Erdoğan, 'Yakınımı yerlerde süründürdüler'

Erdoğan, 'Yakınımı yerlerde süründürdüler'

GÜNDEM Haberleri

Erdoğan, 'Eylemciler bir yakınımın gelinini 6 aylık çocuğu ile yerlerde süründürdü. Bira satanlar hariç esnaf çöktü. Sanatçılar nefret suçu işledi' dedi.

Başbakan Erdoğan, Taksim Gezi Parkı olaylarının ikinci haftasında eylemlere ilişkin en kapsamlı değerlendirmesini dün toplanan AK Parti Grup toplantısında gerçekleştirdi. Erdoğan, 1 saat 25 dakika süren konuşmasının tamamını eylemlere ayırdı. Erdoğan, özetle şu mesajları verdi:
EYLEMLER KABUK DEĞİŞTİRDİ: Gösteriler kabuk değiştirerek çok farklı bir noktaya ulaştı. Farklı kesimlerin meselelerine hassasiyetle yaklaştık. Bir devlet yöneticisi olarak mal, can, akıl, nesil, inanç güvenliğini sağlamak durumundayız.
YÜZDE 100'ÜN İKTİDARIYIZ: Biz farklı toplum kesimleriyle inatlaşan bir parti asla olmadık, asla böyle bir parti de olmayacağız. Yüzde 50'nin oyuyla da iktidara gelmiş olsak, kendimizi her zaman yüzde 100'ün partisi, yüzde 100'ün iktidarı olarak gördük. Ötekileştiren, ayrıştıran, farklılaştıran bir çizgiyi hiçbir zaman kabul etmedik.
EMPATİ KURACAĞIZ: Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiç kimseyle, hiçbir kesimle, onların hassasiyetlerini, kulak tıkayarak bir kenara itmedik, itmeyeceğiz. Meşru taleplere, demokratik hak taleplerine bugüne kadar nasıl dikkatle kulak verdiysek, bundan sonra da yine dinlemeye, anlamaya, empati kurmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
SAPLA SAMANIN KARIŞMASINA İZİN VERMEYİZ: Acaba ne istedikleri, ne talep ettikleri belli mi? Bu noktada, sapla samanın birbirine karıştırılmasına izin vermeyeceğiz. 10,5 yıldır farklı tertip, tezgahlarla, provakasyonlarla, siyaset mühendisliği girişimleriyle nasıl baş ettiysek, onlara karşı nasıl dik durduysak, bundan sonra da milletin emanetini aynı hassasiyetle korumaya devam edeceğiz. Biz ne kimseye dayatma yaparız ne de kimsenin dayatmasına eyvallah ederiz.
ÇEVRE KATLİAMI YAPTILAR: Çevre katliamını orada olanlar, bizzat icra etmişlerdir. Kaldırım taşlarının sökülmesi, çiçek saksılarının sökülmesi, araçların yıkılması, kamu binalarının ateşe verilmesi bunlar birer çevre katliamı değil mi? Çevre sadece yeşil bir ağaçtan mı ibarettir? Yollara, duvarlara, bina duvarlarına son derece çirkin yazılar yazılmak suretiyle tam bir ahlak, çevre faciası yaşatılmıştır. Başbakanlık ofisinin olduğu Beşiktaş'ta bir tane kaldırım kilit taşı kalmamıştır. Bu çevre katliamı değil mi? Güçleri yetse inanın o dev çınarları yıkarlardı.
TENCERE TAVA EYLEMLERİ: Araç kornoları, tencere, tava sesleriyle, gece geç saatlerine kadar atılan sloganlarla evlerinde insanlar rahatsız edilmiş, çok büyük gürültü kirliliği oluşmuştur. Bu çevre değil mi?
EKONOMİ HEDEF ALINDI: Türkiye ekonomisinin, bu olaylarla doğrudan doğruya hedef alınmıştır. Faizlerin yükselmesi, borsanın düşmesi, yatırım ortamının kötüleşmesi, yatırımcıların ürkütülmesi, Türkiye'nin imajının bozulması gayretleri, sistemli bir projeyle devreye sokulmuştur. Türkiye'ye yönelik kapsamlı bir saldırı yürütülmüştür.
GEZİ PARKI İLE DİĞER EYLEMLERE ÇİZGİ ÇEKİLEMEZ: Şu anda Taksim Gezi Parkı'ndaki eylemlerle, diğer gösteriler arasına bir çizgi çekme çabası olduğunu görüyoruz. Bir kere bu hataya hiç kimse düşmesin. Taksim Gezi Parkı'ndaki eylemler, masum, demokratik, çevreci eylemler olarak yansıtılırken, şiddet içeren diğer gösterilerin, bu eylemle ilgisi olmadığı vurgulanıyor. Durum hiç de öyle değil, kusura bakmasınlar.Türkiye'ye, Türkiye ekonomisine, Türkiye'nin uluslararası gücü ve demokramize yönelik eylemler, burada fitili ateşlenen eylemlerden dolayı bu boyuta ulaşmıştır.Türkiye'nin bir çok ilinde şiddete dönüşen eylemler, hep Taksim Gezi Parkı eylemlerinin arkasına sığınmıştır. Sandıkta çıkamayanların kendilerine alternatif yol orama gayretidir.İşte gördünüz. Çevre hassasiyeti daha farklı eylemlere amaçlara paravan mahiyeti taşımış, demokratik bir yönetime karşı illegal bir başkaldırıyı maskeleme görevi görmüştür.
İLLEGAL PAÇAVRALARI ASACAK KADAR ALÇALDILAR: nbsp; nbsp; Ankara'da yapılan Vandallıklar Taksim Gezi Parkı'ndan güç almıştır. Türk Bayrağını yakacak, Taksim meydanına illegal paçavraları devletin kurumuna asacak kadar o bölücü posterleri asacak kadar alçalmışlardır. Diyorlar ki, 'Başbakan geriyor'. Ne olacaktı? nbsp; Önlerinde diz çöküp AKM'den şu paçavraları indirin mi diyeceğiz.
BUNA SERTLİK DİYORSANIZ ERDOĞAN DEĞİŞMEZ: Zaten burada güvenlik güçlerimizin başta bu işe müsaade etmemesi gerekirdi. Kamu kurumunun içine bunlar nasıl sokulur, çatıya nasıl çıkarılır. Oradan bu tür illegal paçavralar nasıl asılır, astırılır. Bunların karşısında biz konuşunca Başbakan sert konuşuyor. Buna sertlik diyorsanız kusura bakmayın bu Tayyip Erdoğan değişmez.
AKM TEŞEKKÜRÜ: Şu anda gerek Bakanımıza, İstanbul Valimize, il emniyet müdürümüze, tüm emniyet teşkilatımıza bu (dün) sabah yaptıkları operasyon sebebiyle teşekkür ediyorum. AKM'den bütün bu paçavralar indirildi. Öyle bir tabloya müsaade
GEZİ PARKI İŞGAL ALANI DEĞİLDİR: Bu kararlılık Taksim Meydanı ile Gezi Parkı ile alakalı devam edecektir. Bunu söyledim. Kusura bakmasınlar, Gezi Parkı adı üzerinde gezi parkıdır, İşgal alanı değildir.
GEZİ PARKI KILIFIYLA OYUN OYNANIYOR: Taksim Gezi Parkı'ndaki gösteriler, asıl amacı, hedefi, asıl çıkarılmak istenen kaosu örtmek için son derece sistemli şekilde kullanılan eylemlerdir. Şu anda dahi Taksim Gezi Parkı'nda ağaçlar için çevre için eylem yaptığını düşünen vatandaşlarıma buradan özellikle seslenmek istiyorum.Taksim Gezi Parkı kılıfıyla Türkiye'de büyük bir oyun oynanmak isteniyor. Taksim Gezi Parkı bahanesiyle Türkiye ekonomisi üzerinde ağır tahribat yapılmak isteniyor. Ambalajın üzerine ağaç koyarak, çevre hassasiyeti koyarak, birileri büyüyen, güçlenen Türkiye'yi yavaşlatmak istiyor. Taksim eylemcilerinin nerede nasıl kullanıldıklarını görmelerini, nasıl bir kirli hedefin istismar konusu haline getirildiklerini idrak etmelerini özellikle rica ediyorum.
BAŞBAKAN OLARAK ÇEKİLMEYE DAVET EDİYORUM: Taksim'de şu anda eylem yapanlar, Türkiye ekonomisine, turizmine, yatırım ortamına kastedenler tarafından açık şekilde kullanılıyor. Oradaki tüm eylemcilerin, göstericilerin büyük fotoğrafı görmelerini, oynanan oyunu anlamalarını ve samimi olanları özellikle oradan çekilmeye davet ediyorum ve kendilerinden de bunu bir Başbakanları olarak bekliyorum.
BİRA SATAN HARİÇ ESNAF ÇÖKTÜ: Bunların özgürlük diye bir derdi yok. Bunlar özgürlük derken başkalarının özgürlük alanına tecavüz etmişlerdir. Niye? Şu anda Taksim'de oteller yüzde 80 boşalmıştır. İstiklal Caddesi'nde esnaf ciroları itibariyle adeta çökmüştür, bira satanlar hariç.
SİZİ ALLAH İÇİN SEVİYORUM: Yaşı 20-25 olan AK Parti öncesi Türkiye'yi tecrübe etmemiş olan gençlere de bazı hususları özellikle vurgulamak istiyorum. Ben sizi Allah için seviyorum.
Şu anda sizler 20 yaşındasınız. İstanbul'a ben belediye başkanı olduğumdan bugüne 19 yaş. AK Parti olarak, iktidarı olarak 20 yaşındaki genci alırsak 10 yaşındaydılar. Ama Tayyip Erdoğan olarak alırsanız 19 yıl geçti. Sevgili gençler; Biz Türkiye'yi gerçekten çok zor şartlar altında devraldık. 10,5 yıl boyunca da zor şartlar altında çok büyük değişimler gerçekleştirdik. Gençlerimizin bugün sahip olduğu imkanlar bundan 10,5 yıl önce hayali dahi kurulamayan imkanlardı. Bugün sahip olunan, bugün doyasıya kullanılan nice hakkı 10,5 yıl önce göremezdiniz. Gençlerimize o kadar güvendik ki üç dönem uygulamasını partimizin tüzüğüne koyduk. Kararlılıkla uyguluyoruz. Seçilme yaşını 25'e biz indirdik. Ben 18 yaşta seçilme için de çalışma yaptırıyorum. Avrupa'da oluyor da bizde niye olmasın? 18'e seçme yetkisini veriyorsun seçilme yetkisini vermiyorsun. nbsp; Tarihte bunun en önemli örneği Fatih Sultan Mehmet'tir. Burada padişahlığa kadar gitmese dahi en azından bu mecliste düşüncelerini ortaya koyar. Hem birkaç nesil olarak hem de siyasi hareket olarak zorlu süreçlerden geçtik. Genç kardeşlerimizin bizleri anlamalarını çok isterim.
BAŞÖRTÜLÜ YAKINIM YERDE SÜRÜNDÜ: Bu olaylarda bile maalesef çok önemli bir yakınımın gelinini Başbakanlık Ofisi'nin yakınında yanında 6 aylık çocuğu yerlerde süründürdüler. Kendisini, çocuğunu taciz ettiler. Bunun özgürlük mücadelesi ile ne alakası var? Bu mu çevrecilik soruyorum size?
GEZİ EYLEMCİSİ SANATÇILARA SERT CEVAP: Bunları bize yaşatan sadece devlet, statükocu siyaset değildi. Bu ülkenin bazı sanatçılarından, bazı medya kuruluşlarından, bazı sivil toplum örgütlerinden biz her daim bu muameleyi gördük. Hani bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam diyorlar ya, bu bakış sadece bugünün değil, on yılların bize bakışıdır, halkına bakışıdır. Onlara göre biz siyasetten, sanattan, tiyatrodan, sinemadan, şiirden, resimden, estetikten, mimariden anlamayız. Onlara göre biz okumamış, cahil, alt tabaka, verilenle yetinmesi gereken, yani zenci bir güruhuz. Bugün de aynı nazar, aynı anlayışla, aynı gözle bakıyorlar. Kendi yaşam tarzlarını kabul etmeyen herkese bunu yaptılar. Ama biz hiçbir zaman intikam peşinde olmadık. Bize yapılanı başkasına reva görmüyoruz. İmtiyaz olmayacak, mağduriyet olmayacak.Kimse kimsenin yaşam tartına karışmıyor ve karışmayacak. Bu ülkede isminin başında sanatçı, profesör, gazeteci sıfatı olanlar kimi siyasetçiler on yılların refleksiyle bu milleti aşağılamaktan, horlamaktan topluma ayrımcılık tohumu ekmekten lütfen derhal vazgeçsinler.
NEFRET SUÇU İŞLEDİLER: Bazı medya kuruluşlarının sorumsuzca yayınlar yaptığını gördük. Sözüm ona sanatçıların, gazeteci yazarların adeta bir düğmeye basılmış gibi, adeta bir noktadan emir almış gibi hep birlikte nasıl aynı ağızla konuştuklarını, süreci nasıl yaşadıklarını tecrübe ettik. nbsp; Kin öfkeyle ile hareket eden bu insanlar sorumsuz bir şekilde nefret suçu işlediler.
642 MİLYAR TL FAİZ LOBİSİNE GİDECEKTİ: Bunlar kapitalizmin karşısındaysa ve bunun en önemli sömürü aracı faiz ise cevap veriyorum. 10 yılda Türkiye'nin faizlerini düşürmek yoluyla yaptığı tasarruf nbsp; 642 milyar TL. Eğer 2002 yılındaki gibi kalsaydı tam 642 milyar TL nereye gidecekti faiz lobisine gidecekti. Bu durumdan faiz lobisi çok rahatsız. Ama buna rağmen faiz lobisi bu dönem de acayip nbsp; kazandı. Şu anda en büyük parayı faiz lobisi kazanmıştır. Az para değil 642 milyar TL kaybetmişler. Buna tahammül edebilirler mi? İşte biz bu hortumu kestiğimiz için içeride ve dışarıda birileri rahatsız oldu. Türkiye adeta uçuşa geçmişken bu olaylar ortaya çıkıyor. Ağaç diyerek, Topcu Kışlaşı diyerek mızrak çuvala sığmaz.
SOLCU FAİZ FİGÜRANLARI: Gezi Parkı'ndaki hukuksuz işgali Wall Street eylemine benzetiyorlar. Orada faiz lobisinin kazandığı havadan milyarlarca dolara itiraz var. Burada ise solculuk maskesi altında faiz lobisinin figüranlığı yapılıyor.
SERT KAYAYA ÇARPTILAR: Son olay 27 Mayıs 1960 öncesi merhum Menderes'e kurulan tuzağın aynısıdır. Bu son olaylar 1980 öncesi karanlık senaryonun tekrar edilmesi girişimidir. nbsp; Türkiye'de kaos oluşturarak birileri kaybettikleri imtiyazlarını geri almak istemişlerdir. Ancak o birileri bu sefer sert kayaya çarpmış, bu kez millete toslamıştır.
CHP BAŞROLÜ BECEREMEDİ: nbsp; Tabi yine bu arada CHP her zaman yaptığı şeyi tekrar yapmak istemiş ancak bu kez eline yüzüne bulaştırmıştır. Şimdi geri vitese takmak suretiyle toparlama gayretine girmiştir. CHP bu olaylarda başrolü oynamak istemiş, bunu becerememiştir Polise hakeret eden, küfür eden, gençlere para veren milletvekilleri. Gençleri anlamıyorum. O birkaç kuruşu muhtaç duruma düşmüşlerdir. Siyasi tarihin yüzkarası olma payesini elde etmişlerdir. Eylemcilerin arkasına saklanmış, yakıp yıkmaya teşvik etmiştir. CHP çamurun içinde tamamen kaybolmuştur. Genel Başkanı'nı bir kez daha istifaya davet ediyorum. CHP politikasının iflasıdır. Milletim 7 ay sonra CHP'ye bütün bu provokasyonların hesabını soracaktır.
SINAV OLDU: Yaşananlar açık bir sınav. Kimin nerede durduğu bu olaylarla gün yüzüne çıkmıştır. Bu olaylar dost ve düşmanı birbirinden ayırmak için eşsiz fırsat olmuştur. Türkiye'de egemenliğin kendisine ait olduğu vehmine kapılanlar varsa, Türkiye'nin yegane sahibi olarak görenler bundan vazgeçsinler.
HESABIMIZI SANDIĞA SAKLARIZ: Biz kimsenin karşısına yüzde 50'yi çıkarmadık çıkarmayız. Biz insanları sokağa dökmeyiz Ne yaparsak hukuk içinde yaparız. Demokrasinin verdiği haklar içinde yaparız. Hukuk içinde demokrasi içinde edep ve adap içinde mitinglerimizi yapar hesabımızı sandığa saklarız. Ankara ve İstanbul'da miting yapacağız. Derdimiz sayıları yarıştırmak, biz daha çoğuz demek için değil. Sessiz yığınların sesini duyurmak için. Marjinal örgütler karşısında kimse eziklik hissetmesin.
ENSELERİNDE OLACAĞIZ: Sadece bu olayları sonlandırmakla kalmayacak, bu provokatörlerin, bu teröristlerin de hukuk çerçevesinde her an enselerinde olacağız Hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalamaz. Polisi şehit edenlerin bu yanına bırakmadık, bırakmayacağız.
GENÇLERE ÇAĞRI: Gösteri yaparak komşusunu rahatsız edenleri sağduyuya davet ediyorum. Taksim başta olmak üzere çeşitli yerlerde gösteri yapan ve samimi duygularla oralara gittiğini kabul ettiğim gençleri özellikle buralardan ayırarak artık bu işi bitirin diyor ve gözlerinden öpüyorum. Ama bu işleri aynen terörize ederek devam etmek isteyenlere de diyorum iki ardık bu işi sona ermiştir: Bundan sonra da artık bunlara tahammül yoktur."
TEŞKİLATA GEZİ BRİFİNGİ-KUTU
Başbakan Erdoğan, Cuma günü Ankara'da toplayacağı AK Parti İl Başkanları için Taksim Gezi Parkı olaylarını anlatan 20 dakikalık görüntü hazırlattı. Erdoğan, Taksim anıtı ve AKM'ye asılan örgüt malzemeleri için "O hali sizlere o görüntülerle sunmak isterim" dedi.
ALKOL DÜZENLEMESİ MAĞDURİYETLERİ GİDERMEK İÇİN-KUTU
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanan alkol düzenlemesine de değindi. Erdoğan, "Eğer alkol kullanımına düzenleme getirdiysek, bunu birilerini mağdur durumuna düşürmek için değil, mağduriyetleri gidermek adına yaptık" dedi.
MÜEZZİNİ TEHDİT ETTİLER, GÖRÜNTÜLER ELİMİZDE-KUTU
Erdoğan, konuşmasında eylemcilerin olaylar sırasında girdiği Valide Sultan Camisi'ne yönelik tartışmalara da değindi. Erdoğan, "Ayakkabılarla camiye gireceksiniz, orada içeceksiniz ve bu ülkenin dini mabetlerine karşı bu saygısızlığı yapacaksınız çevre adına. Cami müezzinini tehdit edeceksiniz ondan sonra farklı şekilde konuşturacaksınız. Bütün görüntüler elimizde" dedi. Bir partilinin "görmezler" demesi üzerine Erdoğan "Görürler görürler" dedi.
PARTİLİYLE "DAVA" POLEMİĞİ-KUTU
Bir partilinin "Polisin anasına küfrettiler" sözüne "maalesef" diye karşılık veren Erdoğan, "CHP'nin bir milletvekili, bunlar kayıtlarda var. Polis teşkilatı davasını açtı açıyor" dedi. Aynı partilinin "ben de dava açacağım" demesi üzerine Erdoğan, "Sen dava açamazsın" dedi.
ANAYASADA SAMİMİYSENİZ YÜKLENİN BİTSİN: KUTU
Başbakan Erdoğan, konuşmasında yeni anayasa çalışmalarına değindi. Üstü örtülü olarak muhalefeti yeni anayasa istememekle eleştiren Erdoğan, "Yeni anayasaya da bunlar ayak diriyor. Utanmadan, sıkılmadan süre koyamazsın diyorlar. Ne demek. Sınırsız süresiz, böyle bir parlamento çalışması olur mu? Her şeyin bir zamanlaması var. Geri kalmış ülkeler 6 nbsp; ayda anayasa yapacak biz 1.5 yılı doldurduk hala 45 maddedeyiz. Dürüstseniz yüklenin bu iş bitsin. Hep oyalandık" dedi.
PİS KOKUDAN GEÇİLMİYOR: Gezi Parkından aldığım haberler ne biliyor musunuz. 'Gezi Parkı pis kokudan geçilmiyor'. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz.
AVM'YE UYGUN DEĞİL: KUTU
Konuşmasında Taksim projesini de anlatan Başbakan Erdoğan, "Biz bir AVM ifadesini kullandık diye aldılar sanki tek alternatif buymuş gibi konuştular. Burası AVM'ye de uygun bir yer değil. Metrekaresi olarak da böyle bir şey olmaz" dedi.
REYHANLI'NIN 1 NUMARASI-KUTU
Başbakan Erdoğan, Reyhanlı saldırısında yürütülen operasyona ilişkin de bilgi verdi. Erdoğan, nbsp; bir numaralı fail Nasır Eskiocak'ın yakalandığını açıkladı. Erdoğan, nbsp; Eskiocak'ın önceki gece 23.30 sularında Hatay Yayladağı ilçesi sınır mevkiinde ele geçrildiğini söyledi.
##tgvideo##

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...