Erdoğan Trabzon'da konuştu

Kaynak: AA
Erdoğan Trabzon'da konuştu
GÜNDEM Haberleri  / AA

Erdoğan, yapımı tamamlanan hizmetlerin toplu açılış töreninde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Öğretmen, sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniğini öğretenler değildir, 13 yıl boyunca ilim öğreten, edep, adap öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğreten, takdim edenler bu işin asli unsurudur" dedi. Erdoğan, Trabzon Meydan Park'ta düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti. Trabzon'u büyükşehir yapma sözünü verdiklerini anımsatan Erdoğan, "Bu sözümüzü tuttuk ve şimdi büyükşehir Trabzon'dayız" ifadesini kullandı. Bir Trabzon türküsünde, "Trabzon büyük şehir, oy doyamadim tadina. Uzaktan sevme olmaz gel yakına yakına" dendiğini hatırlatan Erdoğan, "Biz bir birimize o kadar yakınız ki biz toprağımızla biriz, suyumuzla, bayrağımızla biriz. Bizim ezanımız, kıblemiz, her şeyden öte gönüllerimiz bir. Allah birliğimizi daim etsin. Allah kardeşliğimizi, muhabbetimizi muhafaza etsin" temennisinde bulundu. Trabzon ile aralarında bir şifre bulunduğunu, bunun da "61" olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:


" Trabzon ne zaman fethedildi? 1461'de. Trabzon'un plakası ne? 61. Bu kardeşiniz kaçıncı hükümetin Başbakanı? 61. Bu kardeşiniz inşallah 26 Şubat'ta 60'ı tamamlıyor 61'den gün almaya başlıyor. Bunların hepsi şu anda birbiriyle uyumlu. Şimdi sizden bir başka 61 bekliyoruz. 30 Mart'ta büyükşehir Trabzon'dan büyük bir 61 bekliyoruz. Trabzon 61 diyor mu? Maşallah. 41 kere, 61 kere maşallah."


Bugün Trabzon'da tarihi bir gün yaşadıklarının altını çizen Erdoğan, toplamda sadece merkezde 537 trilyon liralık, 10 kalem ayrı yatırımı ve eseri hizmete açtıklarını söyledi.


TOKİ'nin tamamladığı, 2 bin 162 konutu, 56 dersliği, 5 ticaret merkezini, 3 camiyi, 300 kişilik pansiyonu, 8 spor salonunu ve bir futbol salonu olmak üzere 242 trilyonluk TOKİ yatırımını bugün Trabzon'a teslim ettiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, ayrıca Aile ve Sosyal Politikilar Bakanlığının TOKİ ile yaptığı sevgi evlerini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2 arıtma tesisi, 4 altyapı projesi, 5 içme suyu, ek hizmet binalarının da bugün hizmete açılacağını bildirdi.


Gençlik ve Spor Bakanlığının Beşikdüzü'ndeki 200, Of'daki 300 kişilik öğrenci yurdunu da bugün açacaklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığının tamamladığı 258 derslik, 3 spor salonu, 14 lojman ve 300 kişilik pansiyonu da hizmete sunacaklarını kaydetti.


-"Trabzon'a UEFA standartlarında bir spor kompleksini kazandırmış olacağız"


Erdoğan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Sağlık, Orman ve Su İşleri Bakanlıkları ile İl Özel İdaresi ve Trabzon Belediyesinin yatırımlarını da bugün resmi olarak açacaklarını dile getirerek, Trabzon'a, Trabzonspor'a 40 bin kişilik bir stadyum ve spor tesisi yapma sözü verdiklerini hatırlattı.


Sözlerini tuttuklarını ve yarın Akyazı Stadı ve Spor Tesislerinin temelini atacaklarını bildiren Erdoğan, "28 Haziran'da yer teslimini yaptık, dile kolay 795 bin metrekare alanı denizde doldurduk, şimdi toplumda 459 bin metrekarelik alanda stadyum tüm tesisleriyle, bir kompeks inşa edeceğiz. Sadece stad değil dikkat edin, hizmet binaları, eğitim merkezleri, spor tesisleri, Trabzon'a UEFA standartlarında bir spor kompleksini kazandırmış olacağız. İnşallah bütün bunları 230 trilyon liralık yatırımla, Trabzon ve Trabzonspor'a yakışır bir eseri, hedefimiz iki yıl içinde, tamamlayıp, sizlere teslim edeceğiz" dedi.


Başbakan Erdoğan, yatırımlarının sadece bunlarda ibaret olmadığını, yarın Vakfıkebir'de de 33 trilyon liralık, Araklı'da ise 23 trilyon liralık yatırımları hizmete açacaklarını dile getiren Erdoğan, "Trabzon'a tüm bu açılış törenleriyle, toplamda 593 trilyon liralık yatırım, hizmet ve eser kazandırıyoruz" dedi.


Eserlerin hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, emeği geçenlere de teşekkür etti.


-24 Kasım Öğretmenler Günü


Yarın kutlanacak 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne de değinen Erdoğan, "Fedekar, cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kez daha ifade edeceğiz. Bu tabii bir sembol, öğretmenlerimiz senede bir gün hatırlanacak varlıklarımız değildir" açıklamasını yaptı.


Çocukları ve torunları dışında el öptürmeyi sevmediğini dile getiren Erdoğan, "Sadece üç kişinin elini öpeceksiniz derim. Bir annenizin, iki babanızın, üç öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir. Olaya böyle bakmamız lazım" dedi.


Erdoğan, şunları kaydetti:


"Anaokulundan, ilkokuldan başlayıp, hayata atılıncaya kadar, sabırla, metanetle, büyük bir incelikle, titizlikle, insan yetiştiren öğretmenlerimize şükranlarımızı sunuyorum. Şu anda 600 bine yakın derslikte, 900 bine yakın öğretmenimiz görev yapıyor. Diyor ki Hz. Ali, 'Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.' Evet, anneye, babaya bir de öğretmene vefa, bizim boynumuzun borcudur. 12 yıl boyunca anaokuluyla birlikte 13 yıl boyunca adeta bir mücevheri işler gibi çocuğu, genci, insanı bilgiyle, beceriyle donatan öğretmenin kadrini, kıymetini bilmek, ona hakkı teslim etmek bizim boynumuzun borcudur. Şunu unutmayın, öğretmen, sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniğini öğretenler değildir, 13 yıl boyunca ilim öğreten, edep, adap öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğreten, takdim edenler bu işin asli unsurudur, diye bunu takdim ediyorum. Onların hakkını bir kenara koyamayız. Onun için her öğretmen değerlidir, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nün şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Tekrar hepsine şahsım, milletim adına şükranlarımızı ifade ediyorum."


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Başörtüsüne 'gericilik' dediler. Şimdi soruyorum sizlere bunlar uzaya mekik gönderdiler de başörtüsünün ucuna mı takıldı? Hızlı tren yaptılar da başörtüsü bu treni raydan mı çıkardı? Marmaray inşa ettiler de başörtüsü tüneli mi tıkadı" dedi.


Erdoğan, Trabzon Meydan Park'ta düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti. Türkiye'de yıllarca başörtüsünün yasaklandığını belirten Erdoğan, "Üniversitelerde başörtülüler var, kamuda başörtülüler var, Meclis'te başörtülüler var. Ne oldu, Türkiye bölündü mü, dağıldı mı, parçalandı mı" ifadesini kullandı.


On yıllar boyunca milletin korkutulduğunu dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:


"Ne ızdıraplar çektirdiler, ne kızlarımızı psikolojik olarak mahvettiler, yıkıma uğrattılar? 'Başörtüsü böler' dediler, başörtülü yavrularımıza zulmettiler. Türkiye bölünmedi, Türkiye büyüdü, Türkiye daha bir kardeş oldu, başörtülüsüyle başı açığıyla kardeş oldu, el ele verdi, omuz omuza verdi, aydınlık yarınlara yürüdü. Türkiye susadığı, özlediği hasretini çektiği özgürlüğe kavuştu. Biz türkülerden korkacak kadar dillerden, kimliklerden, kültürlerden, kıyafetlerden korkacak kadar kelimelerden, kavramlardan korkacak kadar küçük bir devlet, küçük bir millet değiliz.


Başörtüsüne 'gericilik' dediler. Şimdi soruyorum sizlere bunlar uzaya mekik gönderdiler de başörtüsünün ucuna mı takıldı? Hızlı tren yaptılar da başörtüsü bu treni raydan mı çıkardı? Marmaray inşa ettiler de başörtüsü tüneli mi tıkadı? Türkülere 'bölücülük' dediler, dillere, kimliklere, kültürlere, 'bölücülük' dediler. Sadece milleti aldatmaya gayret ettiler ama olmadı, bunu başaramadılar. Hak, er veya geç hakim oldu. Biz iki tane savaş gemisi inşa ettik, denizlere yolladık. Kendi mühendislerimizle kendi imkanlarımızla yaptık. Türkiye'yi dünyanın kendi gemisini üreten 10 ülkesinden biri yaptık. Türküler o gemileri bölmedi."


Merkez Bankasının rezervinin iktidara geldiklerinde 27,5 milyar dolar olduğunu anlatan Erdoğan, "İktidarda kim vardı? MHP, DSP, ANAP. Bakın milliyetçiydiler ya, milli bankamız merkez bankası değil mi döviz rezervi neydi 27,5 milyar, şimdi 135 milyar dolar" dedi.


İktidarı 23,5 milyar dolar IMF borcuyla devraldıklarını belirten Erdoğan, şu anda IMF borcunun sıfırlandığını ve IMF'nin Türkiye'den borç istediğini, bu noktaya gelindiğini söyledi.


Ziraat Bankası çiftçilere yüzde 59 ile faiz verirken bugün bu oranın yüzde 5 olduğunu, Halk Bankasının esnafa yüzde 46 faizle kredi verirken bu rakamın da 0-7 aralığına çekildiğini vurgulayan Erdoğan, "Biz buyuz. Onlar sömürdüler, faiz lobisine sömürttüler. Biz ise işçimize de esnafımıza da sahip çıktık. Aramızdaki fark bu" dedi.


-"Şarkılar, türküler, kimlikler bir milletin zenginliğidir"


"Şarkıların, türkülerin, kimliklerin bir milletin zenginliği olduğu, bu zenginliği daha da artırmaya çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, "Uzaya kendi uydularımızı gönderiyoruz, hamdolsun başörtü kuyruğuna takılmadı. 4+4+4, o da takılmadı. Eğitimde bu adımı attık. Kur'an dersi, siyer dersi seçmeli ders olarak bütün okullara kondu. O da takılmadı. Şimdi isteyen anne baba, evladına seçmeli olarak Kur'an dersi aldırtıyor mu, siyer dersi aldırtıyor mu, bundan doğal, bundan tabii ne olabilir" değerlendirmesinde bulundu.


Gençlerden ilk Meclis zabıtlarını okumasını, ilk Meclis'in yapısını incelemelerini isteyen Erdoğan, "Konuşulanlara bakın, oradaki vizyona, ruha, öze, oradaki kardeşliğe bakın. Gençler sizlerden rica ediyorum, gidin Trabzonlu Ali Şükrü Bey'in hayatını okuyun. On yıllar boyunca bu millete dayatılan kelimelerin, kavramların, yaşam tarzlarının ne kadar suni, ne kadar yapay, ne kadar yeni, ne kadar anlamsız oluduğunu göreceksiniz. Korkulardan, ne kadar yersiz olduğunu bu işlerin göreceksiniz. Aslında ilk Meclis kardeş bir Meclis, bir ve beraber oldular" ifadelerini kullandı.


-"Biz birbirimizi ırkımızdan dolayı sevmiyoruz"


"Biz bir birimizi ırkımızdan dolayı sevmiyoruz" diyen Erdoğan, "Birbirimizle iyi tanışalım diye, Allah bizi farklı kavimler şeklinde, kabileler şeklinde yarattı, bir birimizle iyi tanışalım, iyi anlaşalım diye ama üstünlük ancak Hakk'ın bize verdiği emirleri en iyi uygulayan kimse onunla oluyor. Dolayısıyla birbirimizi severken de biz Türk olduğu için, Kürt olduğu için, Laz olduğu için, Gürcü, Çerkez, Abhaza olduğu için sevmiyoruz, biz birbirimizi sadece ve sadece yaradandan ötürü seviyoruz" diye konuştu.


Türkiye'de 76 milyon vatandaşın tamamı gibi Karadeniz insanının da mert, yiğit, sözünün eri olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:


"76 milyonun tamamı gibi Karadeniz'in uşağı, içi neyse dışı da odur, özü neyse sözü de odur, anlıyorum sizi. Siz adeta bu meydanın bir Rabiatül Adeviyye'ye, şöyle diyorsunuz bir nazire olsun, burası da Rabiatül İstasyon Meydanı veya Belediye Meydanı nasıl tanımlarsanız öyle tanımlayın. Bu kardeşiniz Karadeniz'in, Türkiye'nin evladıdır. Şu karşımızdaki bina özgürlük ifadelerinin ortaya konulduğu bina, o balkon bunlara şahit oldu. O belediye binası bunlara şahit oldu ve inanıyorum ki gelecek çok daha güçlü olacak. Türkiye'nin aleyhine hiçbir işin içerisinde AK Parti iktidarını göremezsiniz. Türkiye'ye zarar verecek hiçbir meselede bizi göremezsiniz. Altını çizerek söylüyorum şehitlerimizi incitecek, onların ruhunu muazzep edecek hiçbir adımı biz atmayız, attırmayız.


Trabzon'un anneleri çıktı ve bağırdılar. Neler çektiklerini biliyorum. Neler çektiklerini bildiğimiz gibi diyorum ki babalar da aynı şeyleri çekti. Nasıl acılar yaşadıklarını biliyoruz. Benim Trabzonlu kardeşim, Trabzonlu annem, sabah kapılar çalıyordu, anneler yürekleri ağızlarında uyanıyordu. 'Acaba evladım mı geldi' diyordu, 'acaba oğlum askerden mi döndü' diyordu. 'Yavrum izne mi geldi, biricik Mehmetim anasının yuvasına mı döndü, annesinin kucağına mı döndü' diyordu. Ama kapıyı açınca karşısında elinde bayrak olan subayımızı, astsubayımızı görüyordu, yere yığılıp kalıyordu, o koca yüreyi dağlanıyordu, o dağ gibi yüreği paramparça oluyordu. Rabbim hiç kimseye yaşatmasın, Rabbim hiçbir anne babayı, hiçbir aileyi evlat acısıyla imtihan etmesin. 'Ne gelir ki elden kader bu, emir' diyor ki şair, evet ne gelir ki elden kader bu, emir. Kader planı içerisinde de ne varsa bunu hep yaşayacağız."



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Kan bağımlısı, kan tiryakisi olanlar 'Bize ne verdiniz' diye soruyorlar. Hiçbir şey vermedik ve vermeyiz, vermeyeceğiz" dedi.


Başbakan Erdoğan, Trabzon Meydan Park'ta düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti.


Şehitliğin mübarek bir mertebe olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Ama tahammül ister, sabır ister, yürek ister, yaşamayan bilmez. Bu acıyı hissetmeyen bilmez" diye konuştu.


Bir yıldır annelerin, babaların bu acıyı yaşamadıklarını, Mehmetlerin dağlarda şehit olmadığını, kapıların korkuyla açılmadığını ifade eden Erdoğan, "Kan bağımlısı, kan tiryakisi olanlar 'Bize ne verdiniz' diye soruyorlar. Hiçbir şey vermedik ve vermeyiz, vermeyeceğiz" ifadesini kullandı.


İlkelerinin, demokrasi, özgürlük, hak ve hukuk olduğunu, meşru olanın dışına çıkmayacaklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:


"Hakkı olana hakkı teslim etmekten başka bir şey asla yapmayız. Biz birinden alıp diğerine vermeyiz. Türkten alıp Kürt'e, Laz'dan alıp Arap'a, ondan alıp Çerkez'e, Gürcü'ye vermeyiz. Hiç kimsenin başını öne eğmeyiz, eğdirmeyiz. Tek bir meselemiz var, Türkiye normalleşsin. Kardeşler kucaklaşsın, kan dursun, gözyaşı dursun, horlama, öteleme, dışlama son bulsun. Yeter ki kardeşlik kazansın, biz kaybetmeye razıyız. Yeter ki Türkiye kazansın, yeter ki 76 milyon kazansın. Bu gök kubbe altında hepimize yer var. Bu Türkiye sofrasında hepimize yer var. Bu Cumhuriyet, bu bayrak, bu devlet hepimizin. 76 milyon biz tek bir milletiz. Biz beraberiz, kardeşiz, birlikte Türkiyeyiz.


11 yıl boyunca siz destek verdiniz, siz arkamızda durdunuz, siz dua ettiniz ve bugünlere ulaştık. Bizler sizin başınızı öne eğdirmeyeceğiz. Size hayal kırıklığı yaşatmayacağız. Trabzon yanımızdaysa biz yanlız değiliz. Trabzon bize dua ediyorsa biz dağları aşar, yolları aşar, engelleri, hendekleri aşar büyük Türkiye'yi, yeni Türkiye'yi inşa ederiz. Fatih'in şehri, Karadeniz'in yıldızı Trabzon bizden hayır dualarını eksik etmesin."


- "Bu milletin sevdalısıyız"


İstanbul'da Marmaray'ı inşa ettiklerini anlatan Erdoğan, "Denizin 62 metre derinliğinde, değil mi? Yaklaşık 14 kilometre bir tünel ve şimdi oradan yüz binler seyahat ediyor. Ne dediler? 'Yapamaz.' Ama biz 153 yıllık rüyayı, hayali gerçekleştirdik. Allah bize nasip etti. Çünkü inandığınız zaman başarırsınız. Peki bizden önce gelenler bunu niye yapamadılar? Bu kadar hükümetler geldi niye yapamadı? Şu Samsun sarp, bu aradaki Karadeniz sahil yolunun biz geldiğimizde yüzde 35'i yapılmıştı. Biz geldik hamd olsun tamamladık. İşte şu anda gidiyorsunuz geliyorsunuz. 12 tünel yaptık, o dağları Ferhat gibi deldik" diye konuştu.


Meydanda yaşıtları bulunduğunu ifade eden Erdoğan, "Armelit Dağı'nın dili olsa da konuşsa. O dağlarda, o burunlu otobüslerle adeta ölüme gider gibi seyahat ederdik. Ne kazalar olurdu, o virajlarda ne kazalar olurdu. Tabii buradaki benim genç kardeşlerim bunları yaşamadı, bunu görmedi. Ama AK Parti iktidarı hamd olsun bunu da çözdü, bunu da halletti. Niye? Biz size sevdalıyız, biz size aşığız, biz bu milletin sevdalısıyız. Biz bu millete efendi olmak için değil bu millete hizmetkar olmak için yola çıktık" diye konuştu.


-" Hoca efendi, musalla taşında 'Başbakan niyetine' demiyor"


Göreve geldiklerinde Türkiye'de 6 bin 100 kilometre duble yol olduğunu vurgulayan Erdoğan, bunun üzerine 11 yılda 17 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettiklerini bildirdi.


"Bunlar yatarak olmuyor, çalışarak oluyor" diyen Erdoğan, göreve geldiklerinde 26 olan havalimanı sayısının şimdi 52'ye çıkardıklarını söyledi.


Lafla modern ülke olunmadığını vurgulayan Erdoğan, Ordu ile Giresun arasına inşa edilecek havalimanıyla Trabzon Havalimanının yükünün hafifleyeceğini kaydetti. Yapacakları çok işler olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:


"Allah, yar ve yardımcımız olsun. Yeterki siz dua edin, hiç endişe etmeyin. Dedikodulara hiç kulak asmayın. Yeterki el ele verelim, bir olalım, beraber olalım. Rabbim yolumuzu açık etsin. Mevlam kardeşliğimizi daim etsin. Birbirimizi yeter ki Allah için sevelim. Makam için değil, mevki için değil, hep söylüyorum ya hep ölmeyecekmiyiz ya. Öleceğiz. Gideceğimiz yer şu kara toprak değil mi? İki metreküp bir mezar, gelip gömecekler oraya. Hoca efendi musalla taşında, 'Cumhurbaşkanı niyetine' demiyor, 'Başbakan niyetine' demiyor, 'Milletvekili niyetine' demiyor, 'Trilyarder niyetine' de demiyor, değil mi? 'Er kişi niyetine' diyor, 'Hatun kişi niyetine' diyor ve öylece gömüyorlar. Ondan sonra da hep ayrılıp gidiyoruz. Öyle mi? Öyleyse bu kavga niye? Bu sıkıntılar niye? Baki, şair ne diyor biliyor musunuz? 'Baki kalan bu kubbede hoş bir sada imiş meğer' Hoş bir sada bırakalım ve samimiyetle yola, yolculuğa devam edelim."


-Tören alanından notlar


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konakladığı otelden tören alanına yürüyerek geçti. Vatandaşları selamlayarak tören alanına giren Erdoğan, eşiyle vatandaşlara el salladı.


Erdoğan'ın konuşma yapacağı platformun zemini turkuaz rengi halıyla döşendi. Tören alanında Trabzon Belediyesi Mehter Takımı konser verdi.


Trabzon'da gerçekleştirilecek programlar çerçevesinde geniş güvenlik önlemi alınırken, tören sırasında da bir polis helikopteri alan üzerinde uçtu. Tören alanına gelenlerin bir kısmı ağaçlara çıkarak Erdoğan'ı dinlerken bir kısmının da çevre binaların balkon ve camlarından töreni izledi.


TOKİ tarafından Trabzon'da yapılan bazı konutların anahtarları, Başbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ve bakanlarca hak sahiplerine verildi.


Başbakan Erdoğan, toplu açılış töreninde, "Trabzon'a kazandırdığımız tüm eserler, Trabzon'umuz için, tüm Trabzonlu hemşerilerimiz için hayırlara vesile olsun. Daha nice eserlerde beraber olmak üzere" sözleriyle turkuaz renkli kurdeleyi kesti.


Törenin ardından vatandaşlarla bir süre sohbet eden Erdoğan, satranç takımı dağıttı.


Törene Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Gıda ,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, bölge milletvekilleri, vali ve belediye başkanları da katıldı.


Başbakan Erdoğan, alandan Başbakanlığa ait otobüsle ayrıldı. Otobüs hareket etmek üzereyken Başbakan Erdoğan ile görüşmek istediğini söyleyen Naciye Yavuz adlı vatandaş, polislerce uzaklaştırıldı. Başbakanlık koruma polislerinin ilgilendiği Yavuz, ekonomik sorunları olduğu için Başbakan Erdoğan'dan yardım istediğini söyledi. Koruma polisleri, Erdoğan'a iletmek için gerekli notları aldı.

Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...