Erdoğan'dan yargıya Galaport tepkisi: Ben böyle yargıya nasıl güveneyim?

Kadın ve Demokrasi Derneği'nin (KADEM) düzenlediği "1. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi"nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yargının verdiği gecikmeli kararlardan dış politikaya kadar eleştirilerde bulundu.
BATSIN BU DÜNYA: Fok balıklarının avlanmasını küresel bir mesele haline getirenler Filistin'de, Suriye'de binlerce insanın katledilmesine tepki vermiyor. Tek hassasiyetleri var; petrol, petrol... Hani bizim Gencebayımız diyor ya; batsın bu dünya.
HUKUK BAŞKA YASA BAŞKA: Küresel sorunların çözümünde asıl ihtiyacımız olan adalettir. Bazıları hukukla yasayı karıştırıyor. İkisi ayrı şeyler. Eğer yasa hukuka uygunsa değerlidir. Ben hukuk arıyorum, yasa benim için önemli değil. İstediğiniz kadar cumhurbaşkanı, başbakan olun, eğer adil yargıçlar yoksa durumunuz felakettir.
YARGIÇ NECİDİR: Başbakanlığım döneminde Tophane'deki Galataport'un ihalesini yaptık. Neredeyse 1 milyar dolarlık proje. İhaleden 2 yıl sonra yargı, yürütmeyi durdurma kararı verdi. Böyle bir anlayış olabilir mi? Bu yatırımcı, bu ülkenin yönetimlerine güvenip de bundan sonra yatırım yapabilir mi? Şimdi ben ülkemde bu yargıya nasıl güveneceğim? Cumhurbaşkanı ihaneti vataniye içerisinde olursa suçludur. Peki, yargıç ihaneti vataniye içinde olursa necidir? Bu vatanperverlik midir? Benzer birçok proje, benzer şekilde engellendi. Yasalar ne kadar kötü olursa olsun eğer adil bir sultanın elindeyse oradan güzel neticeler doğar. Yasalar ne kadar güzel olursa olsun eğer zalim bir sultanın elindeyse oradan zulüm doğar. Birileri cüzdanı bir yerde unutmuş. Vicdan da olmayınca netice böyle olur.
KADIN-ERKEK EŞİT OLAMAZ: Bazen erkek-kadın eşitliği diyorlar. Kadın-kadına, erkek-erkeğe eşitlik doğru olandır ancak kadının özellikle adalet karşısındaki eşitliği aslolandır. Bunu yerine getirmeliyiz. Mağdur olanın zorla mağdur eden seviyesine çıkartılmasıdır eşitlik ya da tam tersidir. Kadınların ihtiyacı olan eşitlikten ziyade eşdeğer olabilmektir. Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz. O fıtrata terstir. Çünkü tabiatları, bünyeleri farklıdır. Kadınları erkeklerin yaptığı her işte çalıştıramazsınız. Onun narin yapısına bir defa bu ters düşer. İslam dini, kadına annelik makamı verdi. Ben anacığımın ayağının altını öperdim. Anam nazlanırdı. 'Anacığım çekme ayağını' derdim, çünkü burada cennetin kokusu var. Anne makamların en yükseğidir. Bunu feministlere anlatamazsın. Çünkü onlar anneliği kabul etmiyor, böyle bir dertleri yok.
İNANÇLI İNSAN YAPMAZ: İnançlı bir insan, -sapıklardan filan bahsetmiyorum- kadına şiddet uygulayabilir mi? Çünkü, dinimiz İslam, 'sin' kelimesinden türüyor. Sin, barış demek. Bu barış dininin mensupları olarak kadına asla zulüm yapamazsın.

Erdoğan'ı isyan ettiren kararlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "İhale biteli 2 yıl oldu, yargı yeni hüküm veriyor" şeklindeki eleştirisi, tartışma konusu olan "yürütmeyi durdurma kararlarını" akıllara getirdi. Birçok davada kararın geç gelmesi, maddi ve manevi zararlara yol açtı. Bunun son örneği Manisa'nın Soma ilçesinde yaşandı. Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararı, Yırca Mahallesi'nde 6 bin zeytin ağacı kesildikten sonra verildi. Dava 1 Eylül'de açıldı, karar ise 7 Kasım'da çıktı.

Galataport'un ihalesi, 16 Mayıs 2013'te yapıldı. Mahkeme, geçen ay yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı da davalık oldu. Mahkeme, iki defa yürütmeyi durdurma kararı verdi.

3. Havalimanı'nın ÇED raporu , İstanbul 4. İdare Mahkemesi tarafından 21 Ocak'ta durduruldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı karara itiraz etti. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi, 2 ay sonra yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı.

Taksim Yayalaştırma Projesi de mahkemeye taşındı. İstanbul 4. İdare Mahkemesi, Taksim alt geçidinin açılışından 7 ay sonra yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Üsküdar Validebağ Korusu'nun yanına yapılacak cami, Samsun Sahil Yolu Projesi, Haziran 2013'te yapılan TEOG sınavı, biyometrik kimlik, bazı HES'ler, Ataköy Sahil Projesi, Mersin Otogarı, Ölüdeniz ve İztuzu plajları da yürütmeyi durdurma kararı verilenler arasında.