Enkaz altındaki son konuşmayı gözyaşlarıyla anlattı: Anne seni seviyorum, ben ölürsem ağlama...

Düzenleyen:
- Güncelleme:
Enkaz altındaki son konuşmayı gözyaşlarıyla anlattı: Anne seni seviyorum, ben ölürsem ağlama...

GÜNDEM Haberleri

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Hatay'da yıkılan apartmanın altında kalan ve 81 saat sonra enkazdan sağ olarak kurtarılan Elçin Ezer, 13 ve 8 yaşındaki çocukları ile annesini kaybetti. 8 yaşındaki kızıyla enkaz altında yaşadıkları son anları anlatan acılı anne, anlattıkları ile herkesin yüreğini dağladı.

6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki deprem, Türkiye'nin güneyini yıktı geçti. 11 kentte binlerce bina yerle bir olurken, enkaz altında kalan 50 bine yakın kişi ise hayatını kaybetti. Ekipler ve vatandaşlar tarafından yıkılan binaların altından sağ olarak kurtarılanlar ise hikayeleri ile yürekleri sızlatıyor. O isimlerden biri de enkazdan 81 saat sonra yaralı olarak kurtarılan ancak çocuklarını ve annesini depremde kaybeden Elçin Ezer oldu.

Asrın felaketi olarak adlandırılan depremde, Hatay'ın Defne ilçesinde yıkılan 4 katlı binanın enkazı altında kalan 38 yaşındaki Elçin Ezer, 81 saat sonra yaralı olarak kurtatıldı. Elçin Ezer, depremde aynı evde bulunduğu annesi Yıldız Ezer'i ve çocukları Mertcan (13) ile Naz Ölmez'i (8) kaybetti. Babası Hamza Ezer ise depremden 16 saat sonra sağ olarak çıkarıldı. 

ANNESİNİN VE ÇOCUKLARININ CENAZESİNE KATILAMADI

Enkazdan 81 saat sonra kurtarılan ve ayağı ezilen Elçin Ezer, Adana'ya sevk edildi. Ezer, tedavisinin ardından taburcu oldu. Tedavi gördüğü için annesinin ve çocuklarının cenazesine katılamadı.

Depremin olduğu gece hiç uyumadığını anlatan Elçin Ezer, "Bir şeyler olacağını hissettim. Deprem anında çocuklarımı ve annemi uyandırdım. Onları sakinleştirmeye çalıştım. Kızımı düşmesin diye elinden tutmuştum. Ne olduysa o anda oldu. Tavan üzerimize çöktü ve enkazda kaldık" dedi.

Enkaz altındaki son konuşmayı gözyaşlarıyla anlattı: Anne seni seviyorum, ben ölürsem ağlama...

"BEN ÖLÜRSEM AĞLAMA"

"Kızımla aynı yerde mahsur kalmıştık" diyen acılı anne, "Elini tutup konuşarak sakinleştirmeye çalışıyordum. 'Yavrum sakin ol, kurtaracaklar' diye teselli ediyordum. Kızım, 'Anne seni çok seviyorum. Ben ölürsem ağlama' diyordu. İkinci depremde kızımın üzerine taşlar düştü. Sol elimle üzerindeki taşı kaldırmaya çalıştım. 'Anne' diye çığlık attı, sonra bir daha da sesini duyamadım. Kızımı yaşatamadım" ifadelerini kullandı.

HAYALLERİ YARIM KALDI

Gazetecilikten emekli olan babasının arkadaşlarının desteğiyle geçici olarak Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nde hayata tutunmaya çalışan, burada kendisiyle aynı ortamı paylaşan gazetecilerin çocuklarında teselli bulan Elçin Ezer, "Ben artık gördüğüm her çocuğu, kendi evladım yerine koyup, onları öyle seviyorum. Çocuklarımın hayalleri yarım kaldı. Yapamadığımız; yaşayamadığımız çok şey var. Bundan sonra diğer çocukların hayalleri yarım kalmasın diye yaşayacağım. Kendimi ancak böyle teselli edip, acımı böyle dindirebilirim" şeklinde konuştu. (Sabah)

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...