodrum Belediyesi’nin Hatay’a gönderdiği konteynerlerin valilik tarafından kaldırıldığı iddiaları sosyal medyada dolaşıyordu. Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras “Aksine, Hatay Valiliği ile ilk günden itibaren devam eden işbirliğimiz sorunsuz olarak sürmektedir” açıklamasıyla partililerinin iddiasını çürüttü. 

"HALKI DEVLETE KARŞI KIŞKIRTIYORLAR"

Samandağlı kanaat önderlerinden Hasan Arslan, depremi nefret aracı olarak gören bir kitlenin olduğunu söyledi.  Hatay’ın sosyal medya terörü ve yayılan bilgi kirliliği konusunda özellikle seçildiğini kaydeden Arslan “Bu süreçte depremin yıkıcı etkisi kadar bu fitne kampanyası ile de mücadele ettik. Bu kara propogandayı kendisine dayanak yapan yerel idarecilerde maalesef halkı kışkırtmaktan öte iş yapmadı. Devletimiz daha olayın ilk saatlerinden itibaren var gücü ile yanımızda oldu. Hatay’da Alevi, Sünni, Kürt, Arap, Hıristiyan ayrımı olmadı. Devletimiz ve milletimiz ilk dakikadan itibaren Samandağı, Defne, Harbiye için seferber oldu. Ancak burada devlet düşmanlığına yeminli bir klik var. Onlara ne verseniz mutlu olmuyor. Halkı kışkırtıyorlar. Gerçek olan şey buraya yardım yağıyor” diye konuştu.(Yılmaz Bilgen)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...