Dünyanın konuştuğu aşıyı yaptıranlar yaşadıklarını anlattı

Almanya'da biyoteknoloji firması BioNTech'in yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı geliştirmekte olduğu potansiyel aşının yüzde 90'dan fazla etkili olduğunun açıklanmasıyla şirketin kurucuları arasında yer alan Türk göçmenlerin çocukları Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci de insanlığa umut olan bir başarıya imza atmış oldu.

TÜRK MÜHRÜ
Türk göçmenlerin çocukları olan Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci, Almanya'da kurdukları biyoteknoloji firmasıyla yeni tip koronavirüse karşı geliştirilen küresel aşı yarışında ilk sırada yer aldı.
Gurbetçilerin bilim insanı çocukları, aşının yüzde 90'dan fazla etkili olduğunun açıklanmasının ardından insanlığa umut olan bu başarıyla Almanya'daki Türk göçmenlerin hem Almanya'ya hem de dünyaya ne kadar faydalı olabileceğini gösterdi.
Kansere karşı elde ettiği teknolojiyi Kovid-19 ile savaşa yönlendirerek geleneksel aşılardan daha hızlı aşı geliştirilebilmesi avantajı elde eden şirketin, aşının duyurulmasının ardından piyasa değeri 27 milyar dolara yaklaştı. 4 yaşında Türkiye'den annesiyle Almanya'ya gelen Uğur Şahin, eşiyle birlikte Almanya'nın en zengin 100 kişisi arasına girdi.
DÜNYANIN DİLİNDE
BioNTech'in geliştirdiği aşı, dünya medyasında geniş yankı uyandırdı. İngiliz basını aşıyı yaptıranların tecrübelerini aktardı.
İlacı ilk deneyen gönüllüler, aşının sersemlettiğini, şiddetli başağrısı yaptığını ve kaslarda ağrıya yol açtığını ama kısa sürede geçtiğini söylediler.
44 yaşındaki gönüllü Glenn Deshields, aşı yapıldığında kendisini sarhoş gibi hissettiğini ama bu durumun kısa süre sonra geçtiğini anlattı.
6 ÜLKEDE 43 BİN 500 KİŞİYE YAPILDI
Soyadının açıklanmasını istemeyen Carrie isimli Amerikalı gönüllü de yaşadıklarını şöyle anlattı: "İlk aşı eylül ayında yapıldı. Başağrısı, ateş ve tüm vücudumda ağrılar meydana geldi. İkinci dozu da geçen ay aldım. Bu kez bu yan tesirler daha da şiddetlendi" ifadesini kullandı. Carrie, insanlık için bir görev addederek aşıyı denediğini ifade etti.
İnsan üzerinde denemeler 6 ülkede 43.500 kişi üzerinde yapılmıştı. Bu ülkeler arasında Türkiye de vardır. Diğer ülkelerdekiler de yan etkilerden bahsetti. Piyasaya sürüldüğünde yan etkilerin giderilmiş olması umuluyor.
Deney yapıldığında insanların bir kısmına gerçek aşı yapılmış, diğer kısmına da plasebo denilen etkisiz ilaçlar verilmişti. Yani denekler kendilerine gerçek ilaç verilip verilmediğini bilmiyordu. Aşı sonrasında yan etki görmeyenler, “Muhtemelen bize gerçek ilaç verilmedi” diye düşünüyor.